CHP'li başkanların son bahanesi de seçim
Ülkemizde altı genel başkanın birlikte hareket edeceğiz söylemi ile yaptığı görüşmeler var.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, DP Genel Başkanı Gültekin Uysal, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu bu toplantıya katılanlar.
Kısaca "altılı masa" olarak anılan genel başkanlar ortak bir cumhurbaşkanı adayı açıklayacaklarını belirttiler.
Cumhurbaşkanlığı ortak adaylığı için ismi geçenler arasında CHP’li belediye başkanları da var.
Daha altılı masa toplanmaya başlamadan isimleri cumhurbaşkanlığı adaylığı için geçenler sorumluluğunu aldıkları belediye başkanlığı görevini en iyi şekilde yerine getirmeye çalışmak yerine yüzlerini bu makama döndüler.
Genel seçimlere az süre kala Eskişehir’de CHP’li belediye başkanlarının yaptığı da bundan pek farklı değil.
CHP’li başkanlar yaklaşan seçimler için dizayn yapmaktan görevlerini yapamaz hale geldiler.
2023 yılına da 2022 yılında olduğu gibi “su sıkıntıları” ile girdik. İçme suyunda da kullanma suyunda da sıkıntımız bitmiyor. Tarihi öyle birkaç gün değil, yıllar yıllar geçmiş damacanalardan su içtiğimizi anlıyoruz. Şişeleme, dolum öyle özenli ki şişelerin içinden bir tek insan çıkmadı. Trafik keşmekeş. Tek önlem yolu dubalarla bölmek. Yollar çukur. Vaat yok, yapılan yok, çözülen yok. Bir de üzerine sular kesik.
CHP'li belediye başkanlarının çalışmaya, hizmet üretmeye niyetleri olmadığını, sadece oturdukları koltuğun keyfini çıkarıp heykeltıraş peşinde koştuklarını zaten biliyoruz. Şimdilerde bir de üstüne bazı belediye başkanlarının cumhurbaşkanlığı adaylığı hayali bazı belediye başkanlarının da milletvekili olma isteği nedeniyle iyiden iyiye belediye ile ilgili konsantrasyonlarını yitirdiklerini görüyoruz. Seçmenler oy verirken CHP'li belediye başkanlarına 'proje üretsin, hizmet etsin' diye oy vermiyor, bunu yapılan tüm araştırmalarda görüyoruz. Bu sebeple de CHP'li siyasetçilerin hizmete, projelere konsantre olmadıklarını, öylece günü geçirdiklerini biliyoruz.
Öte yandan sadece partilerinin içindeki siyasete odaklanan belediye başkanları nedeniyle günlük işleri yürüten bürokratların da konsantrasyonunu yitirdiğini gözlüyoruz.
Eskişehir'deki belediyelerde işler bu sebeple hiç ama hiç yürümüyor. Bizler, hangi belediye başkanının cumhurbaşkanı adayı ya da milletvekili olacağıyla ilgilenmiyoruz, şehrin sorunlarının çözülüp en azından günlük sıkıntıların en aza inmesini bekliyoruz.
