Aydın Zorlu Başaran'ın Eskişehir Odunpazarı Belediyesi'nde görev yaptığı dönemle ilgili bir yerel gazetede yer alan haberde ortaya atılan iddialarla ilgili, avukatı Coşkun Yurtseven bir açıklama yaptı. Yurtseven, söz konusu iddiaların asılsız olduğunu belirterek, müvekkilinin Odunpazarı Belediyesi'ne söz konusu iddiaların araştırılması için yazılı başvuruda bulunarak idari soruşturma açılmasını bizzat istediğini, söz konusu haberle ilgili de Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduğunu söyledi.
"Müvekkilim kendisinin araştırılmasını bizzat talep etmiştir"
Coşkun Yurtseven yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Müvekkilim hakkında bir grubun kontrolü altındaki basılı yerel gazete ve onların bağlantıları internet siteleri ve resmî sosyal medya hesaplarında günlerdir 'Büyük Vurgun' başlığı altında çıkan haberler asılsız, mesnetsiz ve büyük bir iftiradan ibarettir. Nitekim abdestinden şüphesi olmayan müvekkil, haberin ilk yayınlandığı gün derhal Odunpazarı Beledisine haberin ihbar kabul edilerek idari soruşturma başlatılmasını, ardından savcılığa da benzer şekilde haberin ihbar kabul edilerek adli sürecin başlatılmasını ve kendisinin araştırılmasını bizzat talep etmiştir."
"Haberle ilgili suç duyurusunda bulundu"
"Müvekkil akabinde bu eylemi gerçekleştirenler hakkında iftira, suç uydurma, verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme veya verme, hakaret ve özel hayatın gizliliğinin çiğnendiğinin tahkikatı yapılarak ortaya çıkacak delillerle eylemi gerçekleştirenlerin TCK’nın ilgili maddeleri gereğince cezalandırılması ve kamu davası açılması için Cumhuriyet Başsavcılık makamına müracaat etmiştir.Müvekkil bizzat kendisinin soruşturulmasını tahkikatın gerçekleştirilmesini ve olayın aydınlatılmasını istemiştir. Çünkü müvekkil kendinden emindir, anlı açık ve başı diktir. Lakin günlerdir müvekkile karşı itibar suikasti olarak kamuoyuna paylaşılan yalan haberi yapan medya organları habere ait hiç bir somut delil ve belge sunamamıştır, çünkü gerçekte olmayan bir olayın delili de yoktur."
Coşkun Yurtseven açıklamasında ayrıca şu iddialarda bulundu: "Kamuoyunun aklına şu soru gelecektir. Neden müvekkile iftira atılıyor? Bu sorunun üç farklı cevabı ve nedeni olduğunu düşünülebilir. Müvekkil 31 Mart 2016 yılında belediyede üst düzey bir yetkili ile tartışmış ertesi gün 1 Nisan 2016 tarihinde 10 yıl çalıştığı birimden başka birime gönderilmiştir. Daha sonra bu tartışma sebebiyle müvekkil hakkında belediye tarafından birçok haksız idari işlem ve cezayi işlem tesis edilmiştir. Belediyenin bütün haksız idari ve cezai işlemleri İdari Yargı tarafından haksız bulunarak kaldırılmıştır. Psikolojik taciz boyutunda olan bu idari işlemler ve işlemleri yapanlar hakkında müvekkil hukuki yollara başvurmuş (Psikolojik taciz Mobing davası) ve hukuki süreç halen devam etmektedir. İkinci neden ise haberleri yapan medya patronu hakkında yakın zamanda çıkan bazı haberler ile reklam bilboardları ile ilgili yolsuzluk iddiaları ortaya çıkmıştır. Medya patronunun bu haberleri yapan kişiyi uzunca bir süre araştırdığı fakat net sonuç alamadığı bilinmektedir. İddialarını müvekkilim gibi adli ve idari yönden araştırılmasını değil de; haberi sızdıranı araştırıp bulmaya çalışan medya patronu bir hafta kadar önce çevresine bu haberleri müvekkil Aydın Zorlu Başaran'ın yaptırmış olduğunu tahmin ettiğini söylemiştir. Müvekkilim,bu tahmin nedenli oluşan öfke sebebiyle ve intikam almak maksadıyla yalan haber yaparak çamur at izi kalsın yaklaşımı olduğunu düşünmektedir. Üçüncü neden ise çok daha vahimdir. Canbaza bak hikayesi herkesin malumudur. Arka perdede belediye ile usulsüz işlemler yapanlar hedef şaşırtmaya yönelik haberler ile kamuyu meşgul etmeye çalışıyor olabilir. Adli ve idari soruşturma sürecinde olan bu olayın kısa bir sürede aydınlatılacağını, olaydan yine müvekkilim başı dik ve herzamanki gibi aydın bürokrat olarak çıkacağını, devlete hizmette her daim başaran olan müvekkilin bir gün tüm aşıranlara karşı son sözü söyleyeceğine eminiz. Kamu idarecilerinin gerçekleştirdikleri idari işlemlerde hukuki normlardan ayrılmama ilkesi hukuk devletinin gereğidir. Müvekkil kendisi hakkında çıkan haberlerle ilgili kurumundan hakkında araştırma yapılmasının talebi sonucu, hakkında açılan bir soruşturma bilgisi olmamasına rağmen yeri 31 Mayıs 2024 tarihinde 5. kez değiştirilmiştir.Velev ki hakkında idari soruşturma açılsa dahi müvekkilin Destek Hizmetleri'nden ayrılalı 8 sene olmasından dolayı soruşturmanın selahiyetinin muhafazası ortadan kalkmışken yerinin değiştirilmesi müvekkilime idare tarafından yapılan psikolojik tacizin devam ettiğinin göstergesidir."