Eskişehir'de kuzusuna bebek gibi bakıyor
Eskişehir’de hayvancılıkla uğraşan Sema Mihaliç, erken doğan ve öleceği beklenen kuzuya evinde adeta bebek gibi bakıp hayata tutundurdu.
Eskişehir’de hayvancılıkla uğraşan Sema Mihaliç, erken doğan ve öleceği beklenen kuzuya evinde adeta bebek gibi bakıp hayata tutundurdu.
Mihaliç, kuzusunu biberonla besleyip altını değiştiriyor, yatağında yatırıyor ve özel tasması ile dışarıda gezdiriyor.
Tepebaşı ilçesi Eğriöz Mahallesi’nde hayvancılıkla uğraşan Sema Mihaliç’in hamile koyunlarından biri 16 gün önce, henüz 7 aylık olmasına rağmen doğum yaptı.
İkiz doğum yapan koyunun bir yavrusu erken doğumdan dolayı ölürken, diğer kuzu ise oldukça çelimsizdi. Annesi tarafından da kabul edilmeyen ve erken doğumdan kaynaklı gözleri görmeyen talihsiz yavruyu Sema Mihaliç evine aldı. Mihaliç, ölmesinden korkuttuğu kuzusuna evinde adeta bebek gibi baktı. Etrafa sık sık çarpan sevimli hayvanın üzerine adeta titreyen Mihaliç, şimdilerde 16 günlük olan ve günde yaklaşık bir litre süt içen kuzusunun altını değiştiriyor, bakımlarını yapıyor ve özel tasması ile gezdiriyor. Mihaliç ve kuzunun anne-oğul ilişkisi çevresinden takdir topluyor.
"Ailem yaşayacağına ihtimal vermemişti"
Kuzu hakkında konuşan Sema Mihaliç erken doğumu ve süre gelen süreci anlattı. Zor şartlarda dünyaya geldiğinin altını çizen Mihaliç, "16 günlük prematüre bir kuzu. Hem sabaha karşı soğukta doğuyor hem annesi sahiplenmiyor hem de prematüre olarak dünyaya erken geliyor. Hatta ikizi eksik doğmuştu, onu kurtaramadık. Annesi de kuzuyu kabul etmedi, ailem yaşayacağına ihtimal vermemişti. Ama ben burada fön makinesi tuttum, sıcak suya soktum çıkardım, kuzu kendisine geldi. Sonra gün içerisinde sürekli biberon ile emzirdim. 16 gündür evde benim odamda beraber yatıyoruz ama sonra annesinin yanına götüreceğim. Gözlerinde bir sıkıntı var. İlk başlarda hiç göremiyordu, şu anda ya biraz görebiliyor ya da sadece hissederek, koklayarak gitmeye çalışıyor. Yani şu anda kokuya ve sese çok fazla duyarlılığı var, bütün hareketlerini kokuya ve sese göre yapabiliyor. Biberonunun kokusunu aldığında ve ses duyduğunda hareketlenip çıldırıyor" dedi.
"Oğlumun anası ben oldum"
Kuzunun annesi ile olan ilişkisinden de bahseden Mihaliç, koyunun yapmadığı annelik görevini kendisinin üstlendiğine değinerek şöyle konuştu:
"Eskiden günde 25 mililitre süt içtiğinde çok seviniyordum, adeta bayram havası oluyordu ama şu anda tek öğünde 250 mililitre, günde 750 mililitre süt içiyor. Anası bakmadığı için oğlumun anası ben oldum."