Eskişehir5000 açıklaması! "Önümüzdeki 3 yılda 95 adet raylarda olacak"
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu'ndan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Eskişehir5000" adını koyduğu Türkiye'nin ilk yerli elektrikli lokomotifi ile ilgili açıklamalar...
Eskişehir'de TÜRARAŞ'ta üretilen Türkiye'nin ilk yerli elektrikli anahat lokomotifi Nisan 2023'de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katıldığı törenle raylara indirilmiş ve Erdoğan, lokomotifin adının "Eskişehir5000" olarak konulduğunu açıklamıştı.
Eskişehir için de büyük gurur kaynağı olan Eskişehir5000 ile ilgili çalışmalar tam sürat devam ediyor.
"Önümüzdeki 3 yıl içinde 95 adet TCDD'ye teslim edilecek"
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu tarafından Eskişehir5000 ile ilgili yapılan son açıklamada da, Türkiye'nin İlk TSI Sertifikalı Elektrikli Anahat Lokomotifi Projesi Eskişehir-5000 üretim ve montaj çalışmalarının tamamlandığını ve test çalışmalarına başlandığını söyledi. Uraloğlu, Eskişehir-5000'den önümüzdeki 3 yıl içerisinde 95 tane lokomotifin TCDD Taşımacılık A.Ş.’ye teslim edileceğini aktardı.
"Milli Elektrikli Tren" seti de 2024 sonunda geliyor
Mevcut demiryolu ağlarının tamamını yenileyerek elektrikli hatlara dönüşümü hızlandırdıklarını belirten Bakan Uraloğlu ayrıca, "İşletme hızı 160 kilometre olan ilk milli ve yerli elektrikli trenin üretimini gerçekleştirerek hizmete aldık. ‘Milli Elektrikli Tren’ seti projesinde elde edilen teknik bilgi-birikim ile saatte 225 kilometre hıza sahip olacak prototipi 2024 yılı sonunda sahaya indireceğiz” dedi.
"2035'te her iki araçtan biri elektrikli olacak"
Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi yaklaşımı ile ulaştırma yol haritasına ilişkin de açıklamalarda bulundu. Bakan Uraloğlu, net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda 2053 yılına kadar demiryolu yük taşımacılığı payını yüzde 5’ten yüzde 22’ye, 13 bin 919 km olan demiryolu hat uzunluğunu 28 bin 590 km’ye çıkarmayı hedeflediklerini belirtti. ‘Karbonsuz Havalimanı Projesi’ kapsamında 50 havalimanının sertifikalandırıldığını da ifade eden Bakan Uraloğlu, “Ülkemiz de Fransa’dan sonraki en yüksek sayıda sertifikaya sahip 2. ülke konumundadır. Ayrıca ‘Yeşil Liman Projesi’ ile limanlardan kaynaklı karbon emisyonlarının azaltarak çevreye verilen olumsuz etkinin ortadan kaldırılmasını planlıyoruz” diye konuştu. 2035 yılında her iki araçtan birisinin elektrikli olacağına da vurgu yapan Bakan Uraloğlu, Kasım ayı itibariyle 5 bin 86 adet elektrikli araç şarj istasyonu ve 10 bin 817 adet şarj soketi ile hizmet verildiğini kaydetti.
Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi yaklaşımı ile ulaştırma yol haritasında; sürdürülebilir ve akıllı taşımacılığın, yeşil denizcilik ve yeşil liman uygulamalarının; demiryolu taşımacılığının geliştirilmesi ile yakıt tüketiminin ve emisyonların azaltılması ve mikro hareketlilik araçlarının kullanımının yaygınlaştırılmasını hedeflediklerini söyledi.
“2053 yılına kadar demiryolu yük taşımacılığı payını yüzde 5’ten 22’ye çıkaracağız”
Dünyanın ve Türkiye’nin karşı karşıya olduğu en büyük küresel sorunlardan birinin ulaştırma kaynaklı sera gazı emisyonları olduğunu ve net sıfır emisyon yaklaşımı ile bu etkilerin azaltılmasının önem arz ettiğini belirten Bakan Uraloğlu, “Yaptığımız planlar çerçevesinde yük taşımacılığında karayolu payını demiryolu ve denizyoluna aktararak sürdürülebilir ulaşım türlerini desteklemekteyiz. Bu kapsamda 2053 yılına kadar karayolu yük taşımacılığı payının yüzde 72’den yüzde 57’ye düşürürken demiryolu yük taşımacılığı payını yüzde 5’ten yüzde 22’ye çıkarmayı hedefliyoruz” kaydetti.
Bugüne kadar hizmete giren projeler sayesinde karbondioksit emisyonundan 25 milyon ton azalım sağladıklarını da vurgulayan Bakan Uraloğlu, bu azaltımlardan 20 milyon doların üzerinde kazanım elde edildiğini ifade etti.
“2053 yılında 13 bin 919 kilometre demiryolu hat uzunluğunu 28 bin 590 kilometreye çıkaracağız”
“Emisyon tasarruf oranının yükselmesinin en önemli sebeplerinden biri demiryoluna yapacağımız yatırımlardır” diyen Bakan Uraloğlu, “Bu hedefleri gerçekleştirebilmek için demiryolu yatırımlarına devam ediyoruz. Mevcutta 13 bin 919 km olan demiryolu hat uzunluğunu 2053 yılında 28 bin 590 km’ye çıkaracağız. Lojistik merkezleri, fabrika, sanayi, OSB ile limanlara iltisak hattı bağlantılarının sağlanması amacıyla toplam iltisak hattı uzunluğunu 600 kilometreye çıkarmayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
“Gemilerin elektrikliye dönüşü kapsamında teşvikler veriyoruz”
Denizyolu ulaşımında da 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi kapsamında çalışmaların yürütüldüğünü de ifade eden Bakan Uraloğlu, “Yeşil Liman’ (Green Port) projesi Bakanlığımız bünyesinde başlatılmıştır. Bilindiği üzere, ülkemizdeki birçok liman tesisi kentin merkezinde veya yakınında dar bir sahada hizmet vermekte olup gemi ve liman operasyonlarından kaynaklı kirlilik şehir yaşamını ve insanlarımızı olumsuz etkilemektedir. Bu proje ile limanlardan kaynaklı karbon emisyonlarının azaltılarak çevreye verilen olumsuz etkinin ortadan kaldırılması planlanmaktadır. Ayrıca gemilerin elektrikliye dönüşü kapsamında hurda değerinin 2.5 katına kadar ve tahrik sisteminin dönüşümün yüzde 25’ine kadar teşvik verilmektedir” ifadelerine yer verdi..
Bakan Uraloğlu, elektrikli araçların yaygınlaşması ile birlikte şarj istasyonlarının kurulumuna da çok önem verdiklerini belirterek, “TCDD Teknik A.Ş. Genel Müdürlüğümüz EPDK'dan şarj işletmecisi lisansı aldı. Bakanlığımıza bağlı kurumlara hizmet verecek. Kurulumuna başlanan 200 kilovat gücündeki süper hızlı şarj istasyonları ile vatandaşlarımız elektrikli araçlarını 15-20 dakikada şarj edebilecek. Bu konuda istasyon kurulumlarımız devam ediyor” diye konuştu.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından AB fonu ile gerçekleştirilmesi planlanan ‘Türkiye’nin 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi: Ulaşım Yol Haritası Projesi’ ile ulaşım sektöründe sıfır emisyona erişmeye rehberlik edecek bir yol haritası oluşturulmasının hedeflendiğini de belirten Bakan Uraloğlu, “Proje, üst düzey iklim eylem planlarının hayata geçirilmesini destekleyerek tüm ulaşım türlerinde gerekli eylemlerle ulaşımda 2053 net sıfır emisyon hedefine ulaşılması planlanmaktadır. ‘Karbon Azaltım Yönetimi Projesi’ kapsamında da Bakanlığımıza bağlı olan arazi, tesis ve projelerde karbon emisyon azaltımını sağlama ve mevcut azaltımları gönüllü karbon piyasalarında değerlendirebilecek karbon sertifikaları haline getirilerek oluşan karbon gelirleri ile ulaştırma projelerine kaynak sağlanması hedeflenmektedir” açıklamalarında bulundu.
2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi kapsamında havalimanlarında hayata geçirilen çalışmalara değinen Bakan Uraloğlu, “Karbonsuz Havalimanı Projesi” başlatıldığını ve uygulamaları tüm havalimanlarında yaygınlaştırılacağını kaydetti.
Bakan Uraloğlu proje çerçevesinde, “Uluslararası ölçekte; ACI (Uluslararası Havalimanları Konseyi) tarafından yürütülen ACA (Havalimanı Karbon Akreditasyonu) Programı kapsamında mevcut durumda toplam 50 havalimanımız sertifikalandırılmıştır. Dünyada 90 Ülkede toplam 557 havalimanının programa dahil olduğu görülmektedir. Türkiye ise toplam 50 havalimanı ile Fransa’dan sonra en yüksek sayıda sertifikaya sahip 2. Ülke konumundayız. Yenilenebilir Enerji çalışmaları kapsamında; 6 Havalimanında toplam 3,5 MW kurulu güçte güneş enerji santrali yapımı tamamlanmış, tüm havalimanlarına GES yapımının yaygınlaştırılması yönünde proje çalışmaları yapılmaktadır” değerlendirmesinde bulundu.
2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi kapsamında, elektrikli araç üretimi ve araç şarj istasyonlarının kurulumunun önemli olduğunu ifade eden Bakan Uraloğlu, “Türkiye Yüzyılı doğrultusunda ortaya konulan 2053 net sıfır emisyon hedefi, yerli ve milli elektrikli otomobil TOGG’un üretimiyle ivme kazanmıştır. Bir taraftan elektrikli araç sayısı artarken bir taraftan da bu araçlar için karayolu ağımızda yeterli sayıda şarj istasyonunun kurulmasına yönelik planlama çalışmalarımızı yapıyoruz” dedi.
Elektrikli araç sayısındaki artış ile birlikte ihtiyaç duyulan şarj talebinin karşılanması için elektrikli araç kullanıcılarının erişimini en üst seviyeye çıkaran, etkili, stratejik bir şarj istasyonlarının konumlandırılmasının önemli olduğunu belirten Bakan Uraloğlu, “Kasım ayı itibariyle 5 bin 86 adet elektrikli araç şarj istasyonu ve 10 bin 817 adet şarj soketi ile elektrikli araç kullanıcılarına hizmet veriyoruz. 3 bin 78 adet DC şarj soketi ile yüksek hızda şarj imkânı sağlıyoruz. 2035 yılında her iki araçtan birisinin elektrikli olması beklenmektedir. Elektrikli araç sayısının artışı ile birlikte yol ağımızdaki yüksek hızlı şarj istasyonu sayısının da önümüzdeki yıllarda artacağını göreceğiz” bilgisini verdi.
Türkiye’nin lojistik hareketliliği açısından da bir kavşak noktası niteliğinde olduğunu ifade eden Bakan Uraloğlu, “Uluslararası yük taşımacılığında kullanılan elektrikli araçlar için de bu güzergahlarda uygun şarj istasyonlarının kurulması oldukça önemli. Bu konuyla ilgili Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız ile ayrıca bir çalışmamız var. Ağır tonajlı araçlar için yeterli alan ve şarj altyapısının bulunduğu, yüksek hızlı şarj özelliğine sahip şarj istasyonlarını planlayacağız” diye konuştu.