Rusya'nın Ukrayna'ya karşı izlemiş olduğu siyaset dahilinde Putin'in belki hayal ettiği ama asla gerçekleştiremeyeceği çok önemli birtakım gelişmeler yaşandı.
Avrupa ve NATO'nun sadece Rusya devletine değil, vatandaşlarına yönelik de uygulamaya çalıştığı dünyadan soyutlaştırma projesi,öyle ya da böyle Rusları yerli ve milliye teşvik etmez mi?
Dünyaca ünlü markalar Rusya'da faaliyetlerini askıya aldı; Coca-Cola, Starbucks, McDonald's, Apple, Disney, Sony, Warner Bros...
Ocak 2019'daki verilere göre Avrupa'da en çok Starbucks'ın bulunduğu 6. ülke, 135 şube ile Rusya.
Aynı veride Türkiye 470 şube ile 2. sırada.
Rusya devlet başkanı Putin'in "savaşarak kaybetmediği" topraklarda gözünün olması ve bu durumu da kendi güvenliğinin tehdit ediliği açıklamasıyla meşrulaştırmaya çalışmasının getirisi, belki de götürüsünden daha fazla.
Artık Rus halkı hem daha sağlıklı tercihlerde bulunmak zorunda kalacak hem de kendileri için yerli ve milli olan üretime alternatif kıtlığından dolayı daha fazla talep gösterecek.
Bugün yaptırım diye faaliyetlerini askıya alan markalar, Putin'in belli başlı konularda sahip olduğu "muhafazakâr" yaklaşım ve istekleri yerine getirdi demek mümkün...
Anne, baba ve aile kavramlarına fazlasıyla değer veren Putin, "matruşka" karşıtlığıyla sosyal bilinç ve özgürlük oluşturmaya çalışan güruhun diline düşmeden istese de yapamayacağı bir şeyi yaptırdı.
Bu yazıda Rus arkadaşım Veronica'yı da anmak istiyorum.
Yaptırımların onları ne kadar etkilediğini veya etkilemediğini ondan öğrenmeye çalışıyorum.
"Ekonomi nasıl" diye soruyorum...
"Yaptırımlar Rus ekonomisini daha da büyütecek" cevabını alıyorum.
"Putin'in ülkenizi bu hale sokması konusunda hiç şikayetçi değil misin" diye soruyorum...
"Putin'i seven birisi değilim. Fakat Rusya'nın menfaatlerini ve güvenliğini de ondan daha fazla düşünen yok" cevabını alıyorum.
"Rusların Ukrayna'da çarmıha gerildiği, yakıldığı, işkence edildiği 2014 yılında medya ve dünya neredeydi" diye bir soru da yöneltmedi değil.
"Hayat nasıl peki" diye sordum.
"İnsanlar genel pratiklerinden vazgeçmiş değil. Elbette etkileniyoruz ama ülke içerisinde hayatımızı tamamen etkileyen büyük bir buhran yok. Ülke dışına çıkmaya çalışırsak evet, orada bizi bekleyen önemli zorluklar var" dedi.
Bir de Rusya'da gerçekleşen "savaş karşıtı gösterileri" sordum.
Aldığım cevap ise çok etkileyiciydi: "Her ülkede Amerikancı ve onun barış ütopyasıyla yaşayan insanlar vardır."