06.05.2021, 16:15

AK Parti'nin hedefi 10 yaş mı 18 yaş mı?

AK Parti ‘’yalan üretim merkezi’’ isimli animasyon film ile bir farklılığa imza atmış ve anlatılmak istenileni 10 yaşındakine anlatır gibi anlatmaya çalışmış.

Şahsen ben 3 dakikalık bu animasyon filmini severek izledim. Dexter’ın Laboratuvarı isimli bir çizgi filmi hatırlattı bana, anılarım depreşti.

Taktik güzel ama sanki hedefte ters tepebilir.

İşin bir diğer boyutu ise bu tarz girişimlerin gereksizliği. Şimdi de CHP, ‘’AKP Film Merkezi’’ isimli bir proje yaptı. Cuma günü saat 15.00’te yayınlayacaklarmış.

Gereksiz diyorum çünkü içinde sonsuz bir su bulunan dipsiz kuyuya indirilen sepetten farksız bir olay bu.

Bilirsiniz siyasette malzeme üretimi sonsuzdur. Hep karşıt bir sentez ortaya konulabilir. 

10 yaşındakine anlatır gibi kimilerine psikolojik bir mesaj gönderirken, kimileri de benim gibi bu durumu gereksiz buldu.

Z kuşağının Netflix ile bütünleştiği bir çağda 2 boyutlu animasyon, gençlerin taktirini toplamak için fazlasıyla yetersiz.

Animasyonun yapımcısı Walt Disney ise o zaman işler değişebilir tabii ki.

Siyasiler için kemik kitleyi elde tutmak çok zor bir şey değil. Gerçi şu son yaşadığımız ‘’küreselcilerin kodladığı’’ oyunda ufak tefek değişikliklerin olduğunu görüyoruz.

Kolombiya’da karışan ortalığın yakın gelecekte tüm dünyada olmayacağının bir garantisi yok.

Fakat siyasiler gençlere muhtaç. Hep söylüyorum, gençleri elinize alamazsanız cuppa da cuppa. 

Genç neslin yaratıcılığı ve düşünce kapasitesi, subliminal olanı algılayıp onu yorumlayabilecek kadar fazla.

Hani basit olan değil de zor olan gençleri daha eğlendiriyor, daha çok düşündürüyor diyebilirim.

Yani 10 yaşındakine anlatır gibi 128 milyar doları anlatmak, 18 yaşındaki seçmeni ‘’bizi çocuk mu sanıyorsunuz?’’ gibi bir soruyla baş başa bırakabilir.

Hani ne bileyim, Quentin Tarantino’nun Amerika sinemasında yeni bir ekolü başlattığı zamanın yaratıcılığına sahip olmalısınız eğer gençleri kendinize çekmek istiyorsanız.

AK Parti’nin hazırladığı bu animasyon filminde içilen papağan iksirinden, gençler de bir an önce kurtulmak istiyor.

Çünkü gerçekten çok baydı.

En azından radikal görüşü olmayan ve büyük bir çoğunluğu tek taraflı düşünce sistemine sahip olmayan gençler, zaten neyin ne olduğunun oldukça farkında.

Ahmet Taner Kışlalı’nın Siyaset Bilimi’nde, siyasi tercihlerde ailenin faktörü kısmının, Z kuşağında fazlasıyla aşıldığını görüyoruz.

Aşamayan kısım da zaten anticilik peşinde koşuyor. 

Ama inanın bana düşmanlık peşinde değil, olayları tamamen ideolojiden bağımsız yargılayan genç kesimin popülasyonu oldukça fazla.

Gençlerin en büyük temennisi ise; dünyanın gelişmiş ülkelerindeki gençler kadar rahat bir alım gücüne sahip olunması.

Bu arada halen bazı konumlarda etkili olan kişilerin farkında olmadığı "pandemili küresel darbenin" de farkında bu gençler. Yani sandığınızdan daha entelektüeller. 128 milyar algısının peşinde değiller. 

Bu tarz tartışmaları da pek sevmiyorlar.

O yüzden bu genç akıllı jenerasyonu elde tutmak için 10 yaşındakine anlatır gibi değil, 18 yaşındakine anlatırdan daha çok çaba sarf etmeniz gerek.

Belki biraz daha uğraşıp La Casa de Papel varimsi bir senaryo ile gençleri kendinize aşık edebilirsiniz.

Ama Tokyo karakterine yakışır birisini koyun…

Neyse şimdi vizyona girme sırası CHP’de. 

CHP’nin filmi post prodüksiyon aşamasındaysa eğer, içine bir adet Tokyo koymanızı şiddetle tavsiye ederim. 

Etkili sonuç alırsınız benden demesi. 
 

Yorumlar (1)
Bünyamin Özdemir 4 yıl önce
İnce dokunuşlarla okuma zevkini aşılamış

Gelişmelerden Haberdar Olun

@