Maestro Rengim Gökmen'e altın madalya
Sevda-Cenap And Müzik Vakfının "Onur Ödülü Altın Madalyası" bu yıl, duayen orkestra şefi Rengim Gökmen'e verilecek.
Vakıf kurucularından Cevza And Başman'ın anısına, 1988'de oluşturulan ve her yıl Başman'ın vefat ettiği 6 Aralık'ta verilen ödül, yarın 36'ncı kez sahibini bulacak.
Türk bestecilerinin eserlerinin ilk seslendirilmelerine, kayıtlarına ve ülke genelinde icralarına katkısı, genç yorumcuların ve orkestra şeflerinin yetiştirilmesine, yeni orkestraların kuruluşuna, ulusal ve uluslararası Opera ve Bale Festivalleri ile yarışmaların oluşumlarına öncülüğü göz önünde bulundurularak, 2022 Vakıf Onur Ödülü Altın Madalyası'na oy birliğiyle, Rengim Gökmen layık görüldü.
Vakfın daha önce Altın Madalya verdiği sanatçılar arasında, Ahmed Adnan Saygun, Ulvi Cemal Erkin, Leyla Gencer, Cemal Reşit Rey, İdil Biret, Suna Kan, Nevid Kodallı, Hikmet Şimşek, Gülsin Onay, Muammer Sun, Gürer Aykal, Güher&Süher Pekinel de bulunuyor.
"Ödülün benim için çok ayrı bir önemi var"
Ünlü orkestra şefi Rengim Gökmen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Sevda-Cenap And Müzik Vakfının, Türkiye'nin müzik hayatında çok önemli rol oynayan, değerli çalışmalar yapan köklü bir vakıf olduğunu söyledi.
Gökmen, kurucuları arasında Cenap And, Ahmed Adnan Saygun gibi büyük şahsiyetlerin olmasının, şu an Gürer Aykal'ın başkanlığını yürüttüğü Danışma Kurulunda geçmişten beri çok değerli kişilerin bulunmasının, Cevza And Başman'ın vefatından sonra Mehmet Başman'ın uzun yıllar müzik hayatına katkı sunabilmek için yaptığı çalışmaların, vakfın müzik tarihinde önemli bir yere sahip olmasını sağladığına işaret etti.
Vakıf Onur Ödülü Altın Madalyası'nın bu sene kendisine tevdi edilmesinin çok değerli olduğunu belirten Gökmen, "Aslında ödüllere çok fazla yatkın bir kişilik değilim. Sanatçıların ödülünün sahne olduğunu, seyircileri, izleyicileri, dinleyicileri olduğunu düşünürüm. Ama Sevda-Cenap And Müzik Vakfının bana verdiği ödülü gerçekten büyük bir onurla taşıyacağım. Çünkü geçmişinde bu kadar büyük ve değerli müzisyene verilmiş olması, bu madalyaya ayrı bir değer katıyor." diye konuştu.
Ünlü maestro Rengim Gökmen, vakfın uzun yıllar daha Türk müzik yaşantısına önemli katkılarda bulunacağına inancını dile getirerek, "Vakıf, özellikle önemli çağdaş Türk bestecilerinin eserlerinin seslendirilmesi, onlara sahip çıkılması yönünde önemli çalışmalar yürütmüştür. Çağdaş Türk sanat müziğinin, kendi geleneklerimizden beslenerek, ulusal kalarak ama evrenselleşmesi çabasına büyük destek vermiştir. Türk bestecileri yönünden önemli bir vakıftır. Bu bakımdan ödülün benim için çok ayrı bir önemi var." diye konuştu.
"Meslektaşlarımla paylaşmayı bir gönül borcu olarak görüyorum"
Orkestra şeflerinin kolektif bir iş yaptığına, her zaman orkestralarla, çeşitli yönetici gruplarıyla birlikte çalıştıklarını anlatan Gökmen, şunları kaydetti:
"Dolayısıyla ben bu ödülü alırken yalnız olmadığımı düşünüyorum. Bugüne kadar görev yaptığım Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, Devlet Opera ve Balesi başta olmak üzere İzmir Devlet Senfoni Orkestrası ve devlet senfoni orkestraları, Türkiye'deki bütün müzik kurumlarıyla özellikle hem yetişmiş olduğum hem de bugün hala görev yaptığım Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı'ndaki müzisyenlerle birlikte bu ödüle layık görüldüğümü düşünüyorum. O bakımdan da bu ödülü bütün meslektaşlarımla paylaşmayı bir gönül borcu olarak görüyorum."
"Genç orkestra şeflerinin yetişmesine katkıda bulunmayı önemsiyorum"
Rengim Gökmen, yakın zamanda hayata geçireceği projelere ilişkin de "Bir orkestra şefinin, bir sanatçının projelerinin hepsi sahneyle ilgilidir. Onun için çeşitli konserler var. Ama ondan daha önemli olarak genç orkestra şeflerinin yetişmesine katkıda bulunmayı özellikle önemsiyorum. Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı, bu alanda görev yaptığım bir kurum." dedi.
Gökmen, bu sanat sezonunda hem yurt dışında hem de İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya ve Eskişehir'in aralarında olduğu yurdun çeşitli şehirlerinde konserlere devam edeceğini söyledi.
Eskişehir'in özellikle son yıllarda kültür ve sanat yaşantısı bakımından büyük atılım gösterdiğini vurgulayan Gökmen, "Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Senfoni Orkestrası gerçekten değerli bir orkestra, çok başarılı." şeklinde konuştu.
Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası, Karşıyaka Oda Orkestrasının çalışmalarının kendisi için önemine işaret eden Gökmen, önümüzdeki aylarda Cemal Reşit Rey Senfoni Orkestrası ile bir konser vereceklerini de bildirdi.
Rengim Gökmen kimdir?
Müziğe küçük yaşlarda annesi opera sanatçısı Muazzez GÖKMEN´in denetiminde başlayan sanatçı, piyano ve kompozisyon çalışmalarını Ankara Devlet Konservatuvarı'nda Ferhunde ERKİN, Nimet KARATEKİN, İlhan BARAN ve Ahmet Adnan SAYGUN'la tamamladıktan sonra, orkestra şefliği öğrenimi için İtalya'ya Türk hükümeti tarafından gönderildi. Önce Roma Santa Cecilia Konservatuvarı, daha sonra Siena Accademia Chigiana ve Santa Cecilia Yüksek Müzik Akademisi şeflik bölümlerinden Franco FERRARA'nın öğrencisi olarak birincilikle mezun oldu. Bu arada Türkiye'de başlamış olduğu keman ve yaylı çalgılar tekniği üzerine çalışmalarını İtalya'da altı yıl boyunca O.VICARI ile sürdürdü.
Avusturya, İngiltere ve Hollanda'da orkestra şefliği üzerine çalışmalar yaptıktan sonra 1980 yılında katıldığı 'Gino Marinuzzi' San Remo Uluslararası Şeflik Yarışması'nı kazanarak büyük başarı elde etti. Daha sonra Avrupa'nın hemen hemen bütün ülkelerinde, A.B.D'de ve Güney Amerika'da konserler yönetti.
1984-89 yılları arasında Ankara Devlet Opera ve Balesi Genel Müzik Direktörlüğü görevi sırasında 1988 yılında İtalya hükümeti tarafından ´Cavalleria´ nişanı ile onurlandırılan sanatçı,1991 yılında da TÜTAV tarafından Türkiye'nin yurtdışındaki tanıtımına katkıları sebebiyle ödüllendirilmiştir.
Sanatçı, Kültür Bakanlığı tarafından 1995 yılında 'Yılın En İyi Şefi' 1997 yılında TOBAV tarafından 'En Başarılı Opera Şefi' seçilmiştir. Ankara ve İstanbul Festivalleri Danışma Kurulu üyesi Rengim GÖKMEN, 1991 yılından beri sürdürdüğü İzmir Devlet Senfoni Orkestrası müzik direktörlüğü görevi sırasında sayısız konser, kayıt, yurtiçinde ve yurtdışında turneler gerçekleştirmiştir. 1999 yılında 'Cumhurbaşkanlığı Yüksek Kültür ve Sanat Nişanı' ile onurlandırıldı.
1992-95 yılları arasında süren Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü ve Genel Sanet Yönetmenliği görevi sırasında Aspendos Opera ve Bale Festivali'ni başlatan Prof Rengim Gökmen, 2007-2014 yılları arasında atandığı aynı görev süresinde Ulusal Eskişehir Opera ve Bale Günleri, Uluslararası İstanbul Opera Festivali ve Uluslararası İstanbul Bale Yarışması'nın da mimarı olmuştur.
2016'da Devlet Opera ve Balesi Genel Müdür ve Genel Sanat Yönetmenliği'ne tekrar atanan Prof. Rengim Gökmen, bu görevin yanı sıra Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuvarı´nda öğretim üyesidir.