Yılmaz Özdil bir programda kendilerini eleştirmişti.
"Sözcü, Cumhuriyet okur, Halk Tv izlerseniz ülkenin battığını, CHP'nin seçimi kesin kazandığını zannedersiniz..." demişti.
Bence Sözcü, Cumhuriyet okusanız da Halk Tv izleseniz de artık muhalefetin çok net bir şekilde "sadece" tek amacı olduğunu görürsünüz.
Erdoğan'ı yenmek.
Azim değil hırsa büründürdüler kendilerini.
Hayatının CHP zihniyetiyle mücadele ederek geçtiğini açıklayan Davutoğlu'nu bugün yanlarına oturtmaları da cabası.
Genç bir insan olarak üzülüyorum bu ülkenin bir "alternatifinin" olmayışından dolayı.
Çiftçiye bedava traktörden bahsediyordu CHP.
Özgür Özel de geçenlerde çıktığı bir programda, "Bedava traktör vaadini çarpıcı olsun diye verdik" dedi.
Ekrem İmamoğlu'nun seçimlerden önce ulaşım ücretleri için "sembolik olacak" ifadesi de anlaşılan o ki çarpıcı olsun diye verilmiş bir vaat.
Gençleri, hani şu gümbür gümbür geldiği sık ifade edilerek kategorik olarak belli bir safha çekmeye çalıştıkları gençleri...
Onlar da İstanbul'daki bu zamları protesto etmek için boş akbil basıp geri döndüler.
E şimdi diyeceksiniz ki, "AKP iktidarının sebep olduğu bu pahalılığı ve yanlış yönetimi eleştirmeyip CHP'yi niye eleştiriyorsun".
Tanımlamayı doğru yapalım...
Ben AK Parti'yi eleştirmiyor değilim.
Avrupa'da 50 sene önce de köprüler, tüneller, metrolar vardı.
Avrupa'da 50 sene önce de gelişmişlik vardı. Dünya harbinden sürekli yenilgi ile çıkan yıpranmış bir Almanya'nın dünya devi haline nasıl gelip, bizim neden gelmediğimizin suçunu Tayyip Erdoğan'ın yanında olduğu iddia edilen AK Parti'nin doğru tanımlamalarla sübvanse edememesini, kendilerine yöneltilen eleştirileri absürt tanımlamalarla açıklamalarını eleştiriyorum.
Öğretilmiş çaresizliği iliklerimize kadar dayatan geçmiş siyasi aksiyonları okul çağındaki çocuklara, son 20 yılda anlatmadıkları için AK Parti'yi eleştiriyorum.
Zira toplumun aksülameline bakarsak sorunların çözümü yine Erdoğan'da bulunuyor.
Onu bedava, bunu bedava vereceğiz diyen muhalefet şayet hemen "bahanelerin" arkasına sığınmayıp mücadele etmeye çalışsa, ben de AK Parti hükümetini eleştireceğim.
Ama mücadele etmek yerine Murat Ongun'u tatilde görünce...
Bedava traktör hedeflerinden hemen U dönüşü atınca...
28 Şubat'ta 6'lık bildiriyi okuyunca...
Tek amacı, planı ve bildiği Erdoğan'ı indirmek olan, sonrası için hiçbir planı olmayan...
Sonrası için umut vermeyen...
Tek amacı Mısır gibi...
"İsrail'in kum tepelerini nasıl aşarız" dedikten sonra kum tepelerini, en zorlu kısmı aşan ama sonrası için plan yapmayı unutan ve İsrail tarafından hezeyana uğratılan Mısır gibi...
Ne yapayım, nasıl eleştireyim ben AK Parti'yi şimdi?
Siz söyleyin!