Eskişehir'de hiçbir yönetici artık o lükse sahip değil
Eskişehir tarihine geçmiş bir sözü hatırlatmak istiyorum sizlere...
"İleride para olursa yaparız veya bizden sonra gelenler o taşları toplar, altına otopark yapar, taşları yeniden dizer"
Bu sözler Yılmaz Büyükerşen'e ait...
2018 yılında, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Büyük Park'ın önündeki alana bir meydan yaptığında söylemişti. O zaman dile getirmiştik, "Hazır meydan yapmışken, neden altına yeraltı otoparkı da yapmadınız. Diğer şehirlerde artık yeraltı otoparkları yapılıyor, bu alanlar çevreyi beton katlı otoparklarla kirletmeden değerlendiriliyor" diye...
Büyükerşen'in bir gazeteye verdiği söyleşide, yanıtı o sözler olmuştu işte, "Bizden sonra gelenler yaparlar"...
***
Bursa ile ilgili bir haber dikkatimizi çekti bu hafta... Bir Eskişehirli olarak gıpta ile izliyorum. Bursa Büyükşehir Belediyesi, güneş enerjisi santralleri kuruyor, rüzgar santralleri kuruyor, yıllardır çamurdan çöpten enerji üretiyor... Şimdi metro istasyonlarının çoğuna güneş santrali kurmaya başlamış. Eskişehir'de bazı duraklarda bilgilendirme tabelalarındaki el kadar güneş panellerinden değil, bildiğiniz santraller... Muradiye Su Fabrikası için de bir güneş santrali projesi hazırlamışlar, tüm fabrikanın, evet tüm fabrikanın elektiriğini güneşten üretmeyi planlıyorlar... Biz daha Kalabak Su'daki damacana skandalının etkilerini atlatamamışız, adamlar tüm fabrikayı güneş enerjisi ile çalıştırmanın peşinde... Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ın önümüzdeki 2 yıl için koyduğu hedef şu: Belediyenin elektrik tüketiminin yüzde 30'unu elektirikten karşılar hale gelmek...
Ne!
Bir Eskişehirli olarak öyle kıskandım ki... Neyi kıskandım biliyor musunuz?
Bursa'nın böyle bir planlamayı tüm detayları ile projelendirip dile getiren bir belediye başkanı olmasını...
Eskişehir dururken, şu yukarıda saydıklarımızı Bursa'daki bir belediye başkanının dile getirmesi acı değil mi?
***
Yaşım biraz kemale erdi galiba, çünkü bu konuda da "yıllardır yazdım, yazıyorum" diyebiliyorum...
Yıllardır Türkiye'de birçok büyükşehir belediyesinin güneş enerjisine ve temiz enerjiye yönelik yaptığı yatırımları yazdık. Eskişehir'de ancak son birkaç senede küçük bir güneş santraline ve bir çöpten biyogaz üretme tesisine kavuştuk... Diğer şehirlerden yıllar sonra... Lakin Bursa gibi diğer şehirler bu konuda aldı başını gitti... Belediye binalarından tarıma, tesislerden araçlara kadar her şeyde güneş enerjisine ve diğer temiz enerji kaynaklarına geçiyorlar...
CHP'li Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş bile belediyenin eski otobüslerini elektrikli otobüslere çeviriyor...
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi'nin halen tek bir elektrikli otobüsü bile yok...
Tepebaşı Belediyesi'nin AB'den aldığı hibelerle kente kazandırdığı yerli ve elektrikli otobüsler olmazsa, Eskişehir olarak yerin dibine gireceğiz... Elektrikli otobüsü olmayan şehir olarak anılırdık, farkında mısınız?
Halen anlamıyorum.... Eskişehir Büyükşehir Belediyesi'nin neden hiçbir binasında halen doğru düzgün güneş enerjisinden faydalanılmaz? Yaptığı son binaların hepsine bakın, hiçbiri "yeşil bina" değil...
***
Pandemi döneminde artık gördük ki, dünya sandığımızdan çok daha hızlı ilerliyor, değişiyor, gelişiyor...
Eskişehir olarak çok geride kaldığımızı fark etmeli, büyük bir atılıma geçmeliyiz...
Türk Dünyası Kültür Başkentliği ve Türk Dünyası Vakfı sayesinde Millet Bahçesi altına yapılan yeraltı otoparkı da olmasaydı, kent merkezinde henüz bir doğru düzgün bir yeraltı otoparkı olmayan bir şehir olacaktık, farkında mısınız? Diğer tüm büyükşehirlerde varken...
***
URAYSİM meselesi gündemde... Tüm şehirlerin peşinde olduğu projeyi Eskişehir aldı, lakin halen hayata geçiremedik... Şimdi yıllar sonra Alpu Belediyesi karşı çıkıp dava açıyor... Alpu ovası göz bebeğimiz, korumalıyız... Termik santrale de karşı çıkabiliriz... Ama bu tartışmalarda ESO Başkanı Celalettin Kesikbaş'ın çok güzel bir tespiti oldu... Dedi ki, "Oturduğumuz yerden tarımla ilgili konuşmak kolay. Gelin o zaman, hodri meydan, tarıma başlayalım, binlerce dönüm arazi boş duruyor, kiralayın, tarım yapın"... Tarım yerine, "26 dönüme villa yapanlar" sözünü de es geçmeyelim...
Sözün özü iş sadece konuşmakla olmuyor... Bir Eskişehirli olarak diğer şehirlerdeki insanların, "Aman, Eskişehir'dekilerin çevreciliği hep sözde, hep lafta... Bu konuda bi şey yaptıkları yok, ama sürekli konuşuyorlar" demelerini ve bu konuda haklı olmalarını mı istiyorsunuz?
***
Eskişehir'de ihtiyacımız olan şey biraz daha gözümüzü açmak değil mi? Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt gibi siyasetçilerin çok istediği gibi "ülke siyasetine ve tartışmalarına boğulurken", yanı başımızdaki şehirlerin Eskişehir'e nasıl fark attığını göremiyor muyuz?
CHP'liler hiç kızmasın... Örneğin CHP'li Tepebaşı Belediyesi'nin bile gözümüzün önünde yaptıklarını arka plana iten, ikinci plana iten ben değilim herhalde, bu şehirdeki CHP'liler ve bu mantık işte...
***
Sözün özü, Büyükerşen'in 2018'de Eskişehir tarihine kazandırdığı o "Benden sonra gelenler yapar" sözünü artık Eskişehir'de hiçbir yöneticinin söyleme lüksü yok...
Bu değişimi Eskişehir'de görüyoruz... Artık yeni bir nesil yükseliyor...
Bu lüksü hiçbir yöneticiye vermeyecek bir nesil...
Bu lüksü verirse, daha çok çok yıllar kaybedeceğini bilen, böyle bir kayba tahammülü olmayan bir nesil...
Başka bir şehirde yapılmış mı? Biz de Eskişehir'de "Hadi hemen şimdi yapın" diyeceğiz...
Bu şehirdeki yöneticilere "Siz neden şimdiye kadar yapmadınız" diye soracağız...
