2020 yılının uğuru - Karabağ
İki devlet bir millet
Kara günler geçti elbet
İki gardaş Karabağ’da
Zafer bizimdir nihayet
Yeter ki tek olsun niyet
***
Karabağ toprakları üzerinde oynanan oyunları anlamanın en iyi yolu, bölgenin geçmişini ve geleceğini doğru okumada yatar.
Türkiye Cumhuriyeti, iki devlet bir millet anlayışıyla her zaman kardeş ülke Azerbaycan’ın yanında yer almıştır.
Dağlık Kafkasya'dan Orta Asya'ya uzanan bölgede yeni dönemin başlangıcı olan Karabağ zaferi, 2020 Türk dış politikasının en büyük ve en önemli kazanımıdır. Dünya üzerinde 2020 yılında yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen Karabağ zaferi ile 2020’nin tek uğurlu olayı, Kafkasların bu güzide bölgesinde yaşanmıştır.
Ülkemizin desteğiyle yaklaşık 30 yıldır işgal altındaki Can Azerbaycan toprakları zulümden, esaretten kurtuldu. Yıllardan beri hayallerimizi süsleyen Nahçıvan-Azerbaycan koridorunun açılmasıyla Türkiye ile Azerbaycan arasındaki kesintisiz kara bağlantısı sağlanmış olacak. Yüksek standartlardaki uluslararası Fuzuli Havalimanı, Karabağ’ın dünyaya açılan gökyüzü kapısı olması yönüyle önemlidir. Bu zaferin ülkemiz açısından en büyük kazanımlarından biri, Kafkasya ve Orta Asya ticareti konusundaki gelişmedir.
Haydar Aliyev, bu zaferle aynı zamanda babası İlham Aliyev’in vasiyetini de yerine getirmiş olmanın ve Cıdır Düzü’nde Paşinyan’ın çektiği halayın intikamını almanın gururunu 10 Kasım tarihinin Atatürk’ün ölüm günü olması nedeniyle 8 Kasım’a çekmiştir. Çünkü Aliyev’e göre Türk halkının yas günü, onların zafer günü olamazdı. Atamızın 100 yıl önce “Geldikleri gibi giderler.” sözü 100 yıl sonra Karabağ’da yankılandı. Bir kez daha “İki devlet bir millet” sözü perçinleşmiş oldu. Yıllar önce yalınayak, yayan, aç, parasız… yollara düşürülen Azerbaycan halkının yerini, 2020’nin son günlerinde altlarında son model araçlarıyla bölgeyi terk eden Ermeniler almıştır.
21. yüzyıl dünyasında utanç verici insanlık dışı işkencelerle öz yurtlarından kovulan kardeşlerimiz, geçen on yıllar içinde yaşadıkları akıl almaz dramları unutmamışlardır, unutamamışlardır. Türk Dünyasının kanayan yaralarından biri olan Karabağ, artık kapılarını aydınlık yarınlara aralamıştır.
Karabağ’da yaşananlar, “Coğrafya kader midir?” sorusunun cevabının “Evet, coğrafya kaderdir.” olduğuna inanan Karabağlı soydaşlarımızın yaşadığı acı, elem, vahşet ve zulümdür. Dünyanın her yerindeki toplumsal değişmelerin ve gelişmelerin yansımasını edebiyatta görürüz. İşgalle birlikte edebî eserlere konu olan bölge, birçok sanatçının kaleminde yansımasını gösterir. Verilen eserlerde Karabağ’daki hatıralar, Karabağ’ın güzellikleri, Karabağ hasreti gibi konular şiir, ağıt, ninni, hikâye… olarak sonsuzluğa uyuyan belgeler olarak yerini almıştır. Sözü edilen eserleri kaleme alanlardan birisi de Bahtiyar Vahabzade’dir. O, Karabağ’la ilgili duygu ve düşüncelerini şiirlerinde, röportajlarında ve köşe yazılarında dile getirmiştir.
Ülkemizde, Can Azerbaycan’da ve dünyanın dört bir yanında Bahtiyar Vahabzade ve O’nun gibi düşünen diğer sanatçılarımızın emeklerine minnettarlığımızı göstermek, tarihimize, edebiyatımıza, kültürümüze, benliğimize sahip çıkmak için onların yolundan gitmemiz gerekir. Milletlerin hafızasını kayıt ve koruma altına almak için bilginin, dilin ve yazının gücünü kullanmalıyız.
“Karabağ Zaferi’nin yıldönümü münasebetiyle “Zafere Doğru Adımla” projesi kapsamında yazılmıştır.