Biz hukukçu değiliz.. Ama Türkiye’nin en önemli gündem maddelerinden biri olan erken seçim olabilir mi tartışmalarının sürdüğünü görüyoruz.
Erken seçim tartışmasının ana ekseninde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tekrar aday olup olamayacağı yer alıyor..
367 lakaplı (bu lakabın nereden geldiğini daha sonra anlatırız sanırım) Anayasa Profesörü Sabih Kanadoğlu’nun tezine göre, sayın Cumhurbaşkanı’nın aday olması mümkün değil, diyor.
Diğer bir kesim olabilir diyor.. Bu konu hukukçuların ve yargının alanına girdiği için bizim fazla yorum yapmamıza zaten gerek yok.
Sadece şu kadarını hatırlatmakta fayda mülahaza görüyoruz..
Anayasa’nın 67. maddesinde, "Seçim kanunlarında yapılan değişiklikler, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde yapılacak seçimlerde uygulanamaz" deniliyor.
Demek oluyor ki, seçim yasasında yapılacak bir değişiklik olursa onun üzerine bir yıl eklersek erken seçim olup olmayacağını kolaylıkla öğrenebiliriz..
Yani işin özü, seçim yasasındaki değişiklikler hangi ayda ve hangi günde yapılırsa 2023 yılında o tarih ve o güne kadar erken seçim yapılamayacak demektir…
Bu maddenin ehemmiyeti şuradan kaynaklanıyor..
Sabih Kanadoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın adaylığının Anayasa’ya aykırı olduğunu savunuyor ve "Anayasa, TBMM bir erken seçim kararı almazsa aday olamaz diyor. Yoruma açık bir madde değil" diyor...
Cumhur İttifakı ortakları AKP ile MHP uzun süredir seçim yasası üzerinde çalışıyorlar ve sızan bilgilere göre;
- Yüzde 10 olan seçim barajı, yüzde 7'ye indiriliyor,
- Siyasi Partiler Yasası’nın 36'ncı maddesi değiştirilerek seçimlere girmek için gereken Meclis’te grup kurma şartı kaldırılıyor.
Nisbi temsil sistemi devam ediyor..
Acaba meclise gelmesi beklenen bu yasa tasarısına spekülasyonlara engel olmak için birkaç ay öncesi bile olsa bir erken seçim maddesi eklenebilir mi?..
Bu arada, Siyasi Partiler Yasası’nın seçimlere girmek için grup kurma şartını öngören yasa aslında emanet milletvekili transfer edip yasayı dolanarak seçimlere girme şeklini engellemek ve yeni kurulan partilerin önünü kesmek için de düşünülmüş olabilir, ama bildiğimiz kadarı ile bu partiler yasanın ön gördüğü kadar ilde teşkilatlarını kurmuş bulunuyorlar. Yani seçime girmelerine engel bir durumları bulunmuyor..
Zaten yasal engel olmasa bile bu ekonomik kriz ortamında normal şartlarda iktidardan erken seçim beklemek veya ummak pek akıllı işi olmasa gerek..
Erken seçimi kısa metrajlı da olsa zorlayacak tek neden Erdoğan’ın adaylığının tartışılması olur..