ESOGÜ'de iklim değişikliği ve kadına yönelik şiddet konuşuldu

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) ve Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) Kadın Sağlığı Danışma Merkezi'nde "İklim Değişikliği ve Kadına Yönelik Şiddet" konulu seminer düzenlendi.

Üniversite öğrencilerinin ve Kadın Sağlığı Danışma Merkezi yararlanıcılarının dinleyici olarak katıldığı seminerde, iklim değişikliğinin kadına yönelik şiddet üzerindeki etkisi üzerine uzmanlar tarafından bilgilendirmeler yapıldı.

ESOGÜ ve UNFPA Kadın Sağlığı Danışma Merkezi Proje Koordinatörü Doç. Dr. Figen Çalışkan, yaptığı konuşmada, 25 Kasım-10 Aralık arasında Kadına Karşı Şiddetle Mücadele için 16 günlük turuncu aktivizm kampanyası kapsamında merkezlerinde yapılan çalışmalardan bahsetti.

ESOGÜ Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Hakan Çalışkan ise iklim krizinin biyolojik çeşitliliğe ve bağlantılı olarak insan, ekonomi, geçim kaynakları, hastalıklar ve sosyal düzende gerçekleşen krizler üzerine etkilerinden söz etti.

İklim krizinin biyolojik çeşitliliğe ve bağlantılı olarak insan için ekonomik öneme sahip tarım ve hayvancılık üretimine olumsuz etkisinin her geçen gün artığını belirten Çalışkan, şunları bildirdi:

"Tarımda zararlıların ve hastalık taşıyan türlerin popülasyonlarında artışlar görülüyor. Hastalık etmenlerinin yaygınlaşması, dar alanlara sıkışan insanların temiz su ve uygun barınma olanaklarından yoksun oluşuyla birlikte sağlıkta yaşadığımız riskler kontrol edilebilir boyutları aştı. Şehirlere farklı kültürlerden insanlar birlikte yaşam sürdürmek zorunda kalıyorlar. Bu alanlarda gerekli düzenin sağlanamaması ülkelerde iç savaşları ve huzursuzlukları da tırmandırıyor. Aileler çocuk ve kadınlarını güvende tutabilmek için çözüm yolları bulamıyorlar. Yaşam kaygısı, sınırlı kaynakların paylaşımı, toplumsal düzeni sağlayan tüm gelenek ve hukuksal kuralların yok oluşu aile içinde ve çevresinde yaşanan şiddeti tırmandırıyor."

Merkezin psikoloğu Yağmur Çiftçi ise iklim değişikliğinin en çok yaşlılar, kadınlar ve çocukları etkilendiğinin altını çizdi.

İklim krizine bağlı olarak yaşanan ölümlerde kadın ölüm oranlarının erkek ölüm oranlarına göre daha yüksek olduğunun görüldüğünü belirten Çiftçi, "İklim krizinden etkilenen dezavantajlı bireyler, kadın ve kız çocuklarının maruz kaldığı şiddeti önlemek için ekolojik dengeyi koruyacak politikaların geliştirilmesi gerekiyor. Kadın şiddeti ve iklim değişikliği temasının var olduğu çalışmalar artmalıdır." ifadelerini kullandı.