Medya Midas
2022-02-14 18:28:51

Kim, kimin soru sormasını engelliyor?

Pınar Turhanoğlu Gücüyener

pinar.t.gucuyener@medyamidas.com 14 Şubat 2022, 18:28

Bahsedeceklerim Odunpazarı, Eskişehir'de yaşandı... Tüm aşamalarını bildiğim bir süreci gözlerinizin önüne sermek isterim... 

Kamuoyunda bazı çevrelerin "AK Partililer CHP'lilere dava açtı" diyerek ifade özgürlüğüne darbe vuruluyormuş izlenimi yaratmaya çalıştığı sürecin başına ve gerçeklere dönelim.

AK Parti Odunpazarı Belediye Meclis Üyesi de olan Yeşim Aslantaş medyamidas.com'da “Odunpazarı Belediyesi'nde biz bunları sorguluyoruz” başlıklı bir yazı yazmıştı. 

Ve bu yazıda şu ifadelere yer vermişti: 

“Biz, Özel Kalem Müdürlüğünde makama gelen misafirlere ikram edilen 67.000 (günlük 358 adet) çayın içilmesini sorguluyoruz....
Biz, makama gelen misafirlere pandemi döneminde yaklaşık 11.000 adet (günlük 58 adet) yemeğin ısmarlanmasını sorguluyoruz...
Biz, Özel Kalem Müdürlüğü tarafından çay ocağı şirketinden alınan kolonyayı, ikili kadife kutulu fincan takımını sorguluyoruz... Bunların neden ilgili yerlerden alınmadığını sorguluyoruz...
Biz, Temizlik İşleri Müdürlüğü tarafından çay ocağı şirketinden alınan çöp kovalarını ve konteyner tekerlerini sorguluyoruz... Hiç mi şirket bulamadınız da hep aynı şirketten alınıyor. Bunu sorguluyoruz...
Biz, Hamamyolu'nda Park Bahçeler Müdürlüğü tarafından yapılan anıt ağacın 4.200 liraya budanmasını 100.000 liraya heykel yapılmasını sorguluyoruz...
Biz, 3 yıldızlı otelin restoranından alınan kandil simidini sorguluyoruz...
Aynı insandan hem Kadınlar Gününde çiçek alınmasını hem de kandil simidi alınmasını sorguluyoruz...”

...cümleleri ile başlayan bu yazıyı hatırlamak çok önemli... Tamamını bu linkten de okuyabilirsiniz...

Yeşim Aslantaş'a gelirsek, kendisi yüksek lisansını Kamu Yönetimi üzerine yapmış bir siyasetçi ve Odunpazarı Belediye Meclis Üyesi... Yazısında bahsettiği hususlar ise Odunpazarı Belediyesi Denetim Raporu şerhindendi... Denetim Raporu, belediyenin kendi internet sitesinde yayınlanıyor.

Oradan da okuyabilirsiniz.

Yazısını paylaştığı tweetin altına bir Pazar günü birden fazla hesaptan “Sen önce Kazım Kurt ile yaptığın özel görüşmeyi açıkla” yazılı mesajlar atılmaya başladı... 

Aynı cümlelerle onlarca kez... 

Bu her tarafa sünebilen öylesine sinir bozucu bir cümle... 

Şunu mu demek istiyorsunuz? Hayır öyle değil. Şunu mu demek istiyorsunuz, hayır o değil. Biz öyle demedik. "Özel görüşme" dedik. İyi, peki tamam... Tamam da ne dediniz? Cevap yok... 

Ertesi gün Odunpazarı Belediye Meclisi toplantısında, AK Parti Grup Başkanvekili Murat Özcan, “ne denmeye çalışıldığını” görüşmenin muhatabına sordu. Kazım Kurt, "Özel bir şey yok, ben bütün meclis üyeleri ile görüşürüm, ama burada konuşulacak şeyin yazısını da yazmasın. Etkinin tepkisi olur" dedi.

Murat Özcan da açıkça sordu. "Görüşmenizde bizi, parti grubumuzu ya da partimizi zan altında bırakacak bir şey var mıdır" diye...  
Sorunun muhatabı da açıkça "yok" dedi. 

Meclis toplantısı biter bitmez bildirimler gelmeye başladı kullandığım twitter hesabımdan.

Benim de kullanıcı adımın işaretlendiği tweetler atılıyordu. İçerisinde Yeşim Hanım’ın kullandığı “sorguluyoruz” sözü vardı.

Bir kısmı Odunpazarı Belediyesi’nin AK Parti’li Belediye Başkanı tarafından yönetildiği döneme ilişkin. “Araç kiralama ihaleleri kaç AKP’liyi zenginleştirdi” gibi cümleler.

Üzerinde yalnızca bir dakika düşününce akla geliyor oysa ki... 2014 yılından bu yana Odunpazarı Belediyesi CHP’li belediye başkanı tarafından yönetiliyor. Her türlü kayıt belediyede mevcut. Varsa bir olağandışılık, ima edilen her neyse neden açıklamıyorsunuz... 

İma etmeye ne gerek var. Varsa hukuka aykırı bir şey de açıklamıyorsanız suç işlemiş olursunuz. 

Aynı akşam 1000'den fazla bildirim aldım, 1000'den fazla... Rekor da tek kişinin yaptığı 250 işaretlemedeydi... 

“Eskişehir Vergi rekortmenleri listesinde kaç AKP üyesi var ve neden isimlerini açıklatmıyorlar?"dı, tweet atılıp duran bir başka soru da... 

Oysa, vergi rekortmenleri listesindeki kişilerin siyasi parti üyeliği gibi özel nitelikli kişisel verilerinin açıklanması da suç, bunu da bilmiyorlar... 
İşaretlenen ve binlerce bildirim gönderilen kişiler, AK Parti İl Başkanımız, geçmiş dönem Odunpazarı Belediye Başkanımız, Odunpazarı İlçe Başkanımız, Odunpazarı Belediye Meclis Grubu Başkan Vekilimiz ve Odunpazarı Belediye Meclisinden bir üye, Yeşim Hanım... 

Peki, 2014 yılından bu yana CHP’li başkan tarafından yönetilen Odunpazarı Belediyesi’nde önceki döneme ilişkin hukuka aykırı bir durum gerçekten varsa 7 yıl sonra bunun Yeşim Hanıma sorulması mı tutarlılık?

Vergi rekortmenleri sorusunun kendisi anlamsız olduğu gibi, Odunpazarı Belediye Meclisinden iki üyeye bu sorunun sorulması da anlamsız... 
İsmini açıklatmayan kişilerin bilinmesi mümkün değil. Biliyor olan varsa açıklaması suç... 

Eğer suç değilse CHP’nin her yıl herkesin verdiği verginin, siyasi parti üyeliğinin, hatta hangi partiye oy verdiğinin sıralı liste halinde açıklanması için kanun teklifi vermesi gayet uygun olur. 

Aynı şekilde bir avukatın takip ettiği işleri açıklamasında sakınca olmadığını Barolar Birliği söylerse her akşam “Z Raporu” paylaşalım. Eğer yasalsa, her birini belge ile her akşam sosyal medyada paylaşalım. 

7-8 cümle var.

Varsa merak eden CHP’li belediyede evraklarını bulabileceği, varsa merak eden, ticaret sicilden bakabileceği, eğer olağansa her ilde siyasi görüş, meslek kazanç tam sıralı liste halinde açıklansın diyebileceği, hatta bu konuda kanun teklifi verebileceği... 

Hukuka, ahlaka, adaba aykırı bir husus varsa ayrıntısı ile yazabileceği, paylaşabileceği, suç duyurusunda bulunabileceği... Birbiri ile ilgisiz... Neden şimdi, diye sorduran? 

Tek ortak noktası, “Sorguluyoruz” kelimesi. 

Takip ettiği tek gündem de Yeşim Hanım’ın yazısı... 

Soru adı altında yazılanların bir anlamı olmadığı, bu yazılanlara kamuoyunun merak ettikleri denemeyeceği, işaretlenen grubun ancak Odunpazarı Belediyesi’nin denetim raporunda belirtilenleri paylaşanlar ve Yeşim Hanım’a yöneltilen cümleye tepki verenler olduğu çok açık.

Yapılmak istenende amacın ancak huzursuz etmek olabileceğini düşünerek suç duyurusunda bulunduk. Örnek olarak, 250 kez kullanıcı adımı işaretleyerek paylaşım yapan kişi hakkında “kişilerin huzur ve sükûnunu bozma” suçu sebepli yargılama başladı.

Eğer soru soranı sindirmeye çalışmak gibi bir itham varsa bu ancak Yeşim Hanım’a yazısı sonrası bu tepkiyi verenlere yöneltilebilir.

Dolayısıyla, hiçbir tutar yanı olmayan ve binlerce kez atılan o tweet'ler ifade özgürlüğü diye sunulamaz.

Bu yapılan ancak, kamuoyunun faydası için ifade özgürlüğüne dayanarak soru soranları "huzur ve sükûnunu bozarak" susturmaya çalışanların yapacağı bir şeydir.

İşte bu yüzden şikayetçi olduk. 

Sadece AK Partililer için değil, aynı şeyin bir gün CHP'lilere veya başka siyasi partilere mensup kişilere de yapılamaması için... 

Yorumlar (1)

M.sarikose 3 Yıl Önce

Eskişehirde konuşulmayanlar konuşulsun istiyorum

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.