03.07.2021, 14:03

Rahmetli Tayfun Özkaya...

Tanışırdık…

İki ay önce corona illetinden sebep Hakk’a yürüdü…

Allah CC gani gani rahmet eylesin, mekanı cennet olsun…

Beni bugüne kadar en çok üzen kayıplarımdandır….

İyi niyetli, dost canlısı, merhametli,mütevazı, vatan millet sevdalısı, çalışkan , zeki , girişimci , çok güzel bir insandı…

Dün Eskişehir’de sıfırdan kurup, arkasında dik durduğu, büyük mücadele verdiği Gürlife Hastanesi SGK ile sözleşme imzaladığını ilan etti…

Bu konu rahmetlinin içini buran, Eskişehir’e sitem ettiren, çok mücadele ettiği, önemsediği , üzüldüğü bir konu idi…

Dün sosyal medyada bu haberi görünce, ben de buruk bir sevinç yaşadım…

Rahmet istiyormuş, yad ettim…

İki buçuk yıl önce sıkıntılarını onun kadar hissettiğim ve öfkelendiğim için bir yazı yazmıştım…

Yazıyı beğenmiş ama kırgınlığı devam ediyordu…

Gözü arkada Hakk’a yürümüştü…

Şimdi bu güzel insana “ rahat uyu” demek kısmet oldu…

Nur içinde yatsın…

Bahsettiğim yazının linki olmadığı için aşağıda yeniden paylaşıyorum:

NELER OLUYOR?...

 -1 Ocak 2016’da SGK Özel Eskişehir Sakarya Hastanesi ile olan hizmet alım sözleşmesini yenilemedi.

- Hastane sahibi emniyet tarafından bu tarihten önce bir kaç defa sorguya alınmıştı.

- Hastanenin sahibi olan şirket apar topar 2016 yılı başında üniversite öğrencisi(!) bir genç tarafından satın alındı.

- Hastanenin eski sahibi maaile ABD ye göç(!) etti.

- Üniversite öğrencisi genç girişimci (!) tarafından satın alınan hastane 2017 yılı Ocak ayına kadar SGK sözleşmesi olmaksızın işletildi. Çalışanlara, tedararikçilere ve bankalara epey bir borç yaptı.Bu arada sanki batacağı (!) biliniyormuşcasına iğneden ipliğe herşey üzerinde hacizler vardı. (?)

- 2017 Ocak sonunda hastane kapandı. İflas kararı verildi.

- ABD de ikamet eden eski sahibi FETÖ'den gıyabında yargılanmaya başladı.

-İcra masasında tasfiye edilen hastane icradan satın alınarak Bursa’ya taşınma ve Bursa Medicana Hastanesi ile birleşme başvurusunda bulunmuş.

-Sağlık Bakanlığı da bu başvuruyu uygun bulup onaylamış.

- Birçok Eskişehirli yatırımcı bu hastaneyi icradan almak için çabaladı ama başarılı olamadılar. Fetö bağlantısı sirayet edeceği (!) konusunda dolaylı ürkütüldüler.

İcradan satın almakla bağlantı geçecekse neden satılır?

Geçmeyecekse neden bu süreçler şeffaf olmaz?

Şu an alanlar bu işi temizlemeyi  (!) nasıl başardılar? (ki bence iflas masasına tasfiyeye düşmüş bir şey eski sahibiyle bağlantılı olmaz)

-Özetle 2016 yılı itibari ile beşyüzden fazla istihdam sağlayan bir hastane fetöden arındırılıp Eskişehir’de bırakılamadı.

- Bu süreçler devam ederken sessizlik yemini etmişcesine konunun muhatabı bürokrat ve siyasiler ağzını açmadılar.

Kendilerince el altından sessizce (!) bir şeyler yapmaya çalıştılar...

- Nasıl oldu da bu ruhsat Bursa’ya gitti? Ne kadar becerikli girişimciler varmış ki sessizce alıp gittiler.

- Bu arada Gaziantepli bir yatırımcı (Tayfun Özkaya) Eskişehir’de bir başka hastane ruhsatı ile yatırım yapmaya niyetlendi.

-Sanırım 100 milyon TL civarında bir yatırım yaptı. Bu yukarıda anlattığım hastanenin kullandığı binayı kiraladı.

- Belediyesinden tutun bürokrasisine herkes bu yatırımcıya köstek olmak için elinden geleni yaptı.

- 2018 yılında herşeye rağmen yeni 150 yataklı hastaneyi açtı. Bir yıldır SGK ile sözleşme imzalayamıyor. SGK da hakkında fetöcü olduğuna dair yetmişden fazla ihbar varmış(!).Adamın Eskişehir’de tanıdığı yetmiş kişi olduğu şüpheli iken, komik bir durum bu... Ya da traji komik mi desem?

- Ya da, bu yeni yatırımcı da Fetöcü idi ise bir yıl önce Sağlık Bakanlığı hangi akla hizmeten açılış iznini ve ruhsatı vermiştir? Devlet kurumlarının, bakanlıklarının birbirinden haberi mi yoktur? Yoksa birbirine güveni mi yoktur?

Tam bir kara komedi... Hele ki, ülkenin kör kuruşluk yatırıma ihtiyacı olduğu şu dönemde bu nasıl bir hoyratlıktır? Yatırımın, istihdamın önüne hangi kafa, hangi cür’etle engel olmaktadır?

- Ya da beş ortağı ve/veya çalışanı fetöden halen yargılanan bir başka özel hastane halen SGK sözleşmeli olarak faaliyetine nasıl devam etmektedir?

Bu nasıl hukuk düzenidir? (Bu arada teröristlerin mutlak cezasını çekmesi, ama yatırımların heba edilmemesi gerekir. Maksadım bu hastanenin de kapatılması değildir. Her yatırım aynı zamanda bu devletin ve milletindir. Adil olmak gerekir.)

- Eskişehir’den bir yatırımın kaçmasına, başka bir yatırımın heba olmasına kimler yol açmaktadır? Kimler göz yummaktadır?

-Sorumlu mevkilerde olanlar yaptıkları kadar yapmadıklarından, yapamadıklarından da sorumlu değil midir?

- Bu konulardaki derin sessizliğin sebebi ne olabilir ki? Derin eylemsizliğin nedeni nedir ki?

Nedenlerini bilemiyorum ancak sonucunu net görebiliyorum. Sonuçta Eskişehir kaybediyor. Eskişehirliler kaybediyor...

Devam edin suskunluğunuza...

Çabalamayın...

Çalışmayın...

Karışmayın...

Hiçbir şey yapmazsanız nasıl olsa hiç bir sonucu olmaz. Hiç bir sorumluluğunuz da olmaz sizce değil mi?

Buyrun ... Devam edin...

Hiçbir şey yapmamaya...

Yorumlar (0)

Gelişmelerden Haberdar Olun

@