Pandeminin başlaması ile verilen mesajların ardından, pandemi bitişi ile ortaya çıkan olgulara pek de şaşırmamak gerek.
Bir şeylerin olacağı belliydi, özellikle "ekonomiler" üstünde.
Tabii, dün bunları, pandemiyle birlikte izole edildiğimiz zamanlarda yazan bizlere "komplocu" diye hitap edenler sadece bedenlerini değil, zihinlerini de izole etmişlerdi.
Çin'in inanılmaz bir tahıl stoku yaptığını söylemek günahtı, küresel bir hayat pahalılığı ve beraberinde yapay bir kıtlıktan söz etmek günahtı.
Şu an söyleyeceklerim de eminim yine günah ilan edilecek...
Prof. Dr. Bengi Başer'in başkent olarak tanımladığı Şangay'da yaşananları görmüşsünüzdür.
Pandemi müptelalarının pek sevdiği tedbirler uygulanıyor Şangay'da. Tüm şehir karantina altında.
Önceleri Doğu ve Batı bölgeleri olarak farklı izolasyon tedbirleri ile "0 vaka politikası" güden Çin, şu an yön ayırt etmeksizin tüm şehri karantina altına aldı hem de süresiz!
Rusya'nın Ukrayna'ya saldırması, Batı'nın Rusya'yı yıpratması, Rusya'nın kendinden emin adımlarla Batı coğrafyasını kanser gibi içten içe yıpratması Çin için harika bir fırsat.
ABD zaten şimdiden pahalılık için Rusya'yı suçlamaya başladı.
Halbuki ABD, Rusya Ukrayna'ya saldırmadan önce son 30 yılın en yüksek dizel-yakıt fiyatlarıyla karşı karşıyaydı.
Boşlukla tokalaşan Joe Biden gibi bir demansın Rusya'yı suçlama tavırlarını anlarım da bu tavırları anlayanları anlamam.
Çin'in süresiz olarak kapattığı; finans ve inovasyonun küresel merkezi, bilgi teknolojisi, makine imalatı ve otomotiv imalatında zirve merkez Şangay.
Avrupa coğrafyası bir taraftan Rusya ile uğraşmaya çalışırken diğer taraftan da dünya ticaretine önemli katkılar sunan Şangay'ın yıpratıcılığıyla da uğraşmak zorunda kalacak.
Çin yeni ekonomik modellerin beraberinde kendi içindeki pratiklerini de sıfırlamaya başladı.
Rusya vurdu, Çin tamamlama peşinde.
İşte pandemi ile başlayan "ekonomik sıfırlanma-küresel sıfırlanma" söylemlerinin tamamı bu şekilde gerçekleşiyor.
Birilerini süreç içerisinde komplocu diye nitelendirenler umarım bir an önce "günah çıkartma" işlemlerine başlarlar.
***
Rusya'nın aklına İsrail yeni geldi!
Rusya, İsrail'in, Rusya'nın Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi üyeliğinin askıya alınmasıyla ilgili açıklamalarının "tiksindirici" olduğunu bildirdi.
Ayrıca "İsrail'in dünya tarihindeki en uzun süren işgali sürdürme çizgisi, ABD desteğiyle gerçekleşiyor" diyen Rusya, artık kutuplaşmaları daha da belirginleştiriyor.
Hatta kutuplaşma öyle bir derinleşiyor ki...
Rusya, Boris Johnson dahil 13 üst düzey yetkilinin ülkeye girişini yasakladı.
***
Başörtüsü için Macron'a da teşekkür eder misiniz?
Fransa'da bildiğiniz gibi cumhurbaşkanlığı seçimleri 2. tura kaldı.
2.turda aşırı sağcı ve ırkçı politikaları ile Macron'dan hallice olan Le pen ve Macron yarışacak.
Seçimlerin 2.tura kalması ile birlikte Macron İslam karşıtı söylemlerini bıraktı ve aksine; Yahudilerin ve Müslümanların engellendiği bir Fransa istemediğini dile getirdi.
Macron'un 2. turda rakibi Le Pen ise kamuya açık alanda başörtüsünü yasaklayacağını açıklamıştı.
Le Pen durmadı, daha da ileri gitti ve seçimi kazanması halinde Fransa'yı NATO askeri kanadından çekeceğini ve Rusya ile yakınlaşacağını ilan etti.
Le Pen biraz da Macron'u taklit ediyor sanki...
Neyse, Macron seçimi kazanırsa başörtüsü için Macron'a teşekkür etmeyi unutmayın.
Melek 3 Yıl Önce
Kelamıniza sağlık hocam net olarak ifade etmiş siniz.