Cumhurbaşkanlığı kararıyla Karacahisar Kalesi’ne “12 aylık kazı” statüsü verilmesi sonrasında çok sayıda kurum, akademisyen, arkeolog ve sanat tarihçisi seferber olmuş durumda, Osmanlı Beyliği’nin devlet olma yönündeki ilk adımlarının atıldığı kaleyi ortaya çıkarmak ve yeni bulgulara ulaşmak için büyük bir ekip çalışması yürütülüyor...
Kazı istasyonu kuruldu
Karacahisar Kalesi’nde sürdürülen arkeolojik kazı çalışmaları esnasında bulunan tarihi eserler, kalenin yakınında kurulan kazı istasyonunda restorasyon, çizim ve fotoğraf aşamalarından geçirilerek bilimsel çalışmalar için hazırlanıyor.
1999 yılında Prof. Dr. Halil İnalcık tarafından başlatılmıştı
Eskişehir’in Odunpazarı ilçesinde bulunan ve Osmanlı Beyliği’nin devlet olma yönündeki ilk adımlarını attığı tarihi Karacahisar Kalesi’nde, yaklaşık 22 yıldır belli aralıklarla arkeolojik kazı çalışmaları yapılıyor. İlk olarak 1999 yılında Prof. Dr. Halil İnalcık tarafından başlatılan yüzey araştırmaları, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Anadolu Üniversitesi iş birliğiyle aktif olarak devam ediyor.
Kazı istasyonunda eserler hemen inceleniyor ve kayda alınıyor
Bu yıl Eskişehir Valiliği tarafından kalenin yakınına kurulan “Kazı İstasyonu” sayesinde toprağın altında bulunan tarihi eserler daha sağlıklı ve konforlu bir çalışma ortamında bilimsel çalışmalar için hazırlanıyor. Osmanlı ve Anadolu Beylikleri’nin yanı sıra; Selçuklu, Memluklu ve Bizans uygarlıklarına ait sikke, seramik, ok ucu, yüzük, küpe, lüle, ağırşak gibi buluntular kazı istasyonuna getirilerek; konservasyon, çizim ve fotoğraf aşamalarından geçiriliyor.
Laboratuvarlar, fotoğraf atölyeleri, brifing salonları...
Oluşturulan yapı içerisinde farklı çalışmaların sürdürülebileceği; laboratuvarlar, fotoğraf atölyeleri, brifing salonlarının da yer aldığını belirten Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi ve Kazı Başkanı Hasan Yılmazyaşar, bulunan her eserin ilgili uzmanlar tarafından değerlendirildiği vurguladı.
“Daha kurumsal, temsili yüksek ve konforlu bir çalışma alanına sahip olduk”
Cumhurbaşkanlığı kararıyla Karacahisar Kalesi’ne “12 aylık kazı” statüsü verildiğini ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Hasan Yılmazyaşar, “2020 yılından itibaren Karacahisar Kalesi, Cumhurbaşkanlığı kararıyla ‘12 Aylık Kazı’ statüsünde devam ediyor. Aynı zamanda Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Anadolu Üniversitesi iş birliği ile sürdürülüyor. Türk Tarih Kurumu (TTK) da proje bazında Karacahisar Kalesi kazısını destekliyor. Arkeolojik kazılar uzun soluklu çalışmalar ve kazı ekibinin çalışma alanının kalitesi son derece önemli. Son dönemde önemli arkeolojik bulguların yanısıra, bizim için anlamlı gelişmelerden bir tanesi Eskişehir Valiliği tarafından yaptırılmış olan, iç dizaynı ve donanımı Anadolu Üniversitesi tarafından tamamlanan çalışma istasyonu oldu. Bu istasyonda farklı çalışmaların sürdürülebileceği; laboratuvarlar, fotoğraf atölyeleri, brifing salonu gibi alanlar oluşturuldu. Daha kurumsal, temsili yüksek ve konforlu bir çalışma alanına sahip olduk. Şu anda halihazırda kazımızda akademik uzmanların yanı sıra TTK personeli arkeolog ve sanat tarihçiler ile bir arada çalışıyoruz” diye konuştu.
“Arkeolojik çalışmalarla eş zamanlı olarak bilimsel çalışmaları da tamamlamayı hedefliyoruz”
Kazı alanında çalışma süreci hakkında da bilgi veren Kazı Başkanı Yılmazyaşar, konuyla ilgili olarak şunları söyledi:
“Kazı çalışmalarında her gün sabah başlayan, bilimsel arkeolojik yöntem ve teknikler çerçevesinde devam eden çalışmalar sonrasında birtakım bulgulara ulaşılıyor. Bu bulgular, buluntu alanı, buluntu kodu ve içerisinde bulunduğu kontekst gibi verilerle birlikte ayrıca sınıflandırılıyor. Daha sonra da çalışma istasyonuna götürülüyor. Buradaki her buluntu grubu temizlik, konservasyon, çizim ve fotoğraf çalışmaları tamamlanarak bilimsel çalışmalara bir altlık oluşturabilecek şekilde kazı veri tabanına aktarılıyor ve sonrasında kazı ekibinde yer alan ilgili uzmanlar tarafından değerlendiriliyor. Çalışmalarımızda arkeolojik çalışmalarla eş zamanlı şekilde bilimsel çalışmaları da tamamlamayı hedefliyoruz.”