Başlığı görünce ne alaka diyeceksiniz, ama benzer sıkıntılar yaşandığı için hataların da benzer olması başarısızlığı beraberinde getiriyor…
Milli takımdan başlayacak olursak; profesyonel takımların başında iş adamlarının olması gelenek haline gelmiş durumda.
Futbol topunu görünce el bombası diye mi diye karakola götürecek adamları kulüplerin başına getirince bilinçsiz yönetimler, bilinçsiz hoca ve oyuncu seçimleri kulüpleri perişan etmektedir.
Futbol kulüpleri bugünkü mevzuata göre dernekler yasası ile yönetilmeye çalışılmaktadır. Futbol bilgisi kıt veya hiç olmayan başkan ve idareciler el yordamı ile profesyonel takımları yönetmeye çalışıyorlar.
Yeterli alt yapıya yönelik planlı programlı ve uzun vadeli yatırımlar yapılmadığı için de Afrika kökenli futbolcuların pazarı haline dönüşmektedir.
Dünyanın en kaliteli ligi diye lanse edilen İngiltere bile Arap ve Amerikan sermayesinin hakim olduğu ligde kalite olsa da, İngiltere bildiğimiz kadarı ile B ligine düştü..
Demek oluyor ki sadece para işi kotarmıyor.
Paranın gücü ile toplama oyuncuların yoğun olduğu liglerde milli başarı oranı düşmektedir.
Futbol Federasyonu'nun başında Yıldırım Demirören gibi iş adamlarının yeri olmamalı. Futbolda devrim yapacaksanız, futbolu bilen ve uzun vadede bu eylemi gerçekleştirecek bilgi ve birikime sahip kimselerle olabilir.
Bu ülke 80'li yıllarda dünya kupası finalini oynamış Alman Derwall’i getirmiş, onun yetiştirdiği Mustafa Denizli ile yıllarca kulüplerimiz ve milli takımımız başarılı olmuştur.
Keza Danimarkalı hocanın 90'lı yıllarda yardımcılığını yapan ve ondan çok şey öğrenen Fatih Terim ile Avrupa’da kupa kaldırılmış, kulüp ve milli takım bazında birçok başarıya imza atılmıştır.
Ve bu başarılara Türk hocaların ve Türk oyuncuların çoğunlukta olduğu dönemlerde ulaşılmıştır.
85 milyonluk bir ülkenin milli takımı bir stadyumu bile doldurmayacak kadar olan bir ülkenin milli takımına yeniliyorsa, futbolda olur bunlar diye geçiştiremezsiniz..
Bu ülkenin onlarca pırıl pırıl hocaları dururken Almanya’nın üçüncü sınıf hocasını getirip milli takımın başına koyarsanız büyük hata yapmış olursunuz.
Eskişehirspor’a gelince;
Takımla ilgilenen herkesin bildiği gibi geçmişteki hataları ikide birde temcit pilavı gibi ortaya koymanın alem iyok bu saatten sonra.
Takımın durumu maalesef içler acısı. Tamam transfer tahtası kapalı. Eldeki çocuklarla bu işi götürmek mecburiyeti var. Şu andaki takımın hocasını tanımayız bilmeyiz.
Takımla uyum sağlayamadığı söyleniyor. Hocayla devam edilip edilmeyeceği tabi ki yönetimin bileceği bir iş..
Geçmişte yapılan bazı hatalar da olduğu gibi yine aynı hatalar yapılıyor.
İsmail Arca’lar, Nihat Atacan’lar antrenörlük yaparken onların yüzüne bakmayan zihniyet, bugün Serdal Eroy’a şans vermiyor.
Gelen hoca çocukları tanıyıp mevkilerini saptayıncaya kadar sezonun ortası geliyor. Madem eldeki malzeme bu, onların aile yapısına kadar bilgisi olduğunu sandığımız çocukların kendi hocaları mutlaka aktif olarak takımın başında olmalıdır.