Şiddetin yalnızca elleri kolları değil, dili var
Öyle kolay da aşılmıyor bu.
Gönül kıran her sözle başlıyor. Çoğu zaman suç olmuyor.
Şiddet ama suç değil. Yıldırır, ama suç değil.
Onlar sadece sözcükler….
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü...
Peki nasıl mücadele edeceksiniz?
Farkına bile varmadığınız bir şeyle nasıl mücadele edebilirsiniz.
Sadece “ölünce” görüyorsunuz. Sadece “kan” görünce görüyorsunuz. Sadece “ekimoz” görünce görüyorsunuz.
Görmediğiniz bir şeyle nasıl mücadele edebilirsiniz?
“Salt iyi”yi anlamadan nasıl mücadele edebilirsiniz?
Neden hâlâ “kadın”a karşı şiddetle mücadele günü var. Genele baktığımızda fiziksel gücümüz erkekten daha az olduğu için mi?
Yoksa başka başka türlü mü kısıtlıyorsunuz bizi? Üzerimize sinmiş bu korkunun sebebi ne? Bu karanlık ne?
En kolayı mağduru tanımak ama şiddeti tanımadan faili de tanıyamayacaksınız.
“İyi”yi bilmeden şiddeti de bilemeyeceksiniz. Öylece dolaşacak ortada. Hatta destek bulacak, alkışlanacak. Bakın hukuki yaptırımı yok diyenler de değirmene kova kova su taşıyacak.
Can yakan her şey şiddet olacak. Açıp yüreğine bakmadan anlayabilecek misiniz? Bir ifadeden, bir bakıştan, bir göz kaçırmadan mesela. Ya da henüz hiçbiri olmadan öngörebilecek misiniz? İnsanca olanı aklınızda biçimlendirip, dillendirebilecek misiniz?
Aklınızda tutabilecek misiniz? Hatırlayabilecek misiniz?
Daha şiddetin ne olduğunu dahi bilemezken...
Daha şiddetinne olduğunu dahi anlayamazken...
Fiziksel acıdan başkasını yolda görseniz tanıyamayacakken...
Sahiden şiddetle mücadele edebilecek misiniz?
Bugün değilse de bir gün. Yapabilecek misiniz?
