Eskişehirli sinemaseverler başta olmak üzere çeşitli akademisyen ve sanatçıların da yoğun katılım gösterdiği 2. Kadın Yönetmenler Kısa Film ödül töreninde, kadınlar ve sinema sektörüne dikkat çekildi.
Eskişehir’de bu yıl tekrar gerçekleştirilen ‘2. Kadın Yönetmenler Kısa Film Yarışması’ ödül törenine sanatsever vatandaşlar yoğun bir ilgi gösterdi.
İl dışından da farklı akademisyen ve sanatçıların katılım gösterdiği etkinlikte, kadın yönetmenlerin oluşturduğu senaryolar ile bir farkındalığa dikkat çekilmek istendi.
Ödül töreni sonrası dereceye layık görülen yönetmenler hem ürettikleri içeriklerin başlangıç aşamasından bahsettiler hem de kadınların sinema sektöründe yaşadıkları zorlukları anlattılar. Kara Yol adlı film ile birinci seçilen İranlı sanatçı Leila Norozzi, “Sinema sektöründe çalışmama izin vermiyorlardı fakat bunu başardığım için çok mutluyum” dedi.
“Ülkeme duyduğum duygular üzerine bu filmi çektim”
Kara Yol isimli kısa filminin sahnelerini İran’da çektiğini ifade eden genç yönetmen Norozzi, “Ülkeme duyduğum duygular üzerine bu filmi çektim. Festivalin gerçekleşmesinden dolayı çok mutluyum çünkü kadınlara fırsat sunuluyor. Umuyorum ki gelecek yıllarda da bu işler devam eder. Eskişehir’e ilk defa 7 sene önce gelmiştim. Kent, halkı ve etkinlikleri ile çok güzel ve tekrar gelmek isteriz. Bana sinema sektöründe çalışmam için izin verilmiyordu ama bunu başardığım için çok mutluyum” dedi.
“Kültür ve Turizm Bakanlığından destek alıp filmi çektim”
“Filmin hikayesini yaklaşık 5 yıl önce yazmıştım” diyen "İntihar Bekçisi" adlı kısa filmin yönetmeni Selin Aktaş, “5 yıl önce yakın bir arkadaşım intihar etmek istiyordu ve bana her gün bundan bahsediyordu. Hafızamda onun bu durumdan nasıl kurtulabileceğine dair bir karakter inşa ettim. Böylece İntihar Bekçisi’nin serüveni başladı ve Kültür ve Turizm Bakanlığından destek alıp filmi çektim” şeklinde konuştu.
“Anlatılacak bir hikayesi olanın kadını erkeği olmaz”
Beş yıldır kadın kameraman olarak insanların dikkatlerini çektiğini söyleyen Aktaş, “Türkiye’de şu an futbol maçı çeken tek kadın kameramanıyım. Bir kadın olarak bu sektörde var olabilmenin zorluklarını biliyorum. Bulunduğum ekipte de benden başka kadın yok. Erkeklerin dünyasını kadınlarınkinden daha fazla tanıyorum ve filme hiç kadın oynamadı. Fakat şundan besleniyorum; anlatılacak bir hikayesi olanın kadını ve erkeği olmaz. Önemli olan da budur” diyerek sözlerini tamamladı.
“Her iş zordur sadece sinema değil”
Kars’a seyahatleri sonucu Sede adlı projeyi bir kısa filme çeviren festival üçüncüsü Mehtap Şahinoğlu, “Bu hikayeyi Kars’a sürekli gidip gelerek gözlemlerim sonucu yazdım. 15 yıl önce eşini kaybetmiş bir kadının, hayvancılık ve tarımla uğraşmasını anlattım. Empati yaptığımızda bizlere ‘Ben yapamam’ dedirtebilen bir hikayeydi. İzleyicilerin kendileriyle yüzleşmesini sağladım. Her iş zordur sadece sinema değil. Kadınların pes etmemelerinden yanayım. Engebeli yollardan geçtiğimizde yediğimiz lokmanın tadı daha lezzetli oluyor. Kadınlar sinema sektöründeki mücadelelerine vazgeçmeden devam etsinler” dedi.
“Eskişehir kültür başkentidir”
Kadın yönetmenlerine yönelik gerçekleştirilen kısa film ödül törenine bir izleyici olarak gelen Eskişehirli sanatsever Gamze Kurt, “Kadınların yönetmenlik yapmasından gurur duydum. Güzel bir etkinlik ve sabırsızlıkla bekliyorum. Eskişehir, kültür başkentidir. Bizim de kendi tiyatro grubumuz var ve buraya hep beraber geldik” diye ifade etti.