Odunpazarı içkili yerleri 'hep birlikte' istemiyor

İçkili mekânlara ruhsat verilmesine ilişkin 06.11.2020 tarih ve 15/230 sayılı Odunpazarı Belediye Meclisi Kararı'nın ilçemize ve şehrimize olumsuz yansıyacağını düşünerek AK Partili Belediye Meclis üyeleri olarak bu teklifi reddetmiştik. Odunpazarı Belediye Meclisi'nde CHP'li meclis üyelerinin oy çoğunluğuyla meclisten geçirdiği teklifte yer alan alkol ruhsatı verilmek istenen bölgelerin özellikle kamusal alanlara, eğitim kurumlarına ve ibadethanelere yakınlığı sebebiyle bizleri rahatsız eden bu bölgelerde vatandaşımızın huzurunu ve güvenliğini de düşünerek Eskişehir İdare Mahkemesi'ne dava açmıştık. 

Eskişehir'de hali hazırda 166 içkili yer varken, buna ilaveten Odunpazarı'nda 92 içkili yer daha açılması ile işyerlerinin güvenliğinin nasıl korunacağı konusunda zaten Emniyet ve Mülki Amirlik olumsuz görüş bildirmişlerdi. Kararın meclisten geçmesinin ardından tam da beklediğimiz gibi sivil toplum kuruluşları, sendikalar ve daha birçok kurum ve kuruluş kararı kınadı. Ayrıca MHP Eskişehir İl Başkanlığı meclis kararıyla ilgili vatandaşlarımızdan karşı imza topladı.

İçkili mekân açılması planlanan mahallelerde yaşayan vatandaşlarla ve özellikle apartman sakinlerinden oluşan yaklaşık 200 kişilik örneklem grubuyla AK Parti Gençlik Kolları’ndaki arkadaşlarımız ile bir anket çalışması yaptık. 

Anket sorularını mesleğim itibariyle bizzat kendim hazırladım ve örneklem gruplarını da aynı hassasiyet ile belirledik. Ayrıca sahada anketlerin yapılması aşamasında da bizzat bulunmuş ve analizlerini profesyonelce yapmış bir kardeşiniz olarak söyleyebilirim ki vatandaşlarımız bu konuyla ilgili net ve keskin bir bakış açısına sahip. Ayrıca yoldan geçen rastgele vatandaşlarla yaptığımız röportajlarımız da bunu destekler nitelikte. Sayın Kazım Kurt ve belediye yönetimi Hamamyolu’nda yer alan çay bahçesinde çaylara zam yapmak ile ilgili bir konuda vatandaşımızın fikrine başvururken, alkollü mekan açma konusu vatandaşımızı ilgilendirmeyen ya da etkilemeyen bir konu mudur ki görüşlerini alma ihtiyacı duymadılar! 
Sayın Kurt’a oturduğunuz evin altında içkili yer ister miydiniz diye sormuştuk. Bir de bu soruyu röportajlar ve anketler vasıtasıyla halkımıza soralım dedik. Ve netice ortada alkol kullanan kullanmayan ayrılmaksızın vatandaşlarımızın büyük çoğunluğu içkili bir işletmenin üstünde oturmak istemiyor. 

Vatandaşımızın yüzde 75’i bulunduğu mahallede alkollü mekan açılmasına sıcak bakmıyor. 

Yüzde 84.60’ı barlar sokağında oturmak istemiyor. 

Yüzde 67.30’u barlar sokağının mahallelerinin güvenilirliğini ve huzur ortamını olumsuz etkileyeceğini düşünüyor. 

Yüzde 75.9’u mahallelerinde açılacak olan alkollü işletmelerin gece boyunca oluşturacakları asayiş problemi ve gürültünün onları rahatsız edeceği konusunda hemfikir. 

Yüzde 93’ü mahallelerine açılacak alkollü mekanlarla ilgili fikirlerinin alınmadığını söylüyor. 

Dikkatinizi çekerim, bunu söyleyenler bizzat bu mekanların açılacağı yerde oturuyorlar. Üstelik alkol kullanan ve kullanmayan vatandaşlarımızın hepsi mahallelerinde alkollü mekân açılmaması konusunda ortak görüş belirtiyorlar. 

Alkol kullanan vatandaşlarımızın yüzde 85.30’u mahallelerinde alkollü mekan açılmasına sıcak bakmıyor. 

Daha birçok çarpıcı analiz çıktı yaptığımız çalışmanın sonucunda bunları tek tek burada yazmayacağım. Vatandaşın zihninde oluşmamış ve şekillenmemiş barlar sokağı konusunda bu kadar ısrarcı olmalarının ve kendi zihinlerinde bunu şekillendirmelerinin acaba bir ideolojik baskıyla alakası var mı bunu da merak etmiyor değilim. 

Seçim çalışmalarında Sayın Kazım Kurt’un kullandığı bira markasının da sloganı olan “birlikte güzel” sloganının ardından bu konuyu vatandaşlara sormadan ısrarla yapmak istemesi ideolojik olup olmadığı konusunda düşündürüyor. 

Sonuç itibariyle, bu kadar farklı kesimden tepki çeken bu meclis kararı neticesinde vatandaşlarımızın ve STK’larımızın iradesi tecelli etti. Eskişehir 2. İdare Mahkemesi tarafından 2020-857 E. Dava Dosyasına yürütmeyi durdurma kararı çıktı. Sayın Başkan, Kasım ayında bu konu ilk gündeme geldiğinde belediyemiz hukuka uygun olarak gelen taleplerle ilgili böyle bir karar alıyor demişti. Halkın istekleri ve hukuki olarak karar ortada, inşallah bu doğrultuda sözlerinin arkasında durmaya devam ederler.

Mecliste yaptığım konuşmanın ardından; Emre Genç konunun hem yargı hem halk nezrinde kabul görmemesi sonucu yaşadığı hayal kırıklığı ve hezeyanla, konuya söyleyecek sözü olmadığı için bu konuyla alakalı anket verilerindeki halkın olumsuz görüşü olduğu gerçeğini  bastırmak adına "Başka konularda da anket yapmamız gerektiğini" söyledi. Unutmuş olacak ki AK Parti'nin misyonunda halkın nabzını tutmak ve halka yönelik iş yapmak vardır.

Ve Genç'in meclisteki grubumuza yönelik "Ekonomi ve hukuktan memnun musunuz diye de anket yapın" ifadesi için şunları belirtmek istiyorum. Pandemi dolayısıyla farklı alanlarda işleyişte ve topluma yansıyan kısımda dalgalanmalar olsa dahi; "Türkiye'nin en büyük sorunlarını hangi parti çözebilir?" sorusu üzerine yapılan Optimar Araştırma'nın 2020 Kasım ayı anketine göre, bu sorunun cevabını halk yüzde 50.5 ile AK Parti olarak veriyor.

Ayrıca konuşmamın hemen ardından Kazım Kurt'un "Mahkemelerden de lehimize bir karar çıkmasını beklemiyoruz" cümlesi ile Bağımsız Türk Yargısını hedef gösterdiği için esefle kınıyorum.  Süreç yargısal mekanizmalar içerisinde tamamen adli bir şekilde işlemiştir. Herkesin bağımsız Türk yargısının işleyişine saygı göstermesini temenni ediyorum. Daha sonraları Sayın Kurt'ta "Mahkeme kararına saygımız sonsuz" şeklinde ifadeler kullansa da lehimize karar çıkmasını beklemiyoruz sözü hafızalarda yer edindi.

Son olarak umarım sayın başkan ve değerli CHP’li meclis üyelerimiz bundan sonra vatandaşlarımızı yakından ilgilendiren bu tip kararları almadan önce vatandaşlarımıza danışır ve onların istemediği kararları almaktan uzak dururlar.