Afyon Kocatepe Üniversitesi Yaban Hayatını Kurtarma Rehabilitasyon Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi'nde (AKÜREM) geçtiğimiz 2021 yılında bine yakın hayvanın tedavi edildiği kaydedilirken, tedavi edilen hayvanlar arasında ateşli silahla yaralanan kuşların sayısının fazla olması dikkat çekti.
AKÜREM’de geçtiğimiz yıl adeta yaban hayatın kurtarılması için seferberlik gerçekleştirildi. AKÜREM sadece Afyonkarahisar’a değil aynı zamanda bölgenin yaban hayvanlarının da hayatını kurtarmayı sürdürüyor. AKÜREM Müdürü Doç. Dr. Emine Hesna Kandır, merkezde hayvanlar için yapılan müdahaleleri İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine anlattı. Geçtiğimiz 2021 yılı içerisinde kendilerine tedavi ve rehabilitasyon için getirilen bir çok hayvana müdahale edildiğini ifade eden Kandır, “Yaban Hayatı kurtarma merkezimize son zamanlarda çok sayıda hayvan gelmektedir. Bunun sebebi de yaban hayvanlarının kış sezonunun süreci altında olmalarıdır. Başta memeliler olmak üzere çakal, kurt, tilki, geyik, yaban domuzu ve bunların yana sıra çok farklı kuş türleri şuan merkezimizde tedavi altıda. 2 tane kara akbaba, küçük akbaba, kaya kartalı, kızıl şahinler, kerkenezler, puhu kuşu, balıkçıl ve pelikanların tedavileri merkezimizde devam ediyor. Bu hayvanların genel durumları şöyle kimisi doğaya dönebilecek aşamaya yaklaşırken kimisi de belki de ömürlerini bizimle tamamlayacak düzeyde çeşitli yaralanma vakaları almış durumdalar. Önceliğimiz doğaya dönmelerini sağlamak ama dönemeyecek olanlar içinde hem eğitim amaçlı hem de farkındalık oluşturmak amaçlı yaşatmaya devam ediyoruz” dedi.
“Yırtıcı kuşlarda çok fazla travma vakasına rastlamaktayız”
2021 yılında bine yakın hayvana hem tedavi süreçlerinde hem de rehabilitasyon süreçlerinde destek verdiklerini vurgulayan Kandır açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Bu hayvanların geliş nedenlerini sıralayacak olursak başta travmalar en ağır ve yoğun şekilde gelen vakalar. Özellikle de yırtıcı kuşlarda çok fazla travma vakasına rastlamaktayız. Yine ateşli silahla yaralanmaları özellikle kış aylarında karşılaştığımız av sezonun başladığı dönemde en çok rastlandığımız yırtıcı kuşlarda görülen bir durum. Bunun yanı sıra araç çarpması, elektrik telleri ve kış sezonuna özgü olmak üzere yetersiz beslenme ve enfeksiyon hastalıkları merkezimizde sıklıkla karşılaştığımız durumlar.”
"Yaban hayvanlarını insan baskısı etkiliyor"
Yaban hayatını olumsuz etkileyen en büyük faktörlerin başında insan baskının geldiğini dile getiren Kandır, dünya genelinde zaten insan baskısından dolayı yaban hayatı üzerindeki popülasyonlarda büyük bir azalmanın söz konusu olduğunu söyledi. Kandır, “Bu durum her yıl biraz daha artarak devam ediyor. Biz de yaban hayatı kurtarma merkezi olarak daha fazla sayıda yaban hayvanı ile karşılaşıyoruz. Farklı problemler ile karşılaşıyoruz. İnsanlık olarak bizim geleceğimizi sürdürebilmemiz adına yaban hayatının da sürdürebilirliğini sağlamımız gerekiyor. Şimdi bizler ekosistemde bir bütün ve bütünün parçalarıyız. Bu bağlamda üzerimize düşen bir takım sorumluluklar var” diye konuştu.
“Doğaya tüfek yerine fotoğraf makinesiyle gidin”
Açıklamalarının sonunda avcılık sporu ile uğraşan kişilere de seslenen Kandır, “Burada insanoğlunun vazgeçebileceği avcılık içgüdüsü ya da hobi olarak nitelendirilse de avcılığın kaldırılması gerekiyor ki, hayvanların zaten barınma problemi habitat (yaşanılır bir çevre) kayıpları, beslenme sorunlarının arttığı bir süreçte avcılıkla ya da avcıların bu hayvanlara biraz daha vurmaktan vazgeçmeleri gerekiyor. Doğaya tüfek yerine fotoğraf makinesiyle gidip onları fotoğrafları belki çok daha doğru bir karar olacaktır” ifadelerine yer verdi.
Yaralı hayvanlara işte bu cerrahi müdahaleler yapılıyor
AKÜREM Müdür yardımcısı Dr. Öğretim Üyesi Hanifi Aydın ise merkeze gelen hayvanlara gerçekleştirilen cerrahi müdahalelere hakkında bilgilendirme yaptı. Aydın şunları söyledi:
“Merkezimize gelen hayvanları öncelikle genel muayenelerini yaptıktan sonra ilk müdahalemiz açık yara varsa ona oluyor. Yarayı dezenfeksiyon yapıp gereken muayeneyi yaptıktan sonra sarıyoruz. Daha sonra hayvanın röntgenini çekip, kırık varsa kırık tedavisi uyguluyoruz. Gerekli tedavileri yapıp hayvanları iyileştirmeye çalışıyoruz. Merkezimizde yeterince sağlığına kavuştuktan sonra doğaya tekrardan salıyoruz.”