Cumhurbaşkanı Erdoğan Eskişehir'deki tarihi belgeyle yanıt verdi! 27 Mayıs darbesinde Büyükerşen dağıtmıştı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu'nun iddialarına, Eskişehir'in tarihindeki kara lekelerden biri olan, Büyükerşen'in 27 Mayıs darbesinde bastırıp dağıttığı o ilanla ve tarihi belgeyle yanıt verdi!

SİYASET 27.05.2022, 15:54 27.05.2022, 18:06

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Demokrasi ve Özgürlükler Adası'ndaki Adnan Menderes Kongre Merkezi'nde 27 Mayıs Darbesi'nin 62. yılı vesilesiyle düzenlenecek "Yassıada Mahkemesi Yargılanıyor" temalı anma programına konuştu. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar:

''Darbe sonrasında kurdukları düzmece mahkemelerle burayı bir utanç adasına çevirenleri nefretle anıyorum. Ülkesi ve milleti için hizmet üreten siyasetçiler kimi zaman darbeciler aracığıyla tehdit edildi. 

27 Mayıs'tan beri Yassıada demokrasi kılıcı gibi milli iradenin tepesinde sallanmaya devam etti. Eser ve hizmet üreten siyasetçiler kimi zaman vesayetin, kimi zaman emperyalizmin sözcülüğünü yapan medya aracılığıyla tehdit edildi. Merhum Menderes'in idam sehpasındaki içimizi kanatan fotoğrafı siyasetçilere ayar vermek için sürekli gündemde tutuldu. Yassıada, milletimiz tarafından yıllarca "yaslıada" olarak anılmıştır.

'Sonu Menderes'e benzemesin' diyen siyasetçi müsvetteleri gördük. Biz tehditlere, şantajla asla boyun eğmedik.  Biz 15 Temmuz'da milletimizle tarihin en büyük demokrasi zaferlerinden birine attık.

Açıklamaları aynı 15 Temmuz gecesinin benzeri. Millet can derdindeyken o gece bay Kemal'in kimlerle pazarlık yaptığı ortaya çıkacaktır. Temmuz'da başbakan olacağım diyenlerin foyaları ortaya çıkacaktır. 

Bu adanın her zerresine sinmiş vesayetçi izlerini silmeye çalıştık, Yassıada'yı Demokrasi Adası'na çevirdik. Hukuk Fakültesi öğrencilerinin stajlarını da burada yapmalarını istiyoruz. Önümüzdeki dönemde burayı çok daha etkin kullanacağız. Nesilden nesile aktarılmasını sağlayacağız. Her 10 yılda bir tekrarlanan vesayet girişimleriyle sivil siyaset kan kaybetmiştir. 1980 darbesi ülkemizin savunma ve enerji hamlelerinin rafa kaldırılmasına neden oldu. 

Erdoğan, Eskişehir'de 27 Mayıs darbesinde dağıtılan o ilanı hatırlattı! Büyükerşen dağıtmıştı... "

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, 27 mayıs darbesinde genç bir gazeteci ilen bastırıp Eskişehir sokaklarında dağıttığı ve Adnan Menderes ve diğer yöneticilerle ilgili yalan bilgilerin yer aldığı ilanı gösterdi ve "Eskişehir Örfi İdare Kumandanlığı'nın tebliğinde aynı bugünü göreceksiniz: 'Beraberinde 12 uçak dolusu altın ve parayı kaçırmaktayken yakalandılar' demişler. Bay Kemal'in geçen akşam söylediğinden farkı var mı? Aynı değil mi? Cumhurbaşkanı da kaçırmış. Man adası dediler... Oradan 150 bin lira ceza. Ardından bir 100 bin lira daha. Bana düşen de ne? Bu parayı TÜRGEV ve ENSAR vakfına verelim dedim ben de."

"3 günlük çıkarları için darbe çığırtkanlığı yapan kimi siyasetçiler, en az darbeciler, cuntacılar kadar darbe günahına ortak olmuşlardır"

"Hiç olmazsa birkaç kuruşu da buralara nasip olsun. Hayır kurumlarımızın yolu nereden geçiyor bilsin. Paraları nereden bulacağı da önemli. Devletin CHP'ye verdiği paraları buraya naklediyor. Milli iradeye yönelik anti demokratik teşebbüslerin bir diğer kaybedeni de sivil siyasettir. 3 günlük çıkarları için darbe çığırtkanlığı yapan kimi siyasetçiler, en az darbeciler, cuntacılar kadar darbe günahına ortak olmuşlardır."

"CHP, 27 Mayıs öncesinde olduğu gibi bugün de iftiraya sarılmıştır. 62 sene önce Türkiye'yi derin acılara sürükleyen siyaset tarzının yeniden sergilenmesine izin vermeyeceğiz. 

Sandık dışında yol arayanlar, şimdiden seçimlere gölge düşürmek isteyenler aklını başına toplamalı."

O tebliği Büyükerşen dağıtmış, "12 uçak dolusu altın ve para ile kaçarken yakalandılar" yalanını yaymıştı... "Zamanı Durduran Saat" kitabında da anlatmıştı 

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, söz konusu "Eskişehir Örfi İdare Kumandanlığı'nın tebliğ" başlıklı ilanı 27 Mayıs 1960 darbesinde Sakarya gazetesinin matbaasında bastırıp bazı arkadaşları ile şehirde dağıttığını "Zamanı durduran saat" adlı kitabında da anlamıştı. 

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının tamamı... “Menderes’i ve arkadaşlarını darağacına gönderenlerin alınlarına çaldıkları kara leke değil 62 yıl, 600 yıl geçse de temizlenmeyecek”


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 27 Mayıs darbesinin 62. yıldönümü vesilesiyle, Demokrasi ve Özgürlükler Adasındaki Adnan Menderes Kongre Merkezinde düzenlenen “Yassıada Mahkemesi Yargılanıyor” temalı anma programına katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Menderes’i ve arkadaşlarını darağacına gönderenlerin alınlarına çaldıkları o kara leke değil 62 yıl 600 yıl geçse de hiçbir zaman temizlenmeyecektir. Milletimiz Yassıada zulmüne imza atanları asla affetmeyecektir. Yassıada, milletimiz tarafından yıllarca ‘Yaslıada’ olarak adlandırılmıştır. Burada aylar boyunca işlenen hukuk cinayetleri insanımızın zihninde çok derin yaralar açmışlardır. 27 Mayıs darbesinin failleri de bu adanın seçilmişler için tehdit kaynağı olarak hafızalara kazınmasını istemişlerdir. Türk demokrasisine ilk hançerin saplandığı 27 Mayıs'tan beri Yassıada, Demokles’in kılıcı gibi milli iradenin tepesinde sallanmaya devam etti” dedi.


“İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'ndan itibaren millet iradesine çöreklenmiş çevrelerin tehditlerine maruz kaldık”

Erdoğan, “Ülkesi ve milleti için eser ve hizmet üreten siyasetçiler kimi zaman emperyalist güçler, kimi zaman darbeciler kimi zaman da medya vesayetin sözcülüğü yapan medya aracılığıyla Yassıada’yla, Menderes ve arkadaşlarının acı akıbetiyle tehdit edildi. Menderes'in idam sehpasındaki içimizi karartan o fotoğrafı siyasetçilere ayar vermek için sürekli gündemde tutuldu. Yassıada'nın karanlık gölgesi on yıllar boyunca sivil siyasetin üzerinden hiç kalkmadı. O fotoğraf bizim de önümüze konuldu. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'ndan itibaren millet iradesine çöreklenmiş çevrelerin tehditlerine maruz kaldık. O fotoğraf üzerinden pek çok kez sindirilmek istendik. 'Sonu Menderes'e benzemesin' diyerek güya aba altından sopa gösteren siyasetçi müsveddelerini gördük. DEAŞ'ından PKK'sına, FETÖ'sünden marjinal sol örgütlere ellerinin altında ne kadar hain varsa hepsini üstümüze saldırttılar. Bunların hiçbirine eyvallah etmedik. Kefenimizi giyerek çıktığımız kutlu yolculukta tehditlere, şantajlara asla boyun eğmedik. 15 Temmuz'da daveti yaptık. 15 dakika daha kalmış olsaydık bu kardeşiniz belki burada yoktu. Orada sadece telefonla yaptığımız anonsla 10 binler Atatürk Havalimanı'na geldi. Bay Kemal ise FETÖ'nün oradaki düzenlemesi ile tankların arasından kaçarak Bakırköy Belediyesine gitti” dedi.

“15 Temmuz gecesi millet can derdindeyken Bay Kemal'in tatlı canını kurtarmak adına kimlerle ne tür pazarlıklar yaptığı da ortaya çıkacaktır”
Erdoğan konuşmasının devamında, “Biz Erol Olçok gibi yol arkadaşlarımızı şehit verdik. Darbe gecesinden önce 'Tankın üzerine ilk ben çıkarım' diyordu. Tankları görünce kuyruğunu kıstırıp kaçan CHP'nin başındaki zata rağmen bu ülkeyi FETÖ'cü alçaklara teslim etmedik. Bu adam şu anda da aynı mı? Aynı. Şu andaki açıklamaları 15 Temmuz gecesinin benzeri ifadeler. 15 Temmuz gecesi millet can derdindeyken Bay Kemal'in tatlı canını kurtarmak adına kimlerle ne tür pazarlıklar yaptığı da ortaya çıkacaktır. Gündemde seçim yokken 'Temmuz'da başbakan olacağım' diye ortalıkta salınanların da foyaları ortaya dökülecektir” diye konuştu.
“Hukuk fakültesi öğrencilerinin stajlarını çok farklı şekilde yapmalarını arzu ediyoruz”
Erdoğan, “Bu adanın her bir taşına sinmiş vesayetçi zihniyetin izlerini de ortadan kaldırmaya çalıştık. Yassıada Yaslıada, ardından da Demokrasi ve Özgürlükler Adası oldu. Burada orta öğretimden üniversitelerimize, özellikle hukuk fakültesi öğrencilerinin stajlarını çok farklı şekilde yapmalarını arzu ediyoruz. 60 yıl boyunca yas tutan bu adayı milletimizin darbecilere karşı zaferinin yeni bir sembolü haline dönüştürdük. Bu adada artık Türkiye'yi adalette ileriye taşıyan etkinlikler düzenleniyor. İlk önce Türk cumhuriyetlerinin burada güzel bir zirvesini yaptık. Bunu daha da geliştireceğiz. Bu ada yeni kimliği ile özellikle gençlerimiz için bir nevi okul işlevi görüyor” dedi.


“Darbeler sebebiyle ülkemiz ekonomik kalkınma mücadelesinde telafisi imkansız bedeller ödemek zorunda kalmıştır”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “27 Mayıs Darbesi milli iradeyi anti demokratik yollarla zapturapt altına almaya çalışan müdahale zincirinin ilk halkasını teşkil etmiştir. Daha sonra neredeyse her 10 yılda bir tekrarlanan vesayet girişimleri ile demokrasimiz kesintiye uğramış, sivil siyaset kan kaybetmiştir. Darbeler sebebiyle ülkemiz ekonomik kalkınma mücadelesinde telafisi imkansız bedeller ödemek zorunda kalmıştır. Bizimle aynı şartlarda kalkınma hamlesine başlayan ülkeler kısa sürede büyük mesafeler alırken Türkiye bu yarışta gerilere düşmüştür. Bunlardan biri olan Güney Kore bizimle birlikte bu yarışa girmişken bizi sollayıp geçti. 1960 darbesi ülkemizi IMF'ye mahkum etmiştir. 1980 darbesi ülkemizin savunma ve enerji hamlelerinin rafa kaldırılmasına sebep olmuştur. 28 Şubat postmodern müdahalesinin Türkiye’ye ekonomik faturası kimi hesaplamalara göre 400 milyar doları bulmaktadır. Seçkin zümre krizden nemalanırken çiftçisinden ev hanımına kadar on milyonlarca insanımız bir gecede fakirleşmiştir. Asıl tahribat adalet sistemimizde ve milletimizin siyaset kurumuna olan güveninde yaşanmıştır. Yargımız itibar kaybını 15 Temmuz gecesi sergilediği destansı duruş ile telafi edebilmiştir” diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun hakkında ortaya attığı iddialara ilişkin konuşan Erdoğan, “Eskişehir Örfi İdare Kumandanlığı'nın tebliğinde göreceksiniz. Diyor ki 'Beraberinde 12 uçak dolusu altın mücevherat ve parayı kaçırmaktayken yakalandılar.’ Bay Kemal'in geçen akşam söylediğinden farkı var mı? Aynı değil mi? Cumhurbaşkanı da kaçırmış. Man Adası dediler, oradan 150 bin TL ceza. Ardından şimdi bir 100 bin lira daha. Ben de 150 artı 100 bini TÜRGEV ve Ensar Vakfı'na veririm dedim. Hiç olmazsa Bay Kemal'in bir kaç kuruşu da buralara nasip olsun” dedi.


“Bu ülkede bir daha asla Yassıada’ların kurulmasına müsaade etmeyeceğiz”

Erdoğan, “Milletimiz uzun seneler sonra Menderes ve arkadaşlarında kendini buldu. Tek parti faşizminin karanlık günlerinin ardından Anadolu insanı özgürlüğü ilk defa Menderes ile birlikte teneffüs etti. Bugün bile meyvelerini topladığımız pek çok kalkınma hamlesinin altında Demokrat partinin imzası alın teri ve gayreti vardır. Menderes ve arkadaşları CHP’ye yakın basın yayın organları tarafından yalan olduğu bilinen haberlerle yıpratılmaya çalışıldı. Aynen şimdiki CHP gibi. Yaptığı ne? Sadece iftira. Sen ne zaman dürüst konuşacaksın? Yalancının mumu yatsıya kadar yanıyor ama geçti. Yüzlerce iftira darbeciler tarafından hazırlanıp CHP yönetimi tarafından dillendirilmiştir. CHP Genel Merkezi 27 Mayıs arefesinde olduğu gibi bugün de yalanın merkezi konumundadır. Bugün de yılan dilleri ile siyaseti zehirlemenin çabası içindedir. CHP, bir provokasyon üssüne dönmüştür. Kavga siyaseti, 27 Mayıs öncesinde uyguladıkları siyaset tarzının yeni bir sürümünden ibarettir. Bu çirkef siyaset tarzının yeniden sahnelenmesine asla izin vermeyeceğiz. Herkes bilsin ki Türkiye, demokratik bir hukuk devletidir. Türkiye, egemenliğin millete ait olduğu büyük bir devlettir. Ekonomisi ile dış politikası ile vizyonuyla ve 85 milyon insanı ile güçlü bir devlettir. Milletin çelikten iradesine kimse zincir vuramaz. Türk demokrasisinin altını kimse oyamaz. Bu millete hizmet edenlerin kılına kimse dokunamaz. Sandık dışında yol arayanlar akıllarına başlarına toplamalıdır. Bu ülkede bir daha asla Yassıada’ların kurulmasına müsaade etmeyeceğiz. Terör örgütlerine ülkeye teslim edecek hiçbir pazarlığın hayata geçirilmesine seyirci kalmayız. Gazete manşetleri ile siyasete ayar verildiği günler geride kalmıştır. 15 Temmuz'la beraber artık bu ülkede anti demokratik yöntemlerle iktidara gelme kapıları bir daha açılmamak üzere kapanmıştır. Yok 6'lı masaymış, yok 7’li masaymış, ne yaparsanız yapın. Bu masalar sizin için hayat göstergesi olmayacak. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile Türkiye'yi siyasi ve sosyal kaosa sürükleme niyetleri rafa kaldırılmıştır” dedi.

Konuşmasının devamında Cumhurbaşkanı Erdoğan “Biz şu anda Irak'ın kuzeyinde, sınırlarımızın 30 km güneyinde yine terörle mücadelemizi sürdürüyoruz. Bu millet Yunus'un, Mevlana'nın dili ile konuştuğu gibi yeri geldiğinde Dadaloğlu'nun, 15 Temmuz kahramanlarının dili ile konuşmayı da gayet iyi bilir. Bu millet sağ yanağına vurunca birilerinin yaptığı gibi sol yanağını çevirmez. Biz o sol yanağını çeviren korkaklardan değiliz. Ülkenize ihanet derecesine varan söylemlerinizi, hırslarınızı bir kenara bırakın. Hayırda yarışacaksanız biz sonuna kadar varız, ama şerrinizi sürdürecekseniz bu bizim yolumuz, yöntemimiz, ahlakımız değildir. Sizi milletimizin ferasetine havale ediyoruz. Biz siz kuklalarla değil ipinizi elinde tutan efendilerinizle mücadele ediyoruz. 2 Nolu Baro, 1 Nolu Baro'nun yerine geçmelidir. Bunun için her noktada 2023 diyoruz. Habis zihniyet mensupları 15 Temmuz'da nasıl milletimizin irfan duvarına nasıl çarptıysa inşallah 2023'te de aynısıyla karşılaşacaklardır” dedi.

Yorumlar (0)

Gelişmelerden Haberdar Olun

@