Dünyanın birkaç bölgesinde de görülen peri bacalarını başka hiçbir yerde Kapadokya’da olduğu kadar yoğun bir şekilde göremezsiniz. Kapadokya‘da gezilecek ve görülecek yerler neredeyse sınırsız. Olağanüstü manzaraları, doğası, peri bacaları, kayalara oyulmuş yerleşim yerleri, güzel vadileri ve kendinizi sanki aya gelmiş gibi hissettiren toprak yapısı ve yeraltı şehirleri ile birlikte belkide dünyanın en fotojenik yerlerinden birisi konumunda olan Kapadokya, çok geniş bir bölgeye yayılmış durumda gezip görülecek çok sayıda yer barındırıyor.
Times Gazetesi’nde yayımlanan “Dünya’nın Yeni 25 Harikası” listesine 5. sıradan giren Kapadokya, aynı zamanda da 1985’ten beri UNESCO Dünya Kültür Mirasları Listesi’nde.
Kapadokya’yı gezmek sadece bir tatil dinlencesi değil! Yeni bir yer tanımanın, tarih görmenin, doğanın keyfini çıkarmanın yanı sıra algıları değiştiren, heyecan uyandıran ve unutulmayanları biriktiren farklı bir etkisi de var. ‘Mutlaka gidin, mutlaka yapın’ diye önereceğimiz ve sizin üzerine ekleyeceğiniz her şey, her dönüşü ‘iyi ki gitmişim’lerle, sonra ‘yine geleceğim’lerle noktalayacak. ‘Kapadokya anlatılmaz yaşanır’ diyeceğiz ama biraz da anlatmadan duramayacağız. Kapadokya’da gezilecek şeyleri anlatmadan son olarak da Kapadokya’da gerçekleştirebileceğiniz bir çok aktivite olduğunu hatırlatmak isteriz.
Kapadokya Gezilecek Yerler
Perslerin yakıştırdığı ismi ‘Güzel Atlar Ülkesi’ anlamına geliyor Kapadokya’nın. Zamanında en güzel atlar burada yetişir ve vadilerinde dörtnala koşarlarmış. Etrafını çevreleyen Erciyes, Güllü Dağ ve Hasan Dağı’ndan püsküren yumuşak lav tabakasının çok uzun zamanlara yayılan rüzgar ve yağmur aşındırmasıyla, daha doğrusu doğanın emeğiyle oluşmuş eşsiz coğrafyası.
Kapadokya gezilecek yerleri geniş vakitler ayrıldığında içe işleyen derin izler bırakan ve efsaneleriyle doyuran birçok eser, renkli bir doğa barındırıyor. Eğer tatil rotanız Kapadokya olacaksa ‘görmeden dönmeyin’ listemize bir göz atın diyoruz.
Göreme Kapadokya gezilecek yerler
Kapadokya bölgesinde ‘Unesco Dünya Mirasları’ arasında yer alan ve Nevşehir’e bağlı olan Göreme ya da tarihte bilinen ilk ismiyle Korama için kullandığımız bir tabir var aslında, ‘görmeden ölme!’ Tarihi Hititlerden belki daha da öncesinde Kalkolitik dönemden başlayıp Osmanlı dönemine kadar birçok medeniyete ev sahipliği yapmış. Ama en belirgin özelliklerinden biri 6. yüzyıldan 13. Yüzyıla kadar baskıdan kaçan Hristiyanların göz bebeği bir yerleşim yeri olması. Tarihin en derinine inmek, peribacalarının eşliğinde vadilerinde yürümek, dar sokaklarında gezinmek, hayal etmek, büyülenmek için Kapadokya gezi rehberinize ekleyip ‘gidin görün’ diyoruz.
1 – Göreme Açık Hava Müzesi
Turnikelerinden geçtiğinizde bambaşka bir dünyanın içine gireceğiniz yer Göreme Açık Hava Müzesi. Yerli ve yabancı turistler Kapadokya Kırmızı Tur ile birlikte Göreme Açık Hava Müzesini’ni ziyaret etmektedir. Manastır hayatının başladığı, baskılardan kaçan Hristiyanların misyonerlik ve inzivasının başladığı bu farklı dünyada kayalara oyulmuş birçok kilise, şapel ve yaşam alanları karşılayacak sizi. Kızlar – Erkekler Manastırı, Elmalı Kilise, Yılanlı Kilise, Çarıklı Kilise, Karanlık Kilise, Aziz Barbara ve Aziz Basil Kiliseleri ile Tokalı Kilise eşsiz freksleriyle büyüleyecek, çok derinlere bir tarih yolculuğuna çıkaracak. 6 Aralık 1985’den bu yana Unesco’nun Dünya Mirasları listesinde yer alan Göreme Açık Hava Müzesi’ni görmeden ‘Kapadokya’yı gezdim’ demeyin.
2- Güvercinlik Vadisi
Uçhisar’dan başlayıp Göreme’ye kadar uzanan ve 4 kilometrelik bir alan kaplayan Güvercinlik Vadisi, adını kayalara oyulmuş güvercin yuvalarından almış. Kapadokya’ya gelen yerli ve yabancı turistler Kapadokya Yeşil Tur ile birlikte Güvercinlik vadisini ziyaret etmektedirler. Bölge halkı 9. Yüzyıla kadar bu güvercinleri besleyip gübrelerini üzüm bağlarında, yumurtalarını ise frekslerin alçılarında kullanmış. Hem güvercin yuvalarını, hem de doğanın sunduğu eşsiz bitki örtüsünü görmek istiyorsanız bu vadiyi yürümeden dönmeyin. Vadide 15 metre yüksekten akan bir şelale de var. Kapadokya gezi rehberinizde yer alacak, hem trekking hem de fotoğraf çekmek için en ideal Kapadokya vadilerinden!
3- Güllüdere Vadisi
Peribacalarının en güzel hallerini ve en artistik duruşlarını 4 kilometrelik bu vadiyi yürürken izleyeceksiniz. Vadinin içinde eski Hristiyanların manastır yaşamına ait kalıntılar ve kiliseler de bulunmakta. Bağların ve kayısı ağaçlarının arasında göreceğiniz 7. Yüzyılda yapılan Üç Haçlı Kilise ile 9. Yüzyıla tarihlenen Ayvalı Kilise bu vadinin önemli tarih emanetleri.
4- Aşk Vadisi
Eğer evlilik teklifinde bulunacaksanız ya da romantizmi en had safhada yaşamak istiyorsanız Kapadokya gezilecek yerleri arasında bu vadi namına yakışan en güzel vadilerden. Bağlıdere Vadisi olarak da bilinen Aşk Vadisi Göreme – Uçhisar yolundaki Örencik’ten başlayıp 4.9 km’lik uzunluğuyla Göreme – Avanos yolunda sonlanıyor. Kapadokya balon turlarının da uğradığı vadinin çıkışına yürüyerek 2.5 saatte geliyorsunuz. Peribacaları şapkalı şirin halleriyle renk renk, boy boy bir görsel şölen sergiliyor. Aşk vadisini ziyaret etmek için Kapadokya Kırmızı Tur’a katılabilirsiniz.
5- Zemi Vadisi
Nevşehir – Ürgüp yolu kıyısında, Göreme Açık Hava Müzesi’nin olduğu alandan başlayıp Kermir Tepesi’nde sonlanıyor. Vadinin girişiyle Göreme arası 5600 metre. Sarnıç Kilisesi, Görkündere Kilisesi, Saklı Kilise ve El Nazar Kilisesi bu vadi içinde yer alıyor. Yürüyüş için oldukça elverişli bu saklı vadide zengin bir bitki örtüsüyle karşılaşacaksınız.
6- Göreme Panorama Manzara İzleme Noktası
Kapadokya’nın önünüze desenli bir el işi halı gibi serildiği, elinizde bir fincan, serde huzurla doyumsuz anlar yaşayacağınız bir nokta göreme panorama. Özellikle gün batımında geliyorsanız kızıl bir renge bürünecek, hafif serinlikten biraz da üşüyeceksiniz. Bol bol fotoğraf çekmeyi unutmayın. Kapadokya Yeşil Tur’un başlangıç noktalarından olan Göreme Panoramayı tura katılarak deneyimleyebilirsiniz.
Uçhisar Kapadokya gezilecek yerler
Göreme göz bebeği, Uçhisar’da giriş kapısı Kapadokya’nın. Bölgenin en zirvesinde, en panoramik noktasında yer alan ve Nevşehir’e 7 km mesafede bulunan kasaba, otelleriyle konaklamada konfor arayan gezginlerin de gözdesi. Taş evlerine bayılacağınız tarihi sokaklarıyla, kalesiyle es geçilmeyecek, Kapadokya gezilecek yerler listesinde tik atmanız gereken en eski yerleşimlerden… Perslerin Kral Yolu ve İpek Yolu’nun en uğrak rotalarından biri.
1- Uçhisar Kalesi
Uçhisar kalesi sanki Kapadokya’nın çatısı gibi; Erciyes’in karlı başını, Kızılçukur’u, Ürgüp, Avanos’u daha doğrusu tüm bölgeyi ayaklarınızın altına seriyor. Gün batımını izleyebileceğiniz, ‘sana dün bir tepeden baktım aziz Kapadokya’ diye bir musiki tutturacağınız güzide yerlerden.
2- Cevizli
Uçhisar Kalesi’nin kuzeyine düşen tarafta, görünce ‘tıpkı apartman gibi’ diyeceğiniz peribacalarının olduğu yer ‘peribacası deresi’ diye de anılan Cevizli. Çok eski zamanlarda sığınak olan bu kayadan oyma evcikler, ilerleyen zamanlarda güvercinlik olarak da kullanılmış. Şimdilerde ise cafe, pansiyon ve hediyelik eşya dükkanlarına dönüşmüş.
3- Tığraz Kalesi
Uçhisar’ın ikinci büyük kalesi olan Tığraz Kalesi yamaçtan yeraltına kadar inen yerleşimiyle görülmeye değer bir tarih abidesi. Kapadokya gezi rehberinize yedi katlı ve içinde tünellerle bağlantılı odacıklar, mahzenler olan bu kaleyi de ekleyin.
Avanos Kapadokya gezilecek yerler
Ortasından gürül gürül çağlayan Kızılırmak’ın geçip ikiye böldüğü, yolu çanak çömlek kırığından bulunan Avanos, Kapadokya’da toprağın sanata dönüştüğü yer. Aksaray – Gülşehir – Kayseri kervan yolu üzerinde bulunuyor. Tarihi 4000 yıl öncesinde Hititlerden başlayıp Osmanlıya kadar uzanıyor. Taş evleriyle, işlikleriyle, çevresine yayılmış peribacalarıyla taşına toprağına bulanmadan dönülmeyecek Kapadokya gezilecek yerlerinden.
1- Paşabağ Rahipler Vadisi
Göreme – Avanos yolunda Avanos’a 3,5 km. mesafede kalan Paşabağ Rahipler Vadisi şapkalı peribacalarının ilginç oluşumlarını izleyebileceğiniz vadilerden. Vadinin tam ortasında bulunan üç başlı peribacası şapel Aziz Simeon’a adanmış. Rivayete göre Aziz Simeon bu şapelde tam 15 yıl inzivada yaşamış.
2- Devrent Vadisi
Devrent Vadisi hem Hayal Vadisi, hem de Perili Vadi olarak anılıyor. U şeklinde uzanan vadinin bir ucu Devrent, bir ucu ise Kızılçukur’a bağlanıyor. Ortasında ise Zelve ve Paşabağ yer alıyor. Bu vadiye Göreme’den de 10 dakikada ulaşabiliyorsunuz. Meşhur deve şeklindeki ve farklı siluetlerde bazen bir hayvana bazen de bir insana benzeteceğiniz peribacaları burada bulunuyor. Ellerini açmış dua eden Meryem Ana peribacasını da bu görsel şölen içinde bulmak size düşüyor.
3- Zelve Vadisi
Kapadokya’nın en büyük açık hava müzelerinden biri sayılan Zelve Vadisi, Avanos’a 3 km, Paşabağ Vadisi’ne ise 1 km uzaklıkta. Uçları sivri ve geniş gövdeli peribacalarını en çok burada göreceksiniz. Özellikle 9. ve 13. Yüzyıllarda Hristiyanların en önemli dini merkezlerinden biri olan Zelve Vadisi’nde 15 kilise bulunuyor. Kapadokya’nın en ünlü kiliseleri olarak bilinen Üzümlü, Balıklı ve Geyikli Kiliseleri de vadinin içinde mutlaka görün diyeceğimiz peribacalarından oyma yapılardan.
4- Çavuşin Köyü
Göreme – Avanos yolunda ve Göreme’ye 2 km mesafede olmasına rağmen Avanos’a bağlı çok eski bir yerleşim Çavuşin. Köyde en eski yapı 5. Yüzyıla tarihlenen Vaftizci Yahya ve Çavuşin Kilisesi. Kızılçukur ve Güllüdere vadilerinin sınırları da bu köyden başlıyor. Devasa bir kaya kütlesinin altına kurulmuş bu köyü, yamaçtan aşağı uzanan evlerini ve Hristiyan dervişlerin yaşadığı harabeleri mutlaka görün diyoruz.
5- Özkonak Yeraltı Şehri
Dünyanın neresine giderseniz gidin yerin üstünden daha fazla hayret uyandıran yegane yerler yeraltı şehirleri. Özkonak Yeraltı Şehri de dünyanın bu ganimetlerinden biri. M.Ö. 400 yıllarında oyulduğu düşünülen Özkonak Yeraltı Şehri 4 kattan oluşuyor. İçinde havalandırmayı ve haberleşmeyi sağlayan uzun ve dar delikler görecek ve günümüzle karşılaştırmadan edemeyeceğiniz muhteşem mimarisine şaşıracaksınız. Özkonak Yeraltı Şehri Avanos’a 13 km mesafede bulunuyor.
6- Sarıhan Kervansarayı
M.Ö. ile başlayan tarihlerden çok sonraya, yakın zamana tarihlenen yapılardan biri Sarıhan Kervansarayı. 13. Yüzyıl’da Selçuklu hükümdarı İzzettin Keykavus zamanında yapılmış. Kervansaray ismini mimarisinde kullanılan sarı taşlardan almış.
7- Alaaddin Cami
Yine 13. Yüzyıl Selçuklu eserlerinden görülesi bir eser Alaaddin Camii. 1202 yılında Alaaddin Keykubat tarafından yaptırılmış. İlk onarımı 17 yüzyılda yapılmış olan yapıya 1964 yılında eklemeler olmuş.
8- Avanos Saç Müzesi
Belki de dünyada görüp görebileceğiniz en garip müzeden bahsediyoruz. İçinde 16 bini aşkın kadın saç tutamının asılı olduğu 500 metrekarelik bir mağaradan! Saç Müzesinin kurucusu ‘Chez Galip’ diye anılan Galip Körmükçü. Dünyanın en ilginç 15 müzesi içinde yer alan ve 1998 yılında Guinness Rekorlar Kitabı’na da giren bu ilginç müzeyi gezin ve hikayesini bir de kurucusundan dinleyin. Pişman olmayacaksınız.
9- Çanak Atölyeleri – İşlikler
Avanos’u en bilinir kılan özelliği aslında çanak çömleği. Avanos’un merkezinde çarkın başında bir ustayı izleyerek toprağın objeye dönüşümünü görebilir, sizde deneyebilirsiniz. İlçenin merkezinde ‘Chez’ olarak göreceğiniz işlikler için sanat atölyesi demek yalan olmaz. En büyük atölyelerinden biri ve müze olarak gezilebilen yerlerinden biri ise Güray Müze. Bölgede çanak çömleğin tarihsel gelişimini izleyebileceğiniz ilk ve tek yeraltı müzesini gezmeden Avanos’tan dönmeyin.
Ürgüp Kapadokya gezilecek yerler
‘Kapadokya’da gecelerin en hareketli olduğu yer neresidir?’ diye soranlara Nevşehir’e 20 km mesafede bulunan Ürgüp’ü en kalabalık, en ışıltılı yer olarak tanımlayabiliriz. Yoğun peribacası oluşumuna sahip Ürgüp medeniyetlerin tam kesişme noktasında tarihi İpek Yolu üzerinde bulunuyor. Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı uygarlıklarına tanıklık etmiş Ürgüp aynı zamanda Nevşehir’in en gelişmiş ilçesi. Sokaklarında gezinirken taş evlerinin işçiliğine hayran kalacaksınız.
1- Temenni Tepesi
Osmanlı döneminden eserlerin olduğu Temenni Tepesi’nin tarihi 1288’e dayanıyor. Kılıçaslan adına yaptırılan anıt mezar ve eskiden Tahsinağa Halk Kütüphanesi olarak kullanılan kümbet tepe üzerinde görülecek eserlerden. Ürgüp’ü kuşbakışı görebileceğiniz en zirve noktalardan.
2- Mazı Yeraltı Şehri
Ürgüp’e 18 km uzaklıktaki bu Kapadokya yeraltı şehrinin antik dönemlerdeki adı Mazata’ymış. Tüm Kapadokya yeraltı şehirleri gibi sığınmak ve korunmak amacıyla uzun süre dışarı çıkmadan yaşamayı sağlamış. Henüz tamamı temizlenmemiş olsa da havalandırma bacaları da dahil, eskiden yeraltındaki yaşamı hayal etmek ve atmosferini solumak için Kapadokya gezilecek yerlerinden.
3- Üç Güzeller
İkisi büyük biri küçük peribacalarından oluşan ve tıpkı bir çekirdek aile gibi yüzyıllardır durduğu yerde duran Üç Güzeller Kapadokya’nın kartpostallarıyla ünlenmiş ve yılda 2 milyon turistin önünde fotoğraf çektirdiği yer. Ürgüp Karayolundan geçerken göreceksiniz. Ürgüp merkeze ise 5 dakikalık kısa bir mesafede.
4- Kapadokya Sanat ve Tarih Müzesi
Müzede Kapadokya’nın tarihi, kültürü, sanatı ve niceleri 200’den fazla kostümlü sahnelenmiş bebekle anlatılıyor. İlginç bulacaksınız.
5- Ortahisar
Kayalardan oyulmuş evleri ve Hristiyanların manastır yaşamından yadigar kalan Tavşanlı, Sarıca, Cambazlı, Harim, Balkan Deresi Kiliseleri ile Hallaç Dere Manastırı görülmeye değer. Aynı zamanda Kapadokya kültürünü tanıtan Etnografya Müzesi’ni de gezebilirsiniz. Ortahisar Ürgüp-Nevşehir yoluna 1 km. uzaklıkta ve Bizans döneminden kalan kalesiyle de tanınıyor. Ortahisar Kalesi’ne tırmanarak çıkabilir, panoramik fotoğraflarınızı buradan da çekebilirsiniz.
6- Mustafapaşa
Antik dönemlerde adı Sinasos olan Mustafapaşa Ürgüp’e gelmişken uğramanızı önerdiğimiz Kapadokya gezilecek yerlerinden. Aziz George, Aziz Stefanos, Aziz Vasilios, Konstantin ve Helena Kiliseleri ile Aziz Basil Şapeli bu kasaba sınırlarında. Köy 1924 yılındaki nüfus mübadelesine kadar Hristiyanların yaşadığı bir bölgeymiş. Dizilerden tanıdığımız eski Rum evi Asmalı Konak’ta Mustafapaşa’nın görülesilerinden.
7- Gomeda Vadisi
Diğer Kapadokya vadilerinden daha az bilinen ve içinde çekilen bir Türk korku filmiyle adını duyuran harabeli vadide yürümek başta biraz ürkütücü gelecek size. Ama Ihlara Vadisi’ne benzeyen zengin doğasıyla huzur bulacak ve içinde bulunan Aziz Basil Kilisesi ile Aziz Nicola Manastırı’ndan etkileneceksiniz.
Kapadokya gezi rehberinde ‘gezin görün’ diye bölgesel anlattığımız yerler dışında rotanızı işaretleyin diyebileceğimiz muhteşemlikleri de kaçırmayın. Ihlara Vadisi’nde kuş sesleriyle, yeraltı şehirlerinde hafifte olsa bir ürpertiyle Kapadokya’yı derin derin içinize çekeceksiniz.
Ihlara Vadisi
‘Kapadokya’nın cennetlerinden en gizli, en derin ve en gizemli olanı hangisidir?’ sorusuna belki de en sık verilen cevap Ihlara Vadisi olacak. Vadinin ilk yerleşimi tahminlere göre 4. Yüzyılda başlamış. 120 metre derinlikte bir kanyonda 14 kilometre boyunca uzanan vadide 105 tarihi eser varken, günümüze gezilip görülebilecek, sanata doyacağınız 14 tanesi kalmış. Vadiyi Melendiz Çayı eşliğinde, 6 km’lik bir yürüyüşle gezebiliyorsunuz. ‘Değer mi?’ diyorsanız, 397 basamaklı bir merdivenden inseniz de unutmayın bu yol hazineye gidiyor ve cevabımız ‘elbette değer!’ Ihlara Vadisi Aksaray’a 40 km, Güzelyurt’a ise 7 km mesafede.Ihlara vadisini ziyaret etmek için Ihlara Vadisi turuna katılabilirsiniz.
Derinkuyu Yeraltı Şehri
Nevşehir – Niğde karayolunda ilerlerken Nevşehir’e 30 km. kala Derinkuyu tabelasıyla karşılaşacaksınız. Kapadokya’nın en büyük yeraltı şehri olan Derinkuyu Yeraltı Şehri, ismini içindeki derin kuyulardan almış. Temizlenmiş alanı 8 kat olan bu devasa şehirde neredeyse yerin üstü kadar insan barınmış. Nasıl yaşadıkları, dışarıya çıkmadan uzun süre nasıl barındıkları ve en önemlisi teknolojinin olmadığı bir devirde bu Kapadokya yeraltı şehrinin nasıl yapıldığı hala gizemini koruyor.Derinkuyu yeraltı şehrini ziyaret etmek için Yeşil Tur’a katılabilirsiniz.
Kapadokya’da ne yenir?
Anadolu’nun zengin mutfağından fazlasıyla nasiplenmiş bir mutfak Kapadokya mutfağı. Hele ki yemeğe doğranan sebze, kavrulan et yörenin kendi üretimi olunca ayrı bir lezzetle tatlanıyor. İster fast food tarzı, ister dünya mutfağı, tercihiniz ne olursa olsun damak zevkinize uygun bir restaurant bulabiliyorsunuz. Ama bu kendine has bölgenin özel bir yemeğini tatmak istiyorsanız bölgeyle özdeşleşmiş en meşhur yemeği Testi Kebabı. Zaten yöresel yemek denilince Kapadokya’da yemeğin lezzetini artıran en büyük unsur çömlekte pişmesi. Öyle ki Kapadokya da su testiden içilip yemek çömlekte yeniyor.
Çömlek kebabı da denilen testi kebabı soğan, sarımsak, domates ve kuzunun ön kolundan hazırlanıyor ve ağzı patates – hamurla kapatılmış çömlekte pişirilip çömlek kırılarak servis ediliyor. Yani içinin lezzeti kadar, sunumu da keyif verici.
Avanos’a özel ‘Oskar’ denilen çömlekte pişen ve lezzetiyle daha önce yediklerinizi kıyaslayacağınız bir diğer bilindik yemek ise kuru fasulye. ‘Yemeğin üzerine yöresel bir tatlı yiyeyim, tatlı konuşayım’ diyorsanız Aside adı verilen ve un helvasına benzeyen tatlıdan yemenizi öneririz. Yağ unla kavrulup sonrasında bildiğimiz helvadan farklı olarak yumurta kırılıyor. Şeker ve sütle karıştırılıp kısık ateşte pişiriliyor. Tatlı sevenlerdenseniz çömlekte yapılan sütlaçlarında tadına bakın.
Bunun dışında etli yaprak sarması, gül böreği, saç tava, kiremitte çoban kavurma tandır, düğün çorbası, ve güveç de oldukça meşhur lezzetler. ve tabii Kızılırmak’tan mevsim balıklarını tercih edebilir, lokal mezeler deneyebilirsiniz.
Eğer şarap severlerdenseniz bölgenin bağlarından gelen şarap lezzetlerini de es geçmeyin deriz.