Barış gölgede kalıyor
Ben demiştim demek istemiyorum ama her seferinde diyorum.
Biden başa geçtiği andan itibaren Trump’ın uygulamaya koyduğu kararların arkasında durmaya bir bir başladı.
Tabii şu an iyi kararların üzerinde duruyormuş gibi gözüküyor.
İlerleyen süreçlerde kötü kararların da üzerinde durmaya devam edeceği gibi geliyor bana.
Bunların başında Kore yarım adasının nükleer silahlardan arındırma ve barış anlaşması hedefi geliyordu.
Dün, Güney Kore Ulusal Güvenlik Ofisi Başkanı Seo Hoon, Biden yönetiminin Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan ile 40 dakika süren bir görüşme gerçekleştirdi.
Güney Kore’nin Mavi Saray’ından görüşme ile ilgili yapılan açıklamada, ABD ile Kuzey Kore konusunda yakın işbirliği içerisinde olmayı umut ettikleri ifadesi vardı.
Çünkü Trump yönetiminin aksine Biden yönetimi Kuzey Kore konusunda yeni bir strateji geliştirmeyi düşündüklerini söylemiş.
Bu da Güney Kore ile ABD arasında her ne kadar iş birliği yapılacak olsa da, yetkililerce sapma ihtimalinin yüksek olacağı konusunda bir kaygı yaratmış.
2019’un 23 Aralık’ında Eski Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, ABD Başkanı Trump'ın, Kuzey Kore'nin nükleer füzeler geliştirmesini durdurmaya kararlı olduğunu söylemesinin gerçeği yansıtmadığını savunmuştu.
Trump ile Kuzey Kore lideri Kim Jong-Un, ilk kez 12 Haziran 2018'de Singapur'da bir araya gelmiş, Kore Yarımadası'nın nükleer silahlardan arındırılması ve kalıcı barışın sağlanması konusunda mutabakata varmışlardı.
İki lider, 26-27 Şubat 2019’da Vietnam'da bir kez daha görüşmüş ancak zirve beklenenden hızlı şekilde ve anlaşmasız sona ermişti.
İkilinin en son bir araya gelmeleri ise 30 Haziran 2019’da Kuzey ve Güney Kore arasındaki silahsızlandırılmış bölgede gerçekleşmiş ve iki lider nükleer müzakere sürecini sürdürme kararı almıştı.
Akabinde de yine daha önceki yazımda belirttiğim gibi Korona virüsün ortaya çıkması bahanesiyle Kore yarım adasının nükleer silahlardan arındırılması ve barış anlaşmasının sürdürülmesi konusunda herhangi bir adım atılmamıştı.
Bu da Güney Kore cephesinden bakıldığında John Bolton’un açıklamalarının doğru olabileceği yönünde şüpheleri arttırıyordu.
Biden yönetiminin Kore yarım adasını nükleerden arındırma ve barış anlaşması için geliştireceğini öne sürdüğü yeni stratejiler ne olacak göreceğiz.
Tabii, bu konuda ne kadar samimi olduklarını da zaman bizlere gösterecek.
Çünkü her ne kadar korona virüs salgını tüm dünyada birçok olayı etkilese de Kuzey Kore lideri Kim Jong-Un her geçen gün yeni nükleer silahlar, başlıklar ve füzeler geliştirmeye devam ediyor.
Barış kelimesi Kuzey Kore’nin çalışmalarının ardından gölgede kalıyor.
Kuzey Kore tamam da ya İran?
Biliyorsunuz ki, ABD, Birleşik Krallık, Almanya, Fransa, Çin ve Rusya 2015’te İran’la nükleer programı konusunda bir anlaşma imzalamıştı.
Ancak anlaşma, ABD Başkanı Donald Trump’ın 2018 Mayıs’ında çekilme kararıyla İran’ın, anlaşma şartlarını çiğnemeye başlaması nedeniyle giderek zarar görmeye başladı.
Biden’ın ABD seçimlerini kazanmasıyla Avrupa devletleri anlaşmayı kurtarmayı umuyordu ancak 27 Kasım'da İran’ın en önemli nükleer fizikçilerinden Muhsin Fahrizade’nin öldürülmesiyle bu umutlar bir anda zarar gördü.
Eski bir Birleşmiş Milletler silah müfettişi David Albright, İran’ın anlaşmayla ortadan kaldırdığı bin gelişmiş santrifüjü kullanarak 3,5 ay gibi bir sürede bomba için gereken malzemelere sahip olabileceğini düşünüyor.
Bu da demektir ki, İran Nükleer Silahlar geliştirme konusunda Kuzey Kore’den daha hızlı adımlar atıyor.
Bu da bakıldığında hem ülkemiz hem de diğer ülkeler için korku verecek bir durum.
Tamam, şu an korona virüsle mücadele ediyoruz ama yanı başımızdaki İran ve 7 bin 495 kilometre uzağımızdaki Kuzey Kore harıl harıl, çalışmalarını sürdürüyor.
Her ne kadar birçok optimist dünya savaşlarına virüsler nedeniyle gerek kalmayacağını, artık virüslerin ülkeleri ekonomik açıdan da çökerttiğini söylese de ki doğru da bir yaklaşım, nükleer silahlanma da kökten ve hızlı bir katliam sunduğu için revaçta olacaktır.
Biden yönetimi İran’ın nükleer çalışmaları konusunda ne tür çalışmalar yapacak onu da merakla bekliyorum.
