Bu 6 Mayıs’ta Hıdırellez’i, yazın gelişini, çocukluğumuzda beri kutluyoruz. Aynı burada gördüğünüz gibi harman yerlerinde yemekler pişirilirdi. Hıdırellez pilavı yapılırdı. Kaşıkları belimize sokardık ve Hıdırellez yemeğine gider sofrada yemeğin gelmesini özlemle beklerdik. Köy halkı yazın gelmesini yemeklerle karşılardı. Bereket, bolluk ve her şeyin simgesi olan bugün içinde muhtarımız sağ olsun. Elimizden geldiğince bizlerde destek olmaya çalıştık. Hıdırellez gününü dediğim gibi genç nesle aktarmaya uğraşıyoruz. Yaşayalım, yaşatalım. Biz de gelenek ve göreneklerimizi unutursak gerçekten yok oluruz. Tarihimize sahip çıkmazsak, geçmişini bilmeyen milletler gibi yok oluruz. Biz de geçmişimizi öğrenip gelenek ve göreneklerimizi gelecek nesillere taşımak için uğraşıyoruz.”
