İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, "Masa"ya tekmeyi basıp ortamı terk etmesinden sonra çok ilginç bir şekilde bazı AK Partililerin sevinç nidaları attığını, şimdiden bayram ettiğini görüyor ve çok sinirleniyorum...
Türkiye, iki turlu seçimin ne demek olduğunu bir türlü anlamadı. Buna sebep de Devlet Bahçeli'dir kanaatimce. 2014 yılında yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminde CHP'nin Yılmaz Büyükerşen, MHP'nin Ekmeleddin İhsanoğlu ile yarışıp seçimi "ikinci tura" taşıma seçeneğini yok ederek, süreci baştan aşağıya kendisi yöneten Devlet Bahçeli, muhalefetin beynine cumhurbaşkanlığı seçiminin de tek seçimden ibaret olduğu hissini kazıdı.
Bugün CHP kanadında yaşanan paniğin geçmiş izdüşümleri bu histir efendim!
Recep Tayyip Erdoğan gibi yüzde 40 düzeyinde kemikleşmiş oyu olan bir isme karşı yürütülecek en saçma taktik, seçimi ilk turda kazanmaya çalışmaktır...
Bundan bir yıl önce kurulan ve bugün varlığı biten "6'lı masa" serüveni de tam da bu yüzden saçmaydı, tutmazdı ve tarafımdan birçok kez bu niyetle eleştirildi. Zaten bakın bir yıldır toplanılıp toplanılıp "punto ve sayfa boşlukları belirlemek" dışında başka bir işe de yaramadı. Haaa pardon, küçük, ufacık, minnacık bazı partilerin Türkiye gündeminde hak etmedikleri kadar yer alması dışında başka bir işe yaramadı, demek daha doğru...
***
En baştan beridir, iki yıldan fazladır, yazıyorum...
Türkiye üç ittifaklı bir seçime gitmeli...
Biri, dimdik ayakta duran Cumhur İttifakı, yani, AK Parti, MHP, BBP ve diğerleri...
İkincisi, daha kurulmayan Barış İttifakı, CHP, HDP, Deva,Gelecek ve diğerleri...
Üçüncüsü, belki şimdi oluşacak Millet İttifakı, İYİ Parti, Memleket, DSP, DP ve diğerleri...
Bunu, yani olması gerekeni bundan 2,5 yıl önce yazmış biri olarak şimdi rahat rahat, "Ben söylemiştim" diyebiliyorum...
Kemal Kılıçdaroğlu, tam 1,5 yıldır muhalefetin büyük bir kısmını kendi adaylığı için "olmaz" bir işin peşinde koşturunca, olması gereken de yumurtanın dayandığı zamana, seçimden hemen önceye kaldı...
Üç veya daha fazla adaylı seçimden en fazla endişe duyması gereken kişi Recep Tayyip Erdoğan olması gerekirken; sırf Kemal Kılıçdaroğlu aday olsun diye, Türkiye'deki milyonlarca kişiye tam tersi durum dayatıldı ve bazı AK Partililer de dahil, birçok kişiye inandırıldı da!..
Şimdilerde, 6'lı masanın Türkiye'deki "tek muhalefet" olduğunu zanneden kitle, yıkılmış durumda ve Meral Akşener'e parlayıp küfrediyor, ancak emin olun, Meral Akşener öyle bir siyaset kurnazıdır ki, buradan neler çıkaracağını hep birlikte göreceğiz yakında...
***
Öncelikle şunu söyleyeyim, neredeyse 3 yıldır dile getiriyorum, "İYİ Partili" diye bir kitle yoktur efendim. Erdoğan'dan nefret eden demokrat ve seküler milliyetçi bir kitle vardır ve bu kişiler, Meral Akşener ve parti yönetimi ne derse onaylayacak insanlar değildir...
Yani, İYİ Parti, şimdi kalkıp "Cumhur ittifakına giriyoruz" derse, partinin oyu yüzde 1'e düşer...
Beri yandan Türkiye'de, "HDP ile ortak hareket edenlere kesinlikle oy vermem" diyen yüzde 15-20 bandında bir nüfus da var ki, bunlar da alttan alta Meral Akşener ve İYİ Parti yöneticilerine, nicedir, "HDP'nin güdümüne girmiş Kılıçdaroğlu'nu aday yaptırmayın" diyor. Ve bu kitle iki ismi işaret ediyor aslında: Mansur Yavaş ve Muharrem İnce...
İşte Meral Akşener, 6'lı masayı dağıtırken Türkiye'deki bu kitleden aldığı güvene dayanarak hareket etti...
Meral Akşener, 6'lı masa (yani aslında HDP) ile ortak hareket etseydi, seçimlerde Muharrem İnce yüzde 10'nun üstünde oy alacak ve Kemal Kılıçdaroğlu, ikinci Ekmeleddin İhsanoğlu olacaktı...
Uzatmayayım, daha çoook konuşacağız bu konuyu...
Meral Akşener'in 6'lı masayı dağıtması, Kemal Kılıçdaroğlu için sürpriz olmadı. Adaylığını zaten bugüne kadar bekletmesinin nedeni, Akşener'in masayı dağıttıktan sonra yeni bir organizasyon kurmak için vakit bulamamasıydı...
Kemal Kılıçdaroğlu rahat...
Meral Akşener emin olun rahat...
Bu durumdan (şimdilik) Muharrem İnce'nin endişelenmesi gerek ve tabii de asıl endişelenmesi gerekenler Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bahçeli ve bütün Cumhur İttifakı bileşenleridir...
Toz duman kalkınca ne kadar haklı olduğumu göreceksiniz...
***
Asıl düşünülmesi gereken mevzu ise şu...
Meral Akşener, bence yine çok zekice, "Millet İttifakı" oylarıyla, CHP listesinden seçilen belediye başkanlarına çağrı yaparak yeni bir oyunun ilk hamlesini gerçekleştirdi...
Mansur Yavaş daha önce "6'lı masanın oybirliği olmazsa aday olmayacağını" açıklamıştı...
Asla kendi kendine hiçbir karar alma yetisi ve yetkisi olmayan Ekrem İmamoğlu'na da "Gelecekteki CHP genel başkanlığı" havucu gösterildi hemen...
Şimdi Meral Akşener ve İYİ Parti'nin elinde hamle kalmadığı zannediliyor...
Şu anda aday olması muhtemel isimler kimler?
Recep Tayyip Erdoğan...
Kemal Kılıçdaroğlu...
Muharrem İnce...
Doğu Perinçek...
Ya, Meral Akşener çıkıp "Ben Başbakan olacağımı söylemiştim, hâlâ aynı yerdeyim. Seçimden sonra sistem değişecek ve başbakan olacağım. Onun için biz parti olarak seçimlere girip parlamentoda mümkün olduğu kadar çok sandalye almak için mücadele edeceğiz. Cumhurbaşkanlığı için aday çıkarmıyoruz. Seçmenimiz, hangi adayı uygun görürse ona oy verir" derse ne olacak?
Böyle bir durumda ilk turdaki birinci belli...
Ancak ikinci hangi aday olur, emin olun kestirmek zor olur...
İşte o zaman...
Şimdilerde "Bitti bu iş" diye sevinen AK Partililer ile dün hayran olup bugün küfür ettikleri Meral Akşener'i tanımayan CHP'lilerin suratını merak ediyorum ben...