Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Görsel İletişim Tasarımı Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ali Murat Kırık, son dönemde ortaya çıkan Twitter dosyalarının psikolojik harple bağlantısını AA Analiz için 3 soruda kaleme aldı.
1 • Psikolojik harp nedir?
Psikolojik harp, fiziksel şiddet kullanmadan zafer kazanmak adına rakipleri demoralize etme, yıldırma ve bu şekilde zafer elde ederek üstünlük kurma adına propaganda ve algı yönetimi faaliyetlerinin kullanılmasını içeren bir taktiktir. Bu, bir savaş ya da olağanüstü bir durumda zihinsel yorgunluk oluşturma, medyayı yanıltıcı bir şekilde kullanma, davranışları tersi yönünde etkileyebilme adına kullanılan bir stratejidir. Hükümetler dünya kamuoyunda kendilerini haklı çıkarabilmek ve gayrimeşru durumları kendi lehlerine meşrulaştırabilmek, vatandaşlarını etkileyebilmek adına psikolojik harbe sıklıkla başvurabiliyor. Hatta psikolojik harbin sonrasında askeri operasyonların da başladığı durumlar da mevcut.
İnsanların ruh haline etki ederek gerçekleştirilen psikolojik harpte bireyleri izole ve travmatize etmek için dezenformasyona ve manipülasyona da yoğun şekilde başvuruluyor. İnsanları kaygı, korku, panik ve endişeye sevk ederek rakip tarafta zihinsel tahribat yaratmak ve mevcut ortamda galip gelemeyecekleri şekilde kendilerinden şüphe duymalarını sağlamak adına psikolojik harp tercih ediliyor. Zira günümüzde hava, kara, deniz savaşları da psikolojik harple destekleniyor. Psikolojik harp; sıcak savaş esnasında toplumu etkilemek ve düşman işgali altındaki bölgelerdeki insanların eylemlerini daha yüksek bir stratejinin ihtiyaçlarına göre yönlendirmenin sistematik süreci olarak da betimlenebiliyor. Gerek geleneksel medya gerekse de sosyal paylaşım ağlarını da bünyesinde bulunduran yeni medya, bugün psikolojik harbin başat aktörü durumunda yer alıyor.
2 • Twitter psikolojik harbin neresinde yer aldı?
Twitter, Facebook, Instagram gibi sosyal medya mecraları üzerinden propaganda yapmak ve algıyı yönetmek, modern psikolojik savaş teknikleri arasında yer alıyor. Özellikle Twitter’a ayrı bir parantez açmakta fayda var. Twitter, algıları şekillendirerek toplumsal yapıyı istenen ölçüde dizayn edebiliyor ve toplumsal hassasiyetleri artırarak psikolojik harbin amacına ulaşmasında öncü duruma gelebiliyor. Özellikle Twitter’da çoğu zaman belirli fikirlerin lehinde veya aleyhinde, kullanıcıların inançlarını etkilemeyi amaçlayan sahte profiller ve hesaplar yer alıyor.
Şu bir gerçek ki Elon Musk’ın Twitter’ı satın almasından sonra bu mecranın ne denli etkin bir psikolojik harp aracı olduğu açık bir şekilde gözler önüne serildi. Musk, Twitter’ı satın aldıktan sonra önceki döneme ait şirket içi yazışmalar, Amerika Birleşik Devletleri ordusuyla yapılmış mesaj alışverişleri ifşa edilmiş ve yaşanan olayların perde arkası açıklanmaya başlamıştı. Twitter dosyaları, Matt Taibbi, Bari Weiss ve Michael Shellenberger gibi gazetecilerin ifşaatıyla yayınlanmış ve tartışmalar giderek alevlenmişti. Bu ifşaatta Twitter'ın bazı hesapların görünürlüğünü azaltmak için araçları nasıl kullandığı vurgulanmış, Twitter'ın Trump'ı yasaklama kararı hakkında detaylı bilgilere yer verilmişti. Hatta Twitter üzerinden kara propaganda yürütebilmek adına ABD Ordusu’nun aktif bir rol üstlendiği de açıklanan bu dosyalar içerisinde yer almıştı. Önceki dönem Twitter yetkililerinin, FBI, Pentagon ve CIA ile işbirliği içinde sansür uyguladığı iddiası da yine bu ifşa dosyaları aracılığıyla ortaya çıkmıştı. Bu durum özgür bir platform olarak ifade edilen Twitter’ın arka planında neler yaşandığı konusunda ciddi tartışmaları da beraberinde getirdi.
3 • Twitter ABD'nin Orta Doğu'daki operasyonlarını etkiledi mi?
Elon Musk öncesi Twitter’ın Orta Doğu’daki psikolojik operasyonlarının ifşası da dünya gündeminde büyük yankı uyandırdı. Bağımsız gazeteci Lee Fang, Twitter’ın ABD istihbarat yetkililerinin çevrim içi kampanyalarına nasıl sessiz sedasız yardım ettiğini gösteren dosyayı yayınladı; Fang, Twitter'ın ABD destekli yanıltıcı etki operasyonlarına izin vermediğini ifade etmesine karşın şirketin ABD Merkez Komutanlığının (CENTCOM) gizli faaliyetleri hakkında bilgi sahibi olduğunu ve hesapların platformda bulunmasına rıza gösterildiğini belirtti. Fang’ın paylaşımlarına göre; CENTCOM tarafından Twitter'a mesajlar gönderilmiş ve ABD’nin birkaç Orta Doğu ülkesini hedef alan askeri psikolojik etki operasyonlarına onay ve koruma sağlandı. Hatta bu durumun beş yıl evvele dayandığı, bu kapsamda ABD’nin Orta Doğu’daki menfaatlerine ters olan bazı aktif hesapların kaldırıldığı da yazışmalarda ifade ediliyor. Buna göre; Twitter, ABD ordusunun Orta Doğu'daki propaganda faaliyetlerini yürütmek adına Pentagon'la birlikte çalışmıştı. Hatta Orta Doğu’da ABD askeri anlatılarını destekleyen bilgileri paylaşan hesapların beyaz listeye alınarak dokunulmazlık kazandığı ve şikayetlere rağmen bu hesapların kapatılmadığı belirtildi. Fang, Savunma Bakanlığını referans göstererek Twitter yöneticilerinin Savunma Bakanlığının geniş sahte hesap ağları ve gizli propaganda yürüten profillerinin farkında olmasına rağmen hesapları askıya almadığını da belirtti. Twitter'ın ABD ordusunun talebi üzerine Orta Doğu'daki psikolojik harp operasyonları hesaplarına dahili bir koruma sağladığı hatta bu hesapları onaylı bir hale getirerek mavi tik verdiği de bu paylaşımlar aracılığıyla kamuoyuyla paylaşıldı.
Yapılan açıklamalardan anlaşılacağı üzere, gelecek günlerde farklı ifşaatın da ortaya çıkma ihtimali de gündemde görünüyor. Zira Twitter’ın toplumsal hareketlerdeki rolü ve psikolojik harp süreçlerindeki etkisi göz önünde bulundurulduğunda, bu mecranın meşruiyetinin giderek sorgulanır hale geleceği söylenebilir.