Kazım Kurt'tan önce il başkanı çok önemliydi!
Evet, evet...
Kazım Kurt belediye başkanı olmadan önce Cumhuriyet Halk Partisi'nin Eskişehir örgütünde 'il başkanı' çok önemliydi, 'il başkanı olmak' için millet birbirini yerdi, bitirirdi, 'il başkanı olan' bir kişi artık yıllarca unutulmaz, konuşulur, ne kadar önemli bir kişi olduğu sürekli vurgulanırdı...
Ne zaman Kazım Kurt, Odunpazarı Belediye Başkanı seçildi...
O gün bugündür, CHP'de, 'il başkanlığı' koltuğu sıradan, kimsenin umursamadığı, hiçbir hükmünün olmadığı bir konuma indi; o koltuğa oturanların kişiliğinden bağımsız, il başkanlığı, artık neredeyse kimsenin istemediği bir hâle büründü!
Bir zamanlar CHP'de il başkanı olmak çok havalı bir mevki idi herkes o koltuğa oturmak isterdi...
Şimdi öyle mi?
Daha önce il başkanlığı görevini üstlenmiş Abdülkadir Adar'a gitmişler, "Yine aday olur ve il başkanlığı görevini üstlenir misin?" diye sormuşlar, bir tek dayak yemedikleri kalmış, yedikleri zılgıt yanlarına kâr kalmış...
Daha önce İl Başkanlığı için aday olmuş, Yılmaz Büyükerşen'in, Kazım Kurt'un tuzağına düşerek, '1 oy' ile kaybettirdiği İlker Özokçu'ya sormuşlar, "Siz beni sevmiyor musunuz Allah aşkına" yanıtını almışlar...
Bundan 5-6 yıl önce, "İl Başkanı olmak ister misin" cümlesini duysa heyecan ve sevinçten kalp krizi geçirecek Yücel Yenilmez'i ikna etmek için uğraşmışlar, ancak nafile, Yücel Yenilmez, konuya girilmesini bile engellemiş...
Erdal Çakıcıer istiyor şimdi...
Bir de Figen Kahya...
Daha doğrusu, Kazım Kurt, kimi isterse o kişi 'il başkanı' olacak...
Yıllardır bu görevi üstlenen Recep Taşel'e de ondan önce il başkanlığı görevini yürüten Sinan Özkar'a da "Odunpazarı il başkanı" demişti, partililer...
Şimdi seçilecek Figen Kahya'ya onu bile demiyorlar...
"Kazım'ın il başkanı" ismini takmışlar...
Ne diyorsunuz, haksız mıyım?
Kazım Kurt, belediye başkanı olduktan sonra CHP'de, il başkanlığı makamının içi boşaltılmadı mı?
***
Neden yaptı bunu Kazım Kurt?
Yani, bundan önce, çok çok önemli bir makam olan CHP İl Başkanlığı makamının içini neden boşalttı?
İki sebebi olabilir bu durumun...
Kazım Kurt'un 'olmak isteyip de olamadığı' iki mevki vardır: CHP Genel Başkan yardımcılığı ve CHP İl Başkanlığı...
Evet, belki bu yazıyı okuyan birçok kişi buna dikkat etmemiştir, ancak Kazım Kurt, hayatı boyunca hiçbir zaman 'il başkanı' olmadı, olamadı...
Merkez ilçe başkanı, oldu...
Delege, kurultay delegesi oldu...
Meclis üyesi oldu...
Milletvekili oldu...
Belediye başkanı oldu...
Ama il başkanı olmadı, olamadı...
Kazım Kurt'un olmak, ulaşmak istediği bir mevki de 'genel başkan yardımcılığı' göreviydi...
Acaba, Kazım Kurt, Yılmaz Büyükerşen tarafından belediye başkanı yapıldıktan sonra ilişki kurduğu genel başkan yardımcılarının, ne kadar çok 'kolay' ulaşılabilir ve kararları ne kadar kolay değiştirilebilir insanlar olduğunu görünce...
Şey demiş olabilir mi?
"Bu genel başkan yardımcılığı işi bana nasip olmadı, ama gördüm ki çok boş bi koltukmuş, şimdi ben bu, yine bana nasip olmayan il başkanlığının da içini boşaltayım da bir güzel rahat edeyim" demiş olabilir mi?
Bir de....
Eskiden il başkanları güçlü, kudretli kişilerdi...
Mesela İsmet Süder, ağbisi gibi gördüğü kişinin oğlu, yeğeni gibi olan Murat Sönmez'i milletvekili seçtirmişti...
Mesela Erman Gölet, Kazım Kurt ile görüşmüş, "Ben senin milletvekili olmana ses çıkarmayayım, sen benim Odunpazarı Belediye Başkanı olmama" demiş ve bir güzel kazık yemişti. Ama Kazım Kurt'un milletvekilliğini engellememişti...
Acaba diyorum, Kazım Kurt, hiçbir zaman olamadığı il başkanlığının, kendisinin belediye başkanı seçilmesinde etkisi olmadığını görüp "Bundan sonra da bir yere aday yapılacaksam bu durum il başkanlığından geçmesin" deyip o yüzden il başkanlığı makamının içini boşaltmış olabilir mi?
Ne dersiniz, sebep hangisi acaba?