Katil kim?..
Tam 35 yıldır bu şehrin ekmeğini yiyor suyunu içiyor ve türküsünü söylüyorum…
Bu şehri seviyorum…
Friglerden Cumhuriyet'e, kuruluşun da kurtuluşun da şahidi bu şehre gönülden bağlıyım…
Balkanlardan, Kafkaslardan, güneyden ve doğudan insanımın harmanı bu şehir…
Mümbit toprakları var…
Yunus’u var…
Nasrettin Hoca’sı var…
Seyyid Battal Gazi’si var…
Bir kültür ve medeniyet menbaı bu şehir…
Lakin…
Hoca merhumun dediği gibi…
"Un var, yağ var, şeker var…"
Ama helva bir türlü olmuyor…
Şehirde bir ölü toprağı serpilmiş havası var…
Celalettin Kesikbaş…
Bu şehrin çocuğu…
Alınca’lı…
ODTÜ'lü…
Mühendis…
Girişimci…
Liderlik kabiliyeti var…
Vizyon sahibi…
Ufku geniş…
Fabrikaları var…
Sanayi Odası başkanı…
Çalışkan…
Üretken…
Dört gün önce bir müjde açıkladı…
“ÜRETEN, BİLİM ŞEHRİ OLACAĞIZ
Eskişehir Temel Bilimler Üniversitesi için çalışmalara başlıyoruz
Teknoloji ve bilimin baş döndürücü bir hızla geliştiği dünyada amacımız ileri teknoloji buluşların kuluçka merkezi olacak bir üniversiteyi, bir bilim yuvasını Eskişehir’e kazandırmak. Gençlerimizi geleceğin bilim adamları olarak yetiştirmek istiyoruz. Bilime ve inovasyona ulaşmanın anahtarının kaliteli eğitim olduğuna inanıyoruz. Teknoloji odaklı küçük girişimler, start-up firmalar, buralardan çıkıp küresel ölçekte değer yaratan markaların başarı hikayelerini takip ediyoruz. Bunların niteliğini ve niceliğini mutlaka artırmamız gerekiyor. Ülkemizin ve Eskişehir’imizin yeni markalarını bilim ve teknoloji temelli alanlardan çıkarmaya odaklanmamız şart.
İleri ve Türev Malzemelerle ilgili bir Araştırma Merkezi olacak
Fizibilite çalışmalarına başlanacak olan Temel Bilimler Üniversitesi’nin içerisinde ileri ve türev malzemelerle ilgili bir araştırma merkezini de planladıklarını söyleyen Kesikbaş, “Eskişehir’imiz başta bor ve toryum olmak üzere nadir toprak elementleri açısından çok zengin kaynaklara sahip. Fiber optikten uydu haberleşmesine, akıllı füzelerden yakıt hücrelerine kadar birçok alanda kullanılan; havacılık, savunma, uzay ve tıp gibi sektörlerde öne çıkan ileri ve türev malzemeler yakın gelecekte üretimin her alanına girecek. Eskişehir olarak bu zenginliğimizi öne çıkarmalı ve bize yakışan bu Merkezi şehrimize mutlaka kazandırmalıyız” dedi.
Eskişehir Temel Bilimler Üniversite ve ileri zamanlarda bir enstitüye de dönüştürülmesi mümkün olabilecek İleri Malzemeler Araştırma Merkezi’nin özellikle Avrupa ve Amerika ile işbirliği için birçok potansiyele sahip olduğunu söyleyen Kesikbaş, böylesine bir bilim üssünün Eskişehir vizyonuna ve markasına çok ciddi değer katacağının altını çizdi. ESO Başkanı Kesikbaş açıklamasında fizibilitenin yıl içerisinde tamamlanmasını ve 2023 yılında kurulum için gerekli çalışmalara başlanmasını planladıklarını da belirtti.”
….
….
Kesikbaş boşa gündem olsun diye kıtır atacak bir karakter değil…
Mutlaka uzun çalışmaların, araştırmaların, beyin fırtınalarının sonucu, yatırım, finansal hesaplamaları dahil yapıldıktan sonra ancak bu açıklamayı yapmıştır…
Heyecan verici bence…
Ama…
Başkanın açıklamayı yaptığı sosyal medya sayfasında dört gün sonunda hepi topu 46 beğeni ve bir yorum…
Şaka gibi…
Fırtınalar estirmesi gereken bir haber ve konu…
Onbinlerce beğeni, binlerce yorum olması gerek bu gönderinin altında…
Bu şehri bu hale kim getirdi?…
Umursamaz…
Umutsuz…
Heyecansız…
Kesikbaş gibi bir rol modelin bile ateşleyemediği hayalet şehir…
Acaba…
Sizin için önümüzdeki beş yıl hiç bir şey yapmayacağım seçim vaadiyle şehre kendi ataletini bulaştıran Yılmaz Hoca mı bu hale getirdi bu şehri?…
Malum imam - cemaat meselesi tersine mi işliyor bu şehirde?…
Bu şehrin dinamiklerine ne oldu?…
Kim öldürdü bu şehri?..
Kesikbaş’ın müthiş katma değer oluşturacak projesine tepki bile vermeyen bu şehir benim aşık olduğum şehir mi?…
Umudun katili kim?..
Ataletin sebebi ne?…
Sevgili başkan, bir mühendis kafasının algoritması ile hızla burada aksayan basamağı araştırmaya başlamıştır mutlaka…
Ama işi zor…
İyi bir ekibi var…
Sinerjiyi oluşturduklarında ayrı ayrı güçlerinden kat kat fazlasını başarabilecek bir ekip…
Hızla…
Eskişehir'e yeni dinamikler oluşturup, mevcutları ateşlemeliler…
İletişim ve strateji…
İlk gözden geçirmeleri gereken…
Yoksa…
Bir (zihnen) emekliler şehri olma yolunda hızla ilerliyoruz…
Belki de…
Yenilgiyi çoktan kabul etmeli ve “ citta slow “ başvurusu yapmalıyız…
Bu durgunluk, bu tepkisizlik ciddi bir uyaran olmalı…
Yoksa sonumuz pek aydınlık değil…
Dünyada ilk ona oynayan Büyük Türkiye'nin İnegöl, hatta Bozüyük ile boy ölçüşen Büyük(!)şehiri olma yolundayız…