Sayın Cumhurbaşkanı bunu neden yapıyor?
Bir değil, iki değil, üç değil... Sayısını ben unuttum... Bir-iki kez ile sınırlı olsaydı, "Hesap edemedi, sonuçlarını kestiremedi, ağzından istemeden kaçırdı ve döviz istemeden yükseldi " derdik. Ama hayır, defalardır aynı şey oluyor...
Ülkede döviz yükselme eğilimine giriyor ve piyasa tetikte, karar alıcıların söylemlerine dikkat kesiliyor. Tam o sırada Sayın Cumhurbaşkanı'nın grup toplantısı oluyor, televizyon programı oluyor, açılış programı vs. oluyor. Sözlerindeki imaların bile piyasaları pozitif yada negatif etkileyeceğini bekleyen herkes biliyor. Elbet Sayın Cumhurbaşkanı da biliyor... Konuşmasının bir yerinde öyle sözler söylüyor ki henüz konuşma sürerken döviz piyasası zirve yapıyor... Bir defa değil, iki defa değil, üç defa değil...
Dövizin yükselmesini "Türkiye düşmanlarının" istediği, Türkiye'yi yönetenlerin istemediği söylemine ben de inanmıştım geçmişte ama artık şüpheliyim... Adliye hekimliği günlerimden öğrendiğim çok sevdiğim bir söz var... "Bu kadar çok TESADÜF kanıt sayılır..." Evet, tam döviz hareketlerine kilitlenmişken Sayın Cumhurbaşkanı'nın dövizin düşmesine fayda sağlamayan yöndeki konuşmaları bence artık Tesadüf kategorisini geçti... Sanki devletin planlı devalüasyonu görüntüsü veriyor...
Peki, neden böyle yapılıyor? Dövizin yükselmesinin vatandaşın alım gücünü ve enflasyonu negatif etkilediğini biliyoruz. Peki, pozitif etkilediği veriler de var mıdır? Evet, vardır... Dövizin yükselmesi ihracatı arttırır, cari açığın kapanmasına katkı sağlar ve ihracat kalemi katkısıyla oluşan büyüme rakamlarını yükseltir. İthalatı da düşürür doğal olarak. Son süreçte övünülen büyüme rakamlarında yüksek döviz kurunun ve bu durumun katkı sağladığı ihracat rakamlarının payını düşünürsek tabloyu daha iyi değerlendirebiliriz... Ben artık dövizin çok düşmesinin istenmediğini düşünüyorum...
Birkaç gün önce, bir zamanlar DSP genel başkanlığı ve ekonomiden sorumlu bakanlık yapmış olan Sayın Masum Türker bir söyleşide çok ilginç şeyler söyledi... "Ben dövizin yükselmesinden değil, düşmesinden korkarım" dedi... Diğer konukların şaşırmaları üzerine de konuyu açtı... Türkiye'de yıllardır bilinen bir mekanizma ile yabancıların para kazandıklarını söyledi. Çok basit bir mekanizma... Şöyle; döviz yüksekken doğal olarak yatırımcı dövize yönelmiş oluyor ve borsa düşmüş oluyor. Yabancı yatırımcılar dövizin tepe noktası olduğunu düşündükleri bir noktada yüklü döviz bozdurup borsaya giriyorlar... Yüklü döviz piyasaya girince döviz düşmeye başlıyor. Döviz bozulup Türk Lirası'na çevrilmiş para borsaya girmeye başlayınca da borsa yükselmeye başlıyor. Bu hareket böyle sürdükçe borsa yükselmeye, döviz düşmeye devam ediyor... Yabancı yatırımcı kendince borsanın zirve noktası olarak gördüğü noktada bu kez borsadan çıkıyor ve düşük seviyeden döviz alıyor... Döviz yüksekken parasını bozdurup Türk Lirası almıştı, borsayı yükseltti, Türk Lirası olarak kazandı. Ayrıca aniden çıkıp ucuzdan dövize çevirdi ve döviz alırken de kazandı... Çekti gitti ve bizi başbaşa bıraktı...
Giderken ülkenin dövizini de götürdü. Hem de getirdiğinden çok daha fazlasını... İşte Sayın Masum Türker'in anlattığı mekanizmadan ben bunu anladım... Cumhurbaşkanı'nın söylemlerinden de dövizin çok da düşürülmek istenmediğini anlıyorum...
Bu konuyu tartıştığımız bir arkadaşla şöyle bir espri yapıp güldük; Türkiye ihracatı artsın, cari açığı kapansın, büyümesi yüksek çıksın diye dövizin çok da düşmesini istemiyorsa şimdi "dış düşmanlar" müdahale edip dövizi düşürürler mi? Bak sen...