Ekonomi hödükleri
Gelirleri kendi arasında, giderleri kendi arasında toplayıp sonra bu ikisini toplamayı başarabilince kendisini ekonomi dehası zanneden hödükler var...
Bunların beslendiği yine hödüklerin yazıp çizdiği bazı kaynaklar var.
Kayda değer şeyler olmasa da bu hödükler sürüsünün besin kaynaklarını araştırmak adına hepsini itina ile takip ediyorum.
Bu mecralarda sürekli ekonominin kötülüğünü ispat etmek adına bazı rakamlar ve haberler yapılıyor.
Bunların takipçisi küçük hödükler de bu bilgileri sorgulamadan ezbere ve büyük bir şevk ile yaymaya gayret ediyorlar.
Mesela dün bu mecralarda aynı kopya haber sürüldü: "Hazine 2021 yılının ilk iki ayında toplam 32.5 milyar TL faiz ödemesi yaptı. 2021, 2005 yılından bu yana ocak ve şubat ayları sonu itibarıyla en yüksek faiz ödemesi yapılan yıl oldu.”
Pandemi, yaygın global ekonomik kriz filan diye düşünmedim. Biraz Google’da geçmişe yönelik tarama yaptım.
01.11.1999 tarihli Hürriyet gazetesinden bir ekonomi haberine takıldım.
Bu tarihte görevde 57. Hükümet var ve Başbakan Ecevit.
Bu arada 21.11.1991’den bu yana aralıksız olarak CHP ve türevleri iktidar ortağı...
Arada sadece 1 yıllık bir Erbakan hükümeti var.
Neyse efendim...
Gelelim Hürriyet gazetesindeki dikkat çekici habere...
Ekonomi hödüklerine anlatmak adına cümle cümle anlatacağım.
Gerçi kafası kesik kurbağa misali omurilik sarmsaklarından(!) yönetilip yaşamlarını ancak idame ettirdikleri için anlamayacaklardır ama olsun...
Biz insanlığımızı yapıp şansımızı deneyelim...
Birinci paragraf: "Maliye Bakanlığı'nın verileri, devletin gırtlağına kadar faiz batağında olduğunu ortaya koyuyor. Devletin faiz ödemeleri, 1980 sonrası Türk Lirası bazında 754 bin 750, dolar bazında ise 100 kat artış gösterdi.”
Bakın tane tane tekrar ediyorum; Devletin faiz ödemeleri dolar bazında yüz kat arttı diyor...
Sonraki paragraflar şöyle diyor:
“Maliye Bakanlığı verilerine göre, iç ve dış borç faiz ödemeleri özellikle 1990'lı yıllarda Türk ekonomisinin elini kolunu bağladı. Türkiye'nin 1985 sonuna kadar milyar Türk Lirası ile ifade edilen faiz ödemeleri, 1986 yılında trilyon duvarını aştı.
İç ve dış borç faizlerinde 1990 yılında 2 haneli, 1993 yılında 3 haneli trilyon rakamıyla tanışan Türkiye, 1996 yılında ise bu defa katrilyonluk faiz ödemeleriyle karşı karşıya kaldı. İçinde bulunduğumuz yıl faizlere tek haneli katrilyon liralar da yetmez oldu.”
Özellikle diye belirttiği zaman dilimleri CHP ve türevlerinin iktidar olduğu yıllar...
İlerleyen zaman hep kötüye gitmiş...
Erbakan hükümeti ile ekonomi biraz ışık vaad edecek gibi oldu hemen 28 şubat darbesi ile alaşağı edildi...
Devam ediyorum;
“21. asrın ilk bütçesi olan 2000 yılı bütçesinden ise faizler için 21 katrilyon 133 trilyon lira çıkacağı hesaplandı. Böylece bu yıl bütçe hedefine göre 24 milyar 777 milyon dolar olması beklenen faiz ödemelerinin yeni yıl için öngörülen ortalama dolar kuruyla 36 milyar 879 milyon dolara ulaşacağı ortaya çıktı.”
Bugünkü kurdan hesaplarsak 280 milyar ₺ yapıyor...
2000 yılı bütçesi 33 katrilyon ve bunun üçte ikisi yani 21 katrilyon ₺ si sadece faiz ödemesi...
Tabi ki dört işlem düzeyinde matematik bilgisi olanlar için bu rakamları idrak etmek imkansız...
Yok kendilerinin yol açtığı çok yüksek enflasyonist ekonomi sonrası değeri iyice düşen Türk Lirasının bol sıfırları ve katrilyonlu, trilyonlu hesapları zaten çözemez bunlar da...
Esas üçte ikisi dedim. Orada bayağı kesir var ya...
Orası bunların sarımsağı ambale etti bile çoktan...
Neyse devam edelim...
“Türkiye'nin 1980-2000 yılı sürecinde yaşadığı faiz trendi, önümüzdeki dönemde de aynen devam ederse, bu defa iç ve dış borç faiz ödemelerinde ‘‘kentilyon’’ ve ''sekstilyon'' ile de tanışacağız.”
Bu tehlikeli bir paragraf...
Bu hödükler sekstilyonun bir sayı olduğunu anlamayıp meseleyi kendi destekledikleri siyasi partinin zaafından bahsediyor zannederler ihtimal...
Yazının devamı bomba...
“Eğer faizlerde 1990-2000 yılı gelişimi, önümüzdeki 10 yılda da aynı trendi sürdürürse, Türkiye 2010 yılında 35 kentilyon 767 katrilyon 602 trilyon lira faiz ödemesinde bulunacak. Bir başka ifadeyle devlet kasasından iç ve dış borç faizleri için tam 283 milyar 968 milyon dolar çıkacak.
Son 20 yıldaki gelişimin önümüzdeki 20 yılda da aynen devamı durumunda ise bu defa 2020 yılında Türkiye'nin ödeyeceği iç ve dış borç faizi miktarı, 15 sekstilyon 950 kentilyon 131 katrilyon 750 trilyon liraya yükselecek. Böylece devletin kasasından yapılan faiz harcaması 3 trilyon 687.9 milyar doları bulacak.”
Yani....
O günün projeksiyonu ile 2020'de üçbuçuk trilyon dolar faiz ödemesi olacaktı...
Neyse Allah'tan Reis 2002'de gelip ekonomiyi bu çapsızların elinden aldı da; hem ekonomik olarak ülkemiz durumunu düzeltti hem de bu sayede gerçek bağımsızlığa doğru çok yol aldık...
Bu hödükler ise kendileri çalıp kendiler oynamaya devam ediyorlar. 19 yıldır her pazartesi ekonomiyi, her cuma ülkeyi batırıyorlar. Her seçimde Reis’i gönderiyorlar...
Eskiden bu hödükleri izlemek eğlendiriyordu ama artık acınacak bir zavallılık düzeyindeler.
İnce bile bunları şizofren diye tanımladı ve bu güruhtan uzaklaştı...
Evet...
Sadece zavallılar...
