İstediğiniz kadar algı oluşturun…
Reklam yapın…
PR çalışması yapın…
Tüm enformatik kanallar elinizde olsun…
Gerçekler bir gün elbette günyüzüne çıkar…
Ve aynı gerçekler üzerinden herkesin farklı doğruları olduğu da ayan beyan görülür…
Rusya-Ukrayna savaşı adeta bir turnusol kağıdı vazifesi görüyor…
Eski Dünya Düzenini kuranların bize makyajlayıp, ambalajlayıp, anlamlar yükleyip , tartışılmaz bilimsel(!!!) gerçekler diye hap yapıp yutturdukları pek çok şey bugün tel tel dökülüyor…
Mesela…
Konvansiyonel bir savaşta pek çok ülkeyi silindir gibi ezer geçer sanılan Rus Ordusu bir kağıttan kaplanmış…
Olmayan Ukrayna ordusuna bile bırakın silindiri ancak çalı süpürgesi kadar hükmü varmış…
Mesela…
AB ve ABD'nin zorlayıcı yaptırımları, bunların dünyanın nefesini keseceği bir uydurma masalmış…
Yaptırımlar Rusya ‘dan çok kendilerini vuruyor ve gitgide komik duruma düşüyorlar…
Kendi yaptırımları yüzünden bir kaç aya kalmaz çift haneli enflasyonlar ile boğuşacaklar…
Mesela…
AB askeri olarak bir hiçmiş…
Beğenmediğimiz Rus ordusu yürümeye devam etse üç ayda tüm Avrupa’yı işgal eder, bunu gördük…
Mesela…
ABD hiç kimse için güvenilir bir müttefik asla değil, hiç olmadı…
Ukrayna’da hükümeti dolmuşa bindirdi, arkasından el sallamakla yetindi…
ABD bırakın dünyaya jandarmalık etmeyi , içerdeki Birleşik Devletlerin yıkılmaması adına, bu yıkılışı geciktirmek ve uzatmak adına sürekli dünyada bir yerlere önce ateşe verip sonra oraya çöküp sömüren bir vahşi devlet…
Şu anda ABD, AB'ye çökme peşinde…
Ayı çaresiz kalırsa yavrusunu yermiş…
Kanibalizm deniyor buna vahşi hayatta…
Eh…
Batı medeniyetinin yaldızı dökülmüş hali de bu işte…
Dostoyevski’nin yasaklanması…
Rus orkestra şefinin işten atılması…
Rus sporcularına ve takımlarına yasaklar getirilmesi…
Andrey Tarkovski filmlerinin yok sayılması…
İşte batı medeniyetinin kanibalizmi…
Suriyeli, Afganlı, Pakistanlı, Senegalli… mültecilere yaptıkları muamele ile Ukraynalı mültecilere yaptıkları muamele arasındaki devasa insanlık farkı…
Merhametsiz batı…
Vefasız batı…
Ahlaksız batı…
Vicdansız batı…
Kızılderili katil, kovboy adil…
Vietnamlı vahşi, Amerikalı merhamet abidesi…
Hindistandakiler yaratık, İngilizler asil…
Bütün makyajlar akıyor…
Cilalar, ambalajlar çürüyor…
Batının gerçek yüzü hızla ortaya çıkıyor…
Ne batı ve sermaye dünyayı açık/ gizli sermaye gücü ile parmağında oynatacak kadar güçlü…
Ne Rusya korkuttukları kadar korkunç bir askeri güç…
Batının bir üretim üssü olup o sayede dünyaya hükmettiği de uyduruk bir efsane…
Boş bir pr çalışması…
Batı, karnını doyurmaktan, evini ısıtmaktan aciz…
Sömürdüğü kaynaklar elinden bir bir kaydıkça Batı , önce birbirini yiyecek…
Sonra zombileşerek yeniden haçlı ruhunu canlandırmak isteyecek…
Bu da zaten bitik olan batının sonu olacak…
Eski dünyanın kurulu düzeni zaten bozuldu…
Yeni dünya düzeni oluşurken, batı belki kurucu bile olamayacak…
Ukrayna’da olanlar…
Düzen değişiminin öncü aksiyonları…
Aynı zamanda süreci hızlandıracak bir katalizör…
Yeni Dünya’nın merkezi ve en büyük gücü de Türkiye olacak…
Türkiye 40 yıldır bu sürece hazırlanıyormuş…
Muş diyorum…
Çünkü bugünlerin hazırlıklarına çok önceden başlanıldığını yeni yeni farkediyorum…
Sadece ben değil…
Bütün dünya…
40 yıl önce 40 milyonluk ülke 1 milyon asker besleyen ama askeri gücü aslında zayıf, hantal,harekat kabiliyeti neredeyse olmayan bir halde idi…
Bugün sayısı belki ancak dörtte biri olan ama gücü belki 40 kat artmış dünyanın en hazır profesyonel ordusuna sahip…
Profesyonel ordu ama lejyoner sürüsü değil…
Peygamber ocağında olduğunun idrakinde vatan evlatlarının ordusu…
Savunma sanayiinde yüzde seksenlere varan yerlilik ve millilik…
Altyapı…
Stratejik üretimlere yıllar içinde yapılmış büyük yatırımlar…
Yeni bir dünyanın kuruculuğuna en az 40 yıldır emek emek, içerdekiler ve dışardakiler ile korkunç bir mücadele vererek hazırlanmış bir Türkiye…
Türkiye'nin hazır olduğunun farkına biz yeni varıyoruz, batı ne yapsın?…
Bu da bir tarihe not düşme, bir tespit yazısı…
Zaman hızla akıyor ama gelişmeler de başdöndürücü bir hızda…
Batı hızla kendi kıyametine giderken…
Yepyeni bir dünya kendini oluşturuyor…
Bu dünyanın merkezi Türkiye…
Çok değil…
Bilemediniz 30 yıl sonra , Türkiye ‘ye entegre olmak, Türkiye ‘nin düzenine angaje olmak dünyanın en çok istenen, arzulanan, prestijli işi olacak…
Mevlam görelim neyler / Neylerse güzel eyler…