Cumhurbaşkanı Erdoğan: Vatandaşı enflasyona ezdirmemek boynumuzun borcu
“Kuruluşundan Günümüze Milletvekilleri ve İl Başkanları Toplantısı”nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonomik gelişmelere değindi...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “İster küresel emtia fiyatlarındaki artışlar, ister içimizdeki bazı kesimlerin açgözlülüğünden kaynaklansın, hayat pahalılığının önüne geçmek, vatandaşımızı enflasyona ezdirmemek boynumuzun borcudur” dedi.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonu'nda düzenlenen “Kuruluşundan Günümüze Milletvekilleri ve İl Başkanları Toplantısı”nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, son yaşanan ekonomik gelişmelere değindi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “AK Parti iktidara geldiğinde ülkemizin her alanda sancısını çektiği asırlık ihmalleri, alt yapı ve üst yapı eksiklerini kucağında bulmuştu. Hemen kolları sıvadık, planlarımızı, programlarımızı hazırladık. Kısa sürede cumhuriyet tarihinin tamamında yapılanları 3-5-10’a katlayan eser ve hizmetler ortaya koyduk. Türkiye’nin alt yapısı geliştikçe yatırımı ve üretimi çoğaldı, istihdamı arttı, ihracatı yükseldi ancak tüm gayretlerimize rağmen arzu ettiğimiz yere gelmekte zorlanıyorduk” diye konuştu.
Konuşmasında sesi kısık olan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kusura bakmayın, cuma günü Çanakkale Köprüsü’nün açılışını yaptık, orada şifa bulduk elhamdülillah. Bu hafta da Tokat Havalimanı’nın açılışını yapacağız. Durmak yok yola devam” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İnsan kendi evine gitmek, kendi evine sahip çıkmak, kendi evini geliştirmek, büyütmek, güçlendirmek için herhalde davet beklemez. Bölgemizin ve dünyanın ekonomik krizleri, savaşlar, sosyal ve siyasi mühendislik oyunlarıyla yeniden şekillendirilmeye çalışıldığı şu dönemde sizleri bir kez daha saflarımızı sıklaştırmaya özellikle davet ediyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'de 'Kuruluşundan Günümüze Milletvekilleri ve İl Başkanları Toplantısı'nda eski vekiller ve il başkanlarıyla bir araya geldi. AK Parti'nin milletin partisi olduğunu ifade eden Erdoğan, "Sık sık tekrarladığımız bir tespitimiz var. Diyoruz ki AK Parti milletin partisidir. AK Parti'yi kuran da, iktidara getiren de, girdiği 15 seçimin tamamından sandıktan birinci çıkaran da, verdiği her mücadelede dimdik yanında durarak başarıya ulaşmasını sağlayan da milletimizdir. Bunun içinde siyasetimizin eser ve hizmet siyaseti olduğunu söylüyoruz. AK Parti kadroları da teşkilatından vekiline ve belediye başkanına kadar tüm kademeleri ile millete hizmetkar olmak için göreve talip olmuş insanlardan oluşmaktadır. Böyle olduğu için de AK Parti'nin kadro değişimlerini bayrak yarışı olarak gördüğümüzü söylüyoruz. Sizlerle birlikte sandık temsilcisinden yönetim organlarındaki kardeşlerimize kadar beraber görev yaptığınız, beraber partimize, şehrimize ve ülkemize hizmet ettiğiniz herkes bu bayrak yarışında yer almıştır. Bu kutlu davanın manevi bayrağını önceki büyüklerimizden devraldık. AK Parti ailesi içinde yer alan her bir kardeşimin Türkiye'nin son 20 yılında elde edilen her bir kazanımda, her bir başarıda, her bir zaferde payı vardır, katkısı vardır, rolü vardır, hakkı vardır. Partimizi medeniyetimizin, tarihimizin ve ülkemizin tüm birikimini ortaya koyan bir büyük resim olarak değerlendiriyorum. Bu resmin içinden hangi rengi, hangi motifi, hangi çizgiyi, hangi kısmı dışarıda bırakırsanız bırakın orada bir büyük eksiklik ortaya çıkar" dedi.
"İnsan kendi evine gitmek, kendi evine sahip çıkmak için davet beklemez"
Katılımcılara seslenen Erdoğan, "Sözüm sizlerle birlikte ağustos ayında 21 yılını geride bırakacağımız AK Parti'mizin çatısı altında sorumluluk üstlenmiş tüm kardeşlerimedir. Türkiye'nin en büyük siyasi teşekkülü, dünyanın da belki en büyük sivil toplum hareketi olan bu parti sizlerin evidir. İnsan kendi evine gitmek, kendi evine sahip çıkmak, kendi evini geliştirmek, büyütmek, güçlendirmek için herhalde davet beklemez. Sadece partimizin değil ülkemizin de en kıymetli birikimi, en önemli tecrübesi, en paha biçilmez zenginliği işte bugün buradadır. Üstelik bu değerli birikim ülkenin ve milletin çok büyük fedakarlıklarla, çok büyük bedellerle sağladığı imkanlar, tahsis ettiği kaynaklar, ayırdığı vakitle elde edilmiştir. Ne parti olarak ne ülke olarak böylesine bir hazineye sırt çeviremeyiz, böyle bir vebalin altına giremeyiz. Hiçbir haklı haksız gerekçe sizlerin kendinizi AK Parti'nin ve ülkenin verdiği mücadelelerin dışında tutmanızın sebebi, bahanesi olamaz. Ülkeye hizmet etmek sadece ünvanla, sadece makam, mevki ile olmaz. Anadolu'yu kendimize hep birlikte vatan yaptık. Milli Mücadele'yi ‘Hattı müdafaa yoktur sathı müdafaa vardır.’ O satıh bütün vatandır, anlayışıyla kadını erkeği her yaştan, her kökenden, her meşrepten insanımızın seferberliğinde kazandık. Türkiye'yi küresel ve yerli vesayet güçlerinin, darbecilerin, geri kalmışlığın pençesinden AK Parti öncülüğünde verdiğimiz mücadele ile hep birlikte kurtardık. Bugün de ülkemizin içinden geçtiği kritik dönemde aynı anlayışla, aynı inançla, aynı azimle çalışmamız, gayret göstermemiz gerekiyor" açıklamasında bulundu.
"Şu dönemde sizleri bir kez daha saflarımızı sıklaştırmaya özellikle davet ediyorum"
Partilere bölgelerinde çalışmalar yapması çağrısında bulunan Erdoğan, "Her biriniz bulunduğunuz ilde, bulunduğunuz çevrede gücü ve etkisi ünvanla, şöhretle, maddi değerle ölçülemeyecek düzeyde markasınız. Sizlerden işte bu marka değerinizin hakkını vermenizi istiyorum. Sizlerden ülkenin ve milletin üzerinizdeki hakkının gereğini yerine getirmenizi istiyorum. Sizlerden evlatlarınıza, torunlarınıza, göğsünüzü gerek miras bırakacağınız bir Türkiye için sahip olduğunuz gücü, itibarı, çevreyi imkanı, sonuna kadar kullanmanızı istiyorum. Sizlerden aktif çalışma hayatınızı bitirip de köşenize çekildiğinizde de huzur içinde büyük ve güçlü Türkiye'nin inşası konusunda her hal ve şart altında üzerime düşeni yaptım diyebileceğiniz bir gayret sergilemenizi özellikle istiyorum. Sizlerden küçük cihadı bitirdiğinde büyük cihada başlamayı emreden medeniyet duruşu, kim var denildiğinde sağına soluna bakmadan ben varım diyebilecek dava adamı kararlılığı istiyorum. Buradaki her bir arkadaşımda ve temsil ettiği tüm kardeşlerimizde tüm bunları Allah için yapacak bir inanç, bir irade, bir adanmışlık, bir mücadele azmi olduğunu biliyorum. Biz bugüne kadar girdiğimiz her mücadelenin sizlerin desteğini, duasını, varlığını yanımızda hissederek verdik. Bölgemizin ve dünyanın ekonomik krizler, savaşlar, sosyal ve siyasi mühendislik oyunlarıyla yeniden şekillendirmeye çalışıldığı şu dönemde sizleri bir kez daha saflarımızı sıklaştırmaya özellikle davet ediyorum" diye konuştu.
2023'ün önemli bir eşik olduğuna dikkat çeken Erdoğan şunları kaydetti:
"Cumhuriyetimizin 100'üncü kuruluş yıldönümüne atfen sizlerle birlikte ilan ettiğimiz 2023 hedeflerimize ulaşmak, ülkemizin büyük emek ve zahmetle elde ettiği kazanımlarını korumak, büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasını tamamlamak için yeniden tekrar ve daha kararlı bir şekilde mücadele bayrağını yükseltin diyorum. Kendi içimizde birliğimizi, beraberliğimizi, dayanışmamızı güçlü tuttuğumuz müddetçe Allah'ın izniyle üstesinden gelemeyeceğiniz hiçbir mesele, aşamayacağımız hiçbir zorluk, elde edemeyeceğimiz hiçbir zafer yok. Sizler başta olmak üzere AK Parti ailesinin her bir ferdi karşımızdaki muhalefetin tümünü cebinden çıkartacak birikime, enerjiye, birikime dirayete, kabiliyete sahiptir. İnşallah 2023 Haziran'ında seçim zaferini beraberce kutlayacak, ülkemizi 2053 taşıyacak yolun taşlarını hep birlikte inşallah döşeyeceğiz. Bu doğrultuda göstereceğiniz gayretler için şimdiden her birinize şükranlarımı sunuyorum. Rabbim doğruların yardımcısıdır."
Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
“Bir de buna 2013’te başlayan ve devam eden ülkede kaos çıkartma, istikrarımızı bozma, güvenliğimizi zayıflatma girişimleri eklendi hamdolsun ve bu tuzakların ve saldırıların hepsinin üstesinden geldik. Salgınla birlikte küresel üretim ve lojistik sistemde yaşanan sarsıntı bunca yıldır ülkemizi hazırladığımız büyük atılım için önümüze tarihi bir fırsat çıkarttı. Bu arada yaşadığımız zorlu hadiselerin de etkisi ile ekonomi programımızda köklü bir değişikliğe gitme zarureti ile karşılaştık. Ülkemizi klasik faiz-kur-enflasyon kabullerinin dışına çıkartarak kendi ihtiyaçlarımıza uygun, önümüze çıkan fırsatları değerlendirmemize imkan sağlayacak yeni bir ekonomi programını hayata geçirdik. Dünyanın salgınla sarsılan dengelerinin, bölgesel, siyasi ve ekonomik gerilimlerin ardından Ukrayna-Rusya savaşı gibi sıcak çatışmalarla iyice bozulduğu bir dönemdeyiz. Bu durumun önemsiz etkilerini yaşıyoruz. Önce kurdaki istikrarsızlığı aldığımız tedbirlerle önemli ölçüde kontrol altına aldık, ardından hem kurdaki yükseliş hem de küresel emtia fiyatlarındaki dalgalanmanın tetiklediği hayat pahalılığına karşı vatandaşlarımızı koruma altına alacak politikalara yöneldik. Bu doğrultuda asgari ücret artışından memur ve işçi maaşlarına yapılan zamlara, sosyal desteklerin yelpazesinin genişletilmesinden enerji sübvansiyonlarına kadar pek çok adım attık.”
“Hayat pahalılığının önüne geçmek, vatandaşımızı enflasyona ezdirmemek boynumuzun borcudur”
Sadece elektrik, doğal gaz ve akaryakıt desteği için geçen yıl 165 milyar liralık bir kaynak kullandıklarını, vergi kayıplarıyla birlikte bu rakamın 200 milyar liranın üzerinde olduğunu kaydeden Erdoğan, halen elektrikte ve doğal gazda ciddi sübvansiyon yaptıklarını, sadece bu iki alandaki destek rakamının yılsonunda 300 milyar lirayı bulmasının beklendiğini söyledi. Erdoğan, “Ülkemiz bütçesi için bunlar çok önemli rakamlardır. Buna rağmen vatandaşlarımızın en önemli sıkıntısının, sancısının, şikayetinin hayat pahalılığı olmaya devam ettiğini biliyoruz. İster küresel emtia fiyatlarındaki artışlar, ister içimizdeki bazı kesimlerin açgözlülüğünden kaynaklansın, hayat pahalılığının önüne geçmek, vatandaşımızı enflasyona ezdirmemek boynumuzun borcudur. Ukrayna’daki savaş başta olmak üzere bölgesel krizlerle uğraşırken vatandaşımızın hayatını etkileyen sorunları ihmal etmiyoruz. Şu gerçeğin asla unutulmaması gerektiğine inanıyoruz, Türkiye insanlarının can ve mal güvenliği konusunda en küçük bir tereddüt yaşanmadığı bir ülkedir. Türkiye insanların yatırım, istihdam, üretim, ihracat için çalışırken devletinden her türlü desteği aldığı bir yerdir. Asıl önemlisi Türkiye; istihdamı, yani insanların çalışacak iş, evlerine götürecek ekmek, kirasını ödeyecek para, çocuklarına mahcup olmayacak geçim meselesini her şeyin önünde tutan bir ülkedir. Hayat pahalılığı vardır ama insanların düne göre biraz daha az miktarda alabiliyor olsa da istedikleri her ürüne erişiminin olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Üstelik hayat pahalılığının olumsuz etkileri Avrupa başta olmak üzere dünyanın her yerindeki insanlar tarafından hissediliyor. Her hesabı Türkiye ile gelişmiş Avrupa ülkelerindeki asgari ücret karşılaştırmasıyla yapanlar bir de bu mukayeseyi insanların alışageldiği hayat biçimleri, satın alma güçleri bakımından yapsınlar da ortaya çıkan fotoğrafı görsünler. Kiradan benzine, yol parasından yiyeceğe, kıyafetten doğal gaza bu mukayeseyi yaptığınızda gerçek durum daha iyi anlaşılacaktır” şeklinde konuştu.
“Ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına çıkartma sözümüzü yerine getireceğiz”
Vatandaşların elde ettiği gelirini koruma öncelikli ekonomi politikasını sürdüreceklerini söyleyen Erdoğan, “Sosyal destek programlarımızın etkinliğini artırarak hiçbir vatandaşımızın sahipsiz, aç, açıkta, umutsuz kalmadığı bir sistemle hedeflerimize doğru yürümeyi sürdüreceğiz. Salgın döneminde üretim ve lojistik gücümüzün cazibesi artmış, ihracatımız rekor üstüne rekor kırarak büyümüştür. Ukrayna krizi ile birlikte finans ve turizm gibi hizmet sektörlerinde de ülkemizin yıldızı yükselişe geçti. İnşallah bu fırsatları en iyi şekilde değerlendirerek ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına çıkartma sözümüzü yerine getireceğiz. Seçim sürecine hem bu sıkıntılar hem bu fırsatlarla giriyor olmamız kendimizi doğru şekilde anlatarak her kesimden insanımızın gönlünü kazanmamızın şart olduğuna işaret ediyor. Bu konuda en büyük desteği de sizlerden bekliyoruz. İnşallah hep beraber 2023’de hem cumhurbaşkanlığını kazanarak, hem Meclis’te Cumhur İttifakı’nı çoğunluğa geçirerek Türkiye’yi hak ettiği yere çıkartacağız. Ülkemizin son 20 yılına nasıl eserlerimizle mührümüzü bastıysak inşallah 2023’den başlayarak geleceğine de yine biz damgamızı vuracağız” açıklamasında bulundu.