Neden kaybettiniz?
-İçine hapsolduğunuz getto tarzından kurtulamadınız.
-Sosyal medyada seçim kazanılmadığını anlayamadınız.
-100 yıldır hor gördüğünüz halka, sadece son 10 yıldır ulaşmak için tek stratejinizi Erdoğan’ın gitmesi üzerine kurduğunuz için “gerçekten sokağa inemediniz.”
-Türk siyasi tarihinde gelinebilecek en üst mevkiye kasetle gelen birine ve aslında iktidar olmayı istemeyen bir güruha inandınız.
-Gerçek ülkücüleri küçümseyerek, çakma ülkücülere bel bağladınız.
-Senelerce şikayetçi olduğunuz Fetö, Hdpkk bağlantılarını görmezden geldiniz.
-Amerika ile olan ilişkileri yanlış okudunuz. Rusya ile olan yakınlaşmayı yanlış anladınız.
-7’li masadakilerle olan iletişim ve güvensizlikleri, Muharrem İnce’ye yapılan komployu, görmezden geldiniz. Genç seçmenin sandıktan uzaklaşmasına neden olduğunu anlayamadınız.
-Savunma sanayi hamlelerini, TOGG, Kızılelma, Teknofest vb. gibi milli teknoloji ve sanayi hamlelerini hafife aldınız.
-ABD gezisi ve hamburger olayı, başörtüsü girişimi, Almanya gezisi, seccade olayı, deprem felaketinde muhalefetin sergilediği tutum, sosyal medya fenomenlerinin iticiliği vb. basit stratejik hataların farkında olamadınız.
-HDPKK’nın daha fazla oy aldığı bölgelerde çalışma yapmadınız. İkinci turda bu bölgelerin oy oranı düşüşünü hesaplayamadınız.
-Erzurum’da İmamoğlu’na taş atanlardan birinin Merkez Komutanlığı’nın istihbarat biriminde görevli Uzman Çavuş’un olması ve FETÖ’den işlem görmesini es geçtiniz.
-Milletin teröre, teröriste, haine, toprağa şehit kanı akıtana hiç tahammülü olmadığı gibi yalana, entrikaya, güvensizliğe, merhametsizliğe de hiç tahammülü olmadığını anlayamadınız.
-Ülkenin aslında aydınlık, insanca, ayrım yapmayan, ötekileştirmeyen, herkesi kucaklayan bir yönetime sahip olduğunun farkında değildiniz.
-Ekrem İmamoğlu’nun aslında koca bir balondan ibaret olduğunu anlayamadınız.
-Cumhuriyet tarihinin en özgürlükçü, en milli, en demokratik döneminde size dikte edilmeye çalışılan, Kürt, Alevi, inanç, kimlik, kadınlar, gençler, emekçiler gibi sıfatlara kandınız.
-Ve yine Cumhuriyet tarihinin en büyük kalkınma ve demokrasi hamlelerini görmezden geldiniz.
-Hukuku bilmeden, başkanlık sistemini anlamadan, TBMM yetkilerini göz ardı ederek saçma sapan seçim vaadlerine güvendiniz;
“-Şifresiz maç yayını,
-Kredi kartları borçlarının iptali,
-İlçelerin il yapılması,
-Yargısal kararların ortadan kaldırılması,
-Tutuklu ve mahkumların tahliyesi,
-Karşılıksız ödeme yapılması,”
gibi vaadler, demokratik hukuk sisteminin işleyişini bilmeden verilen ve tamamen aldatma siyasetinin vaadleri olduğunu anlamadınız.
-Eski Türkiye`nin bütün figüranları, darbeciler, terör örgütleri, uluslararası güç odakları ve medya kartellerinin talimatlarıyla demokrasi dışı her türlü yol ve yönteme başvuranların farkında olamadınız, veya sırf Erdoğan gitsin diye göz yumdunuz.
-Çok güvendiğiniz Sosyal Medya’da özellikle son 10 gün yapılan afetzedeler, gurbetçiler, sığınmacılar, Hüdapar ile ilgili dezenformasyonlara güvendiniz.
Ve son söz;
Siz kaybetmediniz. Seçimin asıl kaybedeninin güvendikleriniz olduğunun farkındasınız artık. Planlanmış, kurgulanmış manipülasyonlar ile sizlere algı simsarlığı yaptıkları gerçeğini gördünüz.
Siz kaybetmediniz. Tüm bunların farkında olmanızı sağlayan ve aslında hepimizin aynı sistem içerisinde ötekileştirme çabalarına yenilmediğimizi göstermek için, hepimiz kazandık.