CHP kampanyası ne zarar verdi?
Merkez Bankası üzerine tartışmalar yürürken bazı çevreler Merkez Bankası'nın 128 Milyar Dolarlık rezervinin nereye kaybolduğunun bilinmediğini gündeme getirdiler. Gazeteci Hulki Cevizoğlu'nun iddiasına göre bu konuyu bu şekilde gündeme getiren ilk kişi Türkiye'de adı mali suçlara bulaştığı için yurtdışına kaçmak zorunda kalan Cem Uzan'mış. Cem Uzan'ın formüle ettiği iddiayı CHP devralıp sürdürmüş...
Cem Uzan'ın Twitter sayfasına bakıldığında bu konudaki formülasyonu aylar önce yazıp paylaştığı görülüyor. CHP lideri Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu tarihten önce konuyu gündeme getirdiği söylense de bu açıklıkta ve suçlayıcı uslupla yazıya döken ilk kişi Cem Uzan gibi görünüyor...
Cem Uzan attığı Tweet'te 130 Milyar Dolar'ın "çalındığını" iddia ediyor... Türkiye'de yürütülen kampanyanın ilk zamanlarında da iddialar bu algıyı oluşturmaya yönelikti. 128 Milyar Dolar Merkez Bankası'ndan çıkarılıp birilerinin cebine girdiği algısı yürütüldü. Sonrasında hükümet cephesinden gelen açıklamalar üzerine iddia revize edildi ve 128 Milyar Dolar'ın niçin düşük kurdan satıldığı, niçin seçim öncesi satıldığı, doğru kullanılmadığı şeklinde söylemler öne çıktı.
Bu kampanyadan öyle büyük şeyler beklendi ki CHP kampanya esnasında neredeyse kendinden geçti... Gördüğümüzde hepimizde üzüntü yaratan Aylan bebeğin sahile vurmuş cesedinin fotoğrafının üzerine "128 Milyar nerede?" yazmakta bile sakınca görülmedi. Tweet'in sahibi gelen yoğun eleştiriler üzerine Tweet'i sildi ve özür diledi...
Peki bu kampanya, hedeflemesi gereken başarıya acaba katkı sağladı mı? Yani AK Parti'nin oylarını düşürüp CHP'nin oylarını yükseltti mi? Bunu şimdilik bilmiyoruz. İçeriye yönelik hangi değişiklikler yaratacağını ya da yaratmayacağını ileride göreceğiz...
Fakat bence içeriden çok, dışarıda bir etki yarattı... Türkiye'de ekonomiyi yönetenlerin Merkez Bankası'nın parasını istedikleri zaman yolsuzluğa alet edebildikleri, ülkenin ekonomi yönetimine hiçbir şekilde güvenilmeyeceği yönünde bir algıyı çalıştırdı...
Bu kampanya'nın yürürlükte olduğu süre zarfında borsadan yabancı yatırımcıların çıkması ve yeni yatırımcının gelmekte tereddütlü olmasının sebepleri arasında bu kampanyanın da az ya da çok etkisi var... Hatta dövizin yükselmesinde de... Ülkenin bütün ekonomi yöneticilerinin usulsüz işler yaptıkları algısı oluşturulmaya çalışılırsa bu çabanın ülke ekonomisine olumlu yansıması beklenemez...
Muhalefet şöyle bir çıkarımda bulunuyor olabilir; "Ekonomiyi bozan herşey sonunda iktidarı zora sokar ve muhalefete yarar. Kısa vadede ülkeye zarar verse de sonuçta iktidarı değiştirmeye yarayacağı için aslında iyidir ve muhalefetin başarısıdır..." Olabilir... Böyle bakılıyor olabilir...
Muhalefet, "Ekonominin kötüye gitmesine değil, iyiye gitmesine katkı sağlayıp hükümeti başarılı mı kılalım, İlelebet muhalefette kalmayı kendi ellerimizle mi hazırlayalım?" diye düşünebilir. Böyle bir durum var...
Peki muhalefet açısından şöyle bir tehlike de yok mu; Ya vatandaş da şöyle derse; "Arkadaş bu muhalefet de hükümeti zora sokacak diye ülkeye zarar verecek her işe seviniyor. Hatta bazen kendisi bile isteye ülkeye zarar veren kampanyaları yürütüyor. Hem de çarpıtılmış iddialarla..."