Prof.Dr. Nabi Avcı Eskişehir'deki eski fakültesinde yeniden ders verdi

Eskişehir'de Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi tarafından eski Milli Eğitim Bakanı Prof.Dr. Nabi Avcı'nın konuşmacı olarak davet edildiği "Kültür ve İletişim" başlıklı seminer İBF Şener Şen Salonu’nda gerçekleştirildi.

İletişim Profesörü Prof.Dr. Nabi Avcı'nın kuruluşunda öğretim görevlisi olduğu fakültedeki akademisyenler ve öğrencilerle bir araya geldiği seminer yoğun ilgi gördü. 

Fakültede öğretim üyesi olduğu dönemde derslerine olan yoğun ilgi ve katılımla ünlü olan Prof.Dr. Nabi Avcı'nın dersine, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal, Anadolu Üniversitesi İBF Dekanı Prof. Dr. Bülend Aydın Ertekin, İBF Sinema ve Televizyon Bölüm Başkanı Prof. Dr. Barış Kılınç başta olmak üzere çok sayıda  akademisyen ve öğrenci katıldı. 

“Kültür insanın başardığı her şeydir”

Konuşmasında kültür kavramının çerçevesine ve kapsamına değinen Prof. Dr. Nabi Avcı, “Bizim zamanımızda kültür kavramı sosyal bilimlerde en çok tartışılan ve tanımı yapılan kavramlardan birisiydi, belki de birincisiydi. Yanılmıyorsam 300’e yakın tanımdan söz ediliyordu. Bugün o daha da arttı. O zamanlar popüler kültür araştırmaları bu kadar yaygınlaşmamıştı, sosyal medya yoktu. O nedenle kültürün, şimdi herhalde bini geçen tanımı vardır. O gün de bugün de asgari bir zeminde buluşabiliriz. Kültür dediğimiz zaman insanın yapıp ettikleri, insanın bütün başardıkları, insanın tabiata karşı yaptıkları, insanın yapıp ettikleri ile tanımlanabilir. Kültür insan başarılarıdır. Kültür tarihi veya kültürel araştırmalar alanında önce anlaşma eşiği bulmak lazım. Kültür ya da medeniyet bir meydan okumadır. Doğanın yapısı sert ise toplum medeniyet yaratmak için sert bir meydan okuma gerçekleştirir ve yumuşak bir doğa varsa da bu yumuşak bir meydan okuma olur" dedi. 

"Siz iletişim bilimciler kültürel antropolojiyi, ekonomiyi ve dil bilim araştırmalarını takip etmelisiniz ki..."

Prof. Dr. Avcı konuşmasına şu şekilde devam etti: “Levi-Strauss geçmişte farklı disiplinlerin yaptığı çalışmaları şimdi iletişim bilimi yapıyor der. Bunlar hangi disiplinler; antropoloji, kültürel antropoloji daha çok, ekonominin ve linguistiğin uğraştığı konuların hepsini şimdi bir çatı alan olarak iletişim araştırmaları kendi bünyesine aldı. Dolayısıyla siz iletişim bilimciler aynı zamanda kültürel antropolojiyi, aynı zamanda ekonomiyi, aynı zamanda dil bilim araştırmalarını takip etmelisiniz ki iletişim araştırmalarını yeterince yakalayabilesiniz. Levi-Strauss’un kültür yaklaşımından devam edersek, kültürler arasında bir hiyerarşi yoktur der. Yani yüksek kültürlü insanlar, yüksek kültürlü insan toplulukları ve ilkel dediğimiz, az gelişmiş dediğimiz insan toplulukları bunlar arasında bir hiyerarşi yoktur. Çünkü, her insan topluluğu kendi doğal, kültürel, tarihsel, çevresel birikimine ve deneyimlerine göre bir kültür oluşturur ve bunlar her zaman kolay kolay birbirlerine tercüme edilemezler. Bir kültür kitap çevirir gibi ya da bir elbise değiştirir gibi değiştirilemez ya da bir elbise giydirir gibi başka bir topluma o kültür giydirilemez, kültürü değiştirilemez.”

Seminerin sonunda Rektör Erdal tarafından Prof. Dr. Nabi Avcı’ya teşekkür plaketi takdim edildi.